Ankara'da 'pişen' atama kulisi Ankara’da derin bir kulis ‘pişiriliyor’. Malum, Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz’ın 5 yıllık görev süresi 2011 Nisan ayında doluyor. Yılmaz’ın bu göreve tekrar atanamayacağına ilişkin bir bahane şimdiden ısıtılmaya başlandı. O da kamudaki yaş sınırı. Özel bir şirket düşünün. Bildiğiniz anonim şirket. Her şeyi ile özel hukuka tabi. Ama bu şirkete yasa ile başka hiçbir şirkette olmayan çok özel bir imtiyaz tanınmış: Para basma yetkisi. Çoğumuzun zihninde ‘bir kamu kuruluşu’ olarak yer alan Merkez Bankası, aslında özel hukuk tüzelkişiliği olan bir şirkettir. Kamu ile bağı, iki kanaldan geliyor. Biri yasa ile kurulmuş olması. İkincisi de bu özel şirketin çoğunluk hisselerine kamunun (Hazine’nin) sahip olmasıdır. *** Başkan Durmuş Yılmaz’ın 5 yıllık görev süresi doluyor. İşte bu tarih yaklaştıkça, Ankara’da şöyle bir kulis ‘pişiriliyor’: “Başkan Yılmaz’ın yeniden atanması mümkün değil, kamudaki 65 yaş sınırına giriyor!” Bu konu son üç ayda öyle bir ‘pişirildi’ ki 2011 Nisanı’na gelindiğinde, “Biz Durmuş Bey’den çok memnunduk ama ne yazık ki yaş sınırına takılıyor. Yeniden atanması olanaksız” biçiminde kamuoyuna gerekçe sunulacak. 2006 Mart ayında, önceki Başkan Süreyya Serdengeçti’nin görev süresi dolduğunda, Devlet Bakanı Ali Babacan “Bizim felsefemize, politikalarımıza gönülden inanmış ve bu doğrultuda çalışacak arkadaşlarla çalışmak durumundayız. Farklı bir ekonomik felsefeye sahip olan kişileri bizim işbaşına getirmemiz mümkün değildir. Kurumlarımız arasında göz göze omuz omuza çalışma hedef birliği, amaç birliği ve tam bir koordinasyon sağlamak durumundayız” demişti. Ardından, önerilen birkaç aday cumhurbaşkanı tarafından kabul edilmemiş, sonunda Durmuş Yılmaz atanmıştı. *** Peki, Babacan aradığını buldu mu? Şimdi öyle görünüyor ki, Babacan’ın geçen günlerdeki “Merkez Bankası’nın da kriz süresince çok iyi iş gördüğünü, çok zamanlıca kararlar aldığını ve çıkış stratejisine dair çok zamanlıca açıklama yaptığını” söylemesiyle Merkez Bankası’ndan oldukça memnun olduğu ortada. İşin doğrusu, 31 yıllık merkez bankacılığı deneyimi ile Durmuş Yılmaz’ın küresel kriz boyunca ne yapılacağını bilmesi; başta Bakan Babacan olmak üzere, iş çevrelerinde de beğeni oluşturdu. Yılmaz’ın finansal piyasalarla ilgili derin bilgisi, 2008 krizinde Merkez Bankası’nın aldığı önlemlerin temelini oluşturuyordu. Zaten, Merkez Bankası’nın döviz ve Türk Lirası işlemlerle ilgili operasyonlarının yönetildiği ilgili bölüm doğrudan Yılmaz’a bağlı. *** Dönelim atama ile ilgili şimdiden ‘pişirilen’ bahanenin kaynağına. Merkez Bankası’na yapılacak üst düzey atamaların nasıl olacağı, yasasında yazılıdır. Merkez Bankası Yasası’nın ilk maddelerinde, “Bu yasada açıklık bulunmayan hallerde özel hukuk hükümlerine tabidir” deniliyor. Başkan ataması Merkez Bankası Yasası’na göre yapılıyor. Burada atama koşulları çok açık olarak sayılıyor. Yaşla ilgili de herhangi bir sınırlama yok. Durmuş Yılmaz’ın yeniden atanmaması için kulis yapanların unuttuğu da bu. UĞUR GÜRSES / Radikal