Böyle bir durumu yaşamamak için taşınmazın bilgilerinin olduğu ve ‘benim dışımda kimse işlem yapamaz’ notunun yer aldığı beyanın olması gerektiğini söyleyen Taşçı, bu yönde bir de yaşanmış örnek verdi.
“Mülk sahibi, Ankara’nın tanınmış bir işadamıdır. Konya yolunda, aldığı imarlı arsaya bedelinin dört misli teklif gelir. Satma talimatını verir. Teklifi yapana evraklar, birkaç fotoğraf fazlasıyla verilir. Aradan birkaç gün geçince talip olan, vazgeçtiğini bildirerek evrakları geri getirir, ama tek fotoğrafla...
Bir hafta sonra, bu defa başkası aynı işadamının bitişiğindeki arsa için arar. Fiyat, gerçek değerin, yedide bir düzeyindedir. Alma kararı vererek evraklar teslim edilir. Arayan kişi, kişi tapuda muamelenin hazır olduğunu arsa bedelinin nakit getirilmesini söyler. Tapuda buluşulur. İşadamına kendi arsasını satmaktadırlar. Daha önce verilen evraklarla sahte vekalet tanzim edip arsayı bir başkasının üstüne geçirmişlerdir.”