Tony Blair' ın yeni çıkan kitabı 'A Journay" de Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül için "o zamanlar tanıdığım anlaşması en kolay Türk politikacılarıydı" sozünü kullandı. Tony Blair' ın Türkiye ve yöneticileri için sevgisindeki etken son 8 yıldaki İngiliz şirketlerinin Turkiye'de engellerle karşılaşmadan artan faaliyetleri olabilir mi? Bazı bilinen İngiliz şirketlerinden göze çarpanlar ve Türkiye'deki kazançlarina bakacak olursak: Tesco (Kipa): Manisa Sümerbank Mensucat fabrikası, 3 milyon 751 bin dolara satıldı. 4.5 ay sonra satın alan firma bu fabrikanın arsasını Kipa Tesco şirketine 13 milyon 750 bin dolardan sattı. BP: 2005' de Doğu Karadeniz'de petrol arama izni aldı. Shell: 2006 da Tüpraş'a özelleştirmeyle ortak oldu (www.oib.gov.tr). Vodafone: 2005 de Telsim'i aldi Aviva: 2007'de Aksigortayi aldi. BAT: 2008 de TEKEL i aldi (www.oib.gov.tr). HSBC: Demirbank, BDDK’nın el koyması işlemi, Danıştay tarafından hukuka aykırı bulunmuş bir bankadır. Buna karşın, TMSF tarafindan 2001 yılında HSBC’ye satıldı. Bu nedenle doğrudan bir özelleştirmedir. Ariana: İngiliz şirket Artvin'de arama yapmak 19 arama ruhsatı aldı. Bosphorus Nickel Madencilik: 2009'da Çevre Bakanlığı onayı ile orman arazisi ilan edilen Çal ilçesinde nikel aramalarına başladı. 2006 sonunda Türkiye'deki İngiliz firmalarının sayısı 1420 iken, 2010'da bu sayı 2000’ i aştı. (www.mfa.gov.tr). İngiltere'nin özellikle enerji ve maden alanındaki yatırımları düşünülürse, Körfez Savaşı'ndan sonra Tükiye'yi bir pazar gördüğü anlaşılıyor. Dolayısıyla İngiltere, AB'nin Türkiye'yi neredeyse tek destekleyen ülkesi oluyor. Kendi ülkesinde bile Bush' un yamağı olarak eleştirilen Blair'ın kitabında Erdoğan ve Gül'e övgüler yağdırmasına tamamen duygusal bakmak gerekiyor. Dr. Okan Öztürk Odatv.com