Yazdır

33 sigorta şirketi bir CEO kadar kazanamadı

Tarih: 23 Eylül 2010 - 11:50

Son yıllarda yabancıların gözdesi olan Türk sigorta sektörü, bu ilgiye rağmen sancılı bir dönem yaşıyor.

Avrupa sigorta pazarının her yıl yüzde 1.5 küçüldüğü bir dönemde Türkiye yüzde 10’un üzerinde büyüyor. Ancak kar eden şirket yok gibi. Türkiye pazarına yeni giren yabancıların çoğu yılın ilk altı ayında zararla yüz yüze kaldı...

SON yıllarda yabancıların gözdesi olan Türk sigorta sektörü, bu ilgiye rağmen sancılı bir dönem yaşıyor. İrili ufaklı birçok sigorta şirketine yatırım yapan yabancıların sektöre ilgisi hala sürse de şirketler karlılık açısından deyim yerindeyse dökülüyor.

Evet, sigorta sektöründe beklenen kar rakamları bu yıl da ortaya çıkmadı. Bankaların en büyük karlarını yazdığı bir dönemde bile sigorta şirketleri zarar açıkladı. Ancak sigortacılara göre bu durum geçici. Bu olumlu öngörüye karşılık son yıllarda Türkiye pazarına giren yabancı şirketlerin neredeyse tamamının 2010 yılının ilk yarısında zarar yazdığı görülüyor. Primlerdeki artış az da olsa sürerken, şirketlerin zararlarının yükselmesi sektörle ilgili söylentileri de beraberinde getirdi. Sıkıntılara bağlı olarak bazı şirketlerde (Ray Sigorta) yönetimler değişmeye başladı. Önümüzdeki dönemde de yönetim değişikliklerinin devam edeceği söyleniyor. Mali tablolar böyle giderse bazı sigorta şirketlerinin Türkiye pazarından gidebileceği, bazılarının da yeni ortaklıklara imza atabileceği konuşuluyor. Kısacası sektördeki hareketin önümüzdeki yıllarda da sürmesi bekleniyor.

AKTİF BÜYÜKLÜK 13 MİLYARI GEÇTİ

Türkiye’de elementer branşlarda faaliyet gösteren 33 sigorta şirketinin aktif büyüklüğü 13 milyar 412 milyon lirayı geçti. Haziran 2010 sonu itibariyle üretilen prim miktarı da 5 milyar 819 milyon lira oldu. 33 sigorta şirketinin ilk altı aylık net karı 31 milyon 184 bin, teknik karı ise 24 milyon 762 milyon lira olarak gerçekleşti. Böylece şirket başına ortalama 720 bin lira kar elde edilmiş oldu. Görüldüğü gibi bu rakam, bir CEO’nun bonuslarıyla birlikte bir yıllık maşı bile değil...

Sigorta şirketlerinin bilançolarına detaylı bir şekilde bakıldığında kasko, trafik ve sağlık branşında büyümeyi tercih edenlerin karlarının olumsuz etkilendiği görülüyor. Toplam portföyünün yüzde 70’ini bu üç alanda oluşturan şirketlerin yüzde 90’ı zarar yazıyor. Zararın en büyük nedeni ise kasko. 2009 kasko sigortalarında prim tutarı önceki yıla göre yüzde 10 azalırken, buna karşılık hasarlar yüzde 20 artış gösterdi. Trafik ve sağlık sigortalarında da benzer bir tablo görülüyor. Sigorta sektöründe en fazla rekabetin olduğu bu üç branşta kar etmenin oldukça zorlaştığı ifade ediliyor.



En çok kar eden sigorta şirketleri





En çok zarar eden 10 sigorta şirketi

HDI 58 MİLYON LİRA ZARAR ETTİ

İhlas Sigorta’yı 23 milyon liraya satın alarak Türkiye pazarına giren ve Almanya’nın en büyük sigorta gruplarından biri olan HDI Sigorta, yılın ilk altı ayında 58 milyon 152 bin lira zarar yazdı. Büyüme sürecindeki agresiflik ve pazar payını artırma stratejisi şirketin bu zararında önemli rol oynadı.

En fazla zarar eden ikinci şirketse Polis Bakım ve Yardım Sandığı’nın sigorta şirketi Ankara Sigorta. Yılın ilk altı ayında 39 milyon 686 bin lira zarar yazan şirketin teknik zararı ise 36 milyon liraya yakın. Ankara Sigorta’nın aktif büyüklüğünün 193 milyon, ödenmiş sermayesinin de 170 milyon lira olduğu göz önüne alındığında, bu zararın önemini daha iyi anlamak mümkün.

Yine Almanya’nın en büyük sigorta gruplarından biri olan Ergo da Türkiye’de yılın ilk altı ayında yüksek miktarda zarar yazanlar arasında. Ergo Sigorta, yılın ilk altı ayında 20 milyon 754 milyon lira zarar açıkladı. Hatırlanacağı gibi Ergo Sigorta, İsviçre Sigorta’yı satın alarak Türkiye pazarına girmişti. İsviçre Sigorta da Türkiye pazarında trafik ve kaskoda etkin olan şirketlerin başında yer alıyordu. Ergo, Türkiye pazarında trafik ve kasko portföyünü küçültme sürecine girse de yeniden yapılanma sürecinde zarar yazmaktan kurtulamadı.

Pazar payına oynayan ve pazarda agresif bir strateji izleyen Güneş Sigorta da yılın ilk altı ayında 24 milyon 876 bin lira zarar yazdı. 50 milyon lira ödenmiş sermayesi bulunan ve Türkiye pazarında yeni kurulan Dubai Group Sigorta ise yılın ilk altı ayında 74 milyon lira pirim üretimine karşılık 12 milyon 351 bin lira zarar yazdı. Dubai Group Sigorta, Türkiye’de yeni kurulan yabancı bir şirket. Yani satın almalarla bu pazara girmedi. Onun için zarar etmesi, diğerlerine göre daha normal görünüyor.

Yine son yıllarda Türkiye pazarına giren Liberty, Türk Nippon, Zürich Ray Sigorta gibi şirketler de zarar yazanlar arasında.

SEKTÖR NEDEN ZARAR EDİYOR?

Peki, sigorta şirketlerinin karlılıkla ilgili sorunu ne? Yabancı sigorta şirketlerinin Türkiye pazarına girerken uzun vadeli düşündüğünü hatırlatan sektör yöneticileri, kısa vadeli kar peşinde olmadıklarını belirtiyor. Anlaşılan genç nüfus ve sigorta sektörünün hala bakir bir alan olması yabancı şirketleri Türkiye pazarına girmeye zorluyor. Ve her şirketin belirli bir süre zarar etme opsiyonu bulunuyor.

Sigorta sektöründe en büyük sorun ise uzmanlara göre fiyat rekabeti. Prim üretimleri arterken karların azalmasının nedeninin aşırı fiyat rekabeti olduğu söyleniyor. Sektördeki arz-talep dengesizliği şirketler arası rekabeti artırıyor. Pazar payını artırmak isteyen her şirket, diğer şirketlerin müşterilerini kendi bünyesine almak için özel bir çaba gösteriyor. Diğer şirketlerse müşteri kaybetmemek için fiyatları indiriyor. Bu sarmal devam ettikçe karlılıkla ilgili olumsuz tablo da bir anlamda kaçınılmaz oluyor.

Yılın ilk altı ayında zarar eden şirketlerden biri de Zürich Sigorta. Şirketin zararı 6.5 milyon lira. Zurich Sigorta Türkiye CEO’su Ertuğrul Bul, geçen yıl karı en çok artıran şirketlerden biri olduklarını hatırlatıyor. Bul, bu yılki zararı ise 5 tane büyük hasara bağlıyor...

Yabancıların bu pazarda kısa vadeli zararlara bakmadığını belirten Bul, “Sigorta sektörü Avrupa’da yüzde 1.5 küçülüyor. Yabancı şirketler büyüyecek pazar arıyor. Bu pazar şu an için Türkiye” diyor. Zararların abartılmaması gerektiğini düşünen Bul, bu dönemin bir geçiş süreci olduğunu ve atlatılacağını vurguluyor. Bul’a göre sektörün zararı, katlanılamayacak bir zarar değil ve yılın son üç ayında toparlanma olacak. Sektördeki aşırı rekabetin ticari ve kurumsal sigortalarda olduğunu ifade eden Bul, çözümü KOBİ ve bireysel ürünlere yoğunlaşmakta görüyor.

Sektörde az sayıda kar eden şirketten biri olan Anadolu Sigorta’nın Genel Müdürü Fatih Gören ise arz-talep dengesizliğinin bu tür sonuçlara neden olduğu kanısında. Gören de Bul gibi sektörün toparlanacağı inancını taşıyor. Sigorta sektörü için 2010’un kırılma yılı olmayacağını öngören Gören, “Faizlerin düşmesi de şirketlerin gelirlerini olumsuz etkiledi” diyor.

YABANCI İLGİSİ SÜRÜYOR

Karlılık açısından olumsuz tabloya karşılık uzmanlar, en büyük 10 sigorta şirketi arasında sadece iki tane yerli (Aksigorta ve Anadolu Sigorta) kaldığına dikkat çekiyor. Hala satış aşamasında olan ya da görüşmelerin sürdüğü veya yabancı ortak arayışı süren sigorta şirketleri de var. Bunların en büyükleri ise Aksigorta ile Yapı Kredi Sigorta. Son ekonomik kriz nedeniyle Yapı Kredi Sigorta’nın satış süreci ertelenirken Aksigorta’nın stratejik ortak arayışları devam ediyor.

Uzmanlara göre, sektördeki büyüme beklentileri sürdüğü için yabancıların ilgisi de devam ediyor. En son Fiba Holding, Fiba Sigorta’yı Japonlara sattı. Fiba Sigorta’nın yüzde 93.36’sı Japon NKSJ Holdings Inc. iştiraki Sompo Japon Insurance Inc’e satıldı. Fiba Sigorta’nın toplam değeri 485 milyon TL olarak belirlendi.

Kısacası sigorta sektöründe satıcılar olduğu kadar alıcalar da hala mevcut.

Enis TALASMAN / HDI Sigorta Genel Müdürü

“Zararın nedeni, reasürans anlaşmalarının iptali”

Biz hem sektörün hem de kendi durumumuzdan son derece memnunuz. 2010’un ilk altı ayında en fazla zarar eden şirket olarak görünmemiz, tamamen geçici ve özel bir duruma bağlı. 2004’ten bu yana yapılan reasürans anlaşmalarının iptal edilmesinden dolayı tek kalemde 49 milyon liralık zararımız oldu. Bu da bilançoya yansıdı. Bu durum Türkiye pazarına giren diğer şirketler için de geçerli. Bu zarar 2010 bilançosuna yansıyacak. Ancak 2011’de daha sağlıklı bir bilanço oluşmuş olacak. İlk beş ay zarar etmeyen bir şirket, bir ay sonra 50 milyon liranın üzerinde zarar etmez. Ediyorsa böyle özel bir durum vardır. Bizim şirket olarak büyümemiz oldukça sağlıklı. Örneğin, kasko sigortalarında sektörün ortalama hasar/pirim oranı yüzde 89’ken, HDI Sigorta’nınki yüzde 83. Yani biz sağlıklı büyüyen bir şirketiz.

BARIŞ BEKAR/PARADERGİ
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/33-sigorta-sirketi-bir-ceo-kadar-kazanamadi/293152