Cıngıllıoğlu Türkiyeye dönmek istiyor
Tarih: 23 Ekim 2010 - 17:52
Halit Cıngıllıoğlu, 2000 krizine kadar babadan sahip olduğu Demirbankı yönetiyordu.
ABDde Bakan Zafer Çağlayan ile kaldığımız ünlü otelin restoranında sabah kahvaltısı ediyorduk. Bitişik masada da bir zamanların ünlü bankacısı Halit Cıngıllıoğlu, iki arkadaşıyla sohbet ediyordu. Cıngıllıoğlu, bizi görünce yanımıza geldi. Bakan Çağlayanla kısa bir süre sohbet ettikten sonra birlikte biraz hasret giderdik. Uzunca bir süredir yurtdışında yaşadığı için görüşemiyorduk. Demirbank elinden alındıktan sonra kardeşleri ile de sorunlar yaşayınca Belçikaya yerleşmiş. BankPozitifteki İsrailli ortağı Shari Arisson, American Israel Friendship Associatondan Amerikan İsrail ilişkileri dolayısıyla ödül alacağı için kendisi de ABDdeki törene davet edilmiş. Cıngıllıoğlu hem ülkesini özlemiş, hem de ailesi ile yaşadığı sorunlar nedeniyle yeniden Türkiyeye gelmek niyetinde.
Halit Cıngıllıoğlu, 2000 krizine kadar babadan sahip olduğu Demirbankı yönetiyordu.
O dönemi takip edenler bilirler ki Hazine kağıtlarının en büyük alıcısı Demirbanktı. Yani devleti fonluyordu. Hazine ihalelerinde piyasayı belirleyen üç bankadan biriydi. Hazinenin para talebi olduğunda, gözler hep ona çevrilirdi. Piyasa oyuncuları Cıngıllıoğlunu takip ederdi. Bankanın mali yapısı güçlüydü, batık kredisi yoktu. Topladığı mevduatı ve öz kaynağını hep devlet kağıtlarına yatırırdı. Kamunun borç çeviriminde büyük katkısı vardı.
DEVLETE GÜVENDİ, BANKASI GİTTİ
Demirbank öyle bir noktaya geldi ki, özkaynağının üç katı kadar Hazine kağıdı tutuyordu. Bundan iyi de para kazanıyordu. Devlete güvendi ve kasasında ne var ne yok devlet kağıtlarına yatırarak Hazineye borç verdi. Hükümetten de hep alkış aldı.
Yıl, 2000. 57. Ecevit hükümeti iş başındaydı. Hükümet ortakları DSP, MHP, ANAPtı. Ekonomik kriz kapıdaydı, buna rağmen Demirbank Hazineyi fonlamaya devam ediyordu. Buna karşın elinde, kaynaklarının çok çok üzerinde devlet borçlanma kağıdı vardı. Krizin geleceğini hissedenler tasarruflarını Demirbankta devlet kağıtlarına yatırmak yerine dövize dönmeye başlamıştı. Kriz dörtnala geldiği için Cıngıllıoğlu elindeki Hazine kağıtlarını satamadı ve 2000 krizi ile baş başa kaldı. Batağı yoktu, ancak kasasında nakdi de yoktu Demirbankın.
HAZİNE VE MB SIRT ÇEVİRDİ
Ona günde birkaç kez telefon edip Halit, gel ihaleye katıl diyen Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp ve ekonomi yönetimi telefonlarına bile çıkmıyordu. Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçelin kapısını çalarak Sayın Başkan, ben size güvendim tüm kaynaklarımı size borç verdim. Karşılığında elimde bulunan devlet borçlanma senetlerinin bir kısmını size geri vereyim, bana karşılığında dilediğiniz faiz oranı ile likidite verin diyordu. Ancak aldıran yoktu. Çaldığı tüm kapılar bir bir Halit Cıngıllıoğlunun yüzüne kapanıyordu. Oysa Demirbank, topladığı paraları diğer bazı bankalar gibi batırmamış, aksine devletin hazinesini fonlamıştı. Ama bir anlamda devlet batmıştı, beraberinde de Demirbankı batırıyordu. Kriz derinleştikçe derinleşiyor, likidite sıkışıklığından dolayı yükümlülüklerini yerine getiremeyince her gün borç verdiği kamu bankalarının kapısını bu kez Demirbank çalıyordu.
Sonunda, yükümlülüklerini yerine getiremeyince devlet Demirbanka el koydu.
KARDEŞLERİ İLE SORUN YAŞADI
Aileden sahip olduğu Demirbankı ve diğer bazı önemli mal varlıklarını, mesela çok önemli enerji şirketlerini de kaybeden Halit Cıngıllıoğlu, bir yandan da diğer banka sahipleri gibi hapse girmemek için hukuk mücadelesi vermeye başlamıştı. Bütün bunlar yetmiyormuş gibi ablası Sema ve kardeşi Ali Cıngıllıoğlu ile de mal varlığını kaybettiği için adeta düşman kardeşler gibiydiler. Böylece hem bankasından hem de ailesinden olmuştu.
Cıngıllıoğlu, büyük hukuk mücadelesinden sonra hapse girmekten kurtuldu ama bankasını kurtaramadı. Diğer mal varlıkları ile kızı Damla adına küçük bir yatırım bankası olan BankPozitifi satın aldı. Öte yandan Halkbank ile Hollandada kurduğu Demirbankla daha fazla ilgilenmeye başladı. Cıngıllıoğlu, kızı adına aldığı BankPozitifi çoğunluk hissesini İsrail Hapoalim Banka sattı. Ardından Belçikaya yerleşti ve merkezi Hollandada bulunan, ortağı olduğu Demir-Halk Bank ile yakından ilgilenmeye başladı.
TÜRKİYEDE BANKACILIĞA DÖNMEK İSTİYOR
ABde kriz sürdüğü ve faizler düşük olduğu için bankası kimseye para satamıyor. Bankacılık ancak Türkiyede iyi. Müşterisi de bol, faiz de daha yüksek. Anlayacağınız, Türkiyede bankacılık yapmak Cıngıllıoğlunu cezbediyor. Üstelik Türkiyeden ayrı yaşamayı içine sindiremiyor ve kardeşleri ile yaşadığı sorunlar nedeniyle de üzgün. Onun yüzden Türkiyeye dönüp, hem kardeşleri ile eski günlere dönmek, hem de yeniden Türk bankacılık sektöründe söz sahibi olmak istiyor. Cıngıllıoğlu, bence o sorunları yaşamayı hak etmedi. Başına ne geldiyse devlete güvenip Hazineye borç para verdiği için geldi. Büyük haksızlığa uğradı. AYDIN AYAYDIN/VATAN
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/cingillioglu-turkiyeye-donmek-istiyor/294987