Akbank’taki hisselerinin belirli bir oranını Basel kriterlerinin getirdiği zorunluluk nedeniyle yaklaşık iki ay önce satacağını açıklayan Citigroup, önceki gün itibari ile bu satışı gerçekleştirdi. Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer, Milliyet’e yaptığı açıklamalarda satışın dünya ekonomisinin böylesine çalkantılı ve sorunlu bir döneminde gerçekleşmiş olmasının, uluslararası yatırımcıların Türkiye bankacılık sistemine ve Akbank’a olan güveninin bir göstergesi olduğunu ifade etti.
Citigroup’un Akbank’taki yüzde 20’ye ulaşan ortaklık payının yüzde 10.1’inin uluslararası uzun vadeli fonlara satıldığını belirten Sabancı
Dinçer, şunları söyledi:
“Bizim açımızdan bankamızın ortağı Citigroup’un gerçekleştirdiği bu hisse satışının üç önemli noktası bulunmaktadır. Böylesine hızlandırılmış bir hisse satışı işlemi, Türkiye’de ilk defa gerçekleştiriliyor. Bu çapta bir satış işlemi bir gecede gerçekleştirildi. Sabah 06:00’da başlayan satış işlemi iki - üç saat içinde tamamlandı. Yüzde 10.1 oranındaki hisselerimiz muhtelif uzun vadeli fonlar ve bireysel emeklilik fonlarına satıldı. Bu satış işlemi 2008 krizinden bu yana bölgemizde gerçekleştirilen ikinci en büyük satıştır. Bu kadar çalkantılı ve sorunlu bir dünyada yatırımcıların yoğun ilgisi ile karşılaşılan bu işlem Türkiye’ye ve Akbank’a olan güvenin işaretidir.”
Kalan hisseleri 3 yıl Citi’de
Hisselerin satış bedellerinin 1 milyar 150 milyon dolara geldiğini bildiren Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer, gelen toplan talebin 2 milyar dolar olduğunu belirtti. Talep gösteren yatırımcıların uluslararası uzun vadeli fonlar ve bireysel emeklilik fonları olduğunu kaydeden Dinçer, Citibank’ın Akbank’taki hisselerinin oranının şu anda yüzde 9.9 olduğunu söyledi. Dinçer, Citigroup’un bu hisseleri 3 yıl elinde tutacağını ve satmayacağını ifade etti.
Halka açıklık oranı %42
Satış işlemi sonucunda Akbank’ın halka açıklık oranının yüzde 31’den, yüzde 42’ye yükseldiğini ifade eden Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer, bunun Akbank hisselerinin derinlik kazanması açısından önemli olduğunu söyledi. Dinçer, “Yatırımcılar, bir hisse senedinin halka açıklık oranını önemserler. Biz de bankamızın hisselerinin derinlik kazanmasından memnunuz. Bu piyasada yatırımcı ilgisini artırarak, pozitif etki yapacaktır” dedi.
Suzan Sabancı Dinçer, hisse satışının kısa bir süre içinde tamamlanmasının, Akbank hisseleri üzerinde oluşan baskıyı ortadan kaldırdığı için de olumlu bir gelişme olduğunu söyledi.
Citigroup raporu:
GÖSTERGELER CESARET VERİCİ
Citigroup’un açıkladığı Küresel Ekonomik Görünüm raporuna göre, Türkiye 2012’de yüzde 2.5 oranında büyüyecek. Ekonomik büyüme 2013’te hız kazanarak yüzde 4.3’e ulaşacak. 2014, 2015, 2016 yıllarında ise yüzde 4.6 oranında seyredecek. Rapora göre enflasyon ise 2012’de yüzde 9.7’ye ulaşacak. 2013’te hız keserek yüzde 7’ye inecek ve 2014’te yüzde 6, 2015’te yüzde 5.9, 2016’da yüzde 5.4’e düşecek.
Raporda, Merkez Bankası’nın son dönemde enflasyona daha fazla önem atfederken, ülke ekonomisine dair güncel verilerin ‘cesaret verici’ nitelikte olduğu belirtildi.
Rapora göre, Türkiye’de kısa vadeli faizin bu yıl yüzde 5.75, 2013’te yüzde 6.31, 2014’te yüzde 8, 2015’te yüzde 7.56 ve 2016’da ise yüzde 7.5 oranında olması bekleniyor.
2012 yılı için cari açığın GSMH’ye oranının 8.4 olacağı, 2013’te yüzde 8’e gerileyeceği ve 2014’te yüzde 7.3, 2015’te yüzde 6.8 ve 2016’da yüzde 6.2’ye düşeceği tahmin ediliyor.
Dışsal düzenlemelerin 2012’nin ikinci yarısından itibaren etkisinin azalacağı ve ekonomik etkinliğin hız kazanacağı vurgulanan raporda, “Son göstergeler bizim ‘yumuşak yama’ olarak tanımladığımız bakış açımızla son derece uyumlu” denildi. Raporda, şöyle denildi:
“Sermaye girişi Merkez Bankası’nın tahmin ettiği yükseklikte değil. Sermaye girişi artmazsa, Merkez Bankası lira ve enflasyon konusunda endişelerine devam edecek ve bu durum piyasa algısına zarar vermeden para politikasını rahatlamasını daha da zor kılacak.
Bunlara rağmen, sıkı para politikası, yüksek
cari açık ve enflasyon, para politikası ile ilgili belirsizlikler, Türk varlıklarına talebi, küresel
risk iştahına bağlı kılacak.” KADİFE ŞAHİN / Milliyet
Yazdır