Yazdır

Akıllara durgunluk veren dolandırıcılık hikayesi

Tarih: 09 Ağustos 2010 - 03:27

Sizlere, ilginç bir dolandırıcılık hikayesi anlatacağım. ‘Pes yani, bu kadarı da olur mu?’ dedirten cinsten bir hikaye.

Ama önce bir tespitte bulunayım. Herkese bir TC kimlik numarası verilmesine ve her türlü işlemin bu numara üzerinden yapılmasına diyecek bir sözüm yok. Ama gizlilik kavramının hiçe sayılarak, kimlik numarasının ortalarda dolaşmasına, her yerde yayınlanmasına karşıyım. Kişiye, ‘Bu senin numaran, artık seninle ilgili her türlü bilgiye bu numaradan ulaşılacak’ deniyorsa ki, öyle. O zaman bu numara uluorta her yerde kullanılamaz demektir. Daha açık bir anlatımla, kişiye özeldir. Şimdi gelelim, hikayemize. İsimleri, kurumları saklı tutuyorum. Çünkü, anlatacağım dolandırıcılık hikayesinin halen hukuki süreci devam ediyor. İstanbul dışında, birkaç arkadaş bir araya gelerek, bir bilişim şirketi kuruyorlar. Amaçları, bilgisayar programı yazıp, bunu da pazarlamak. Ancak bu kafadarlar, çalışarak para kazanmak yerine kısa yoldan köşeyi dönmeyi tercih ediyorlar. Kendilerine hedef kitle olarak da hukuk bürolarını seçiyorlar ve ‘Sizin için bir program hazırladık, gerek dava takibi olsun gerekse de başka konularda bu program işinizi çok kolaylaştıracak’ diyorlar. Piyasada da bu tür programlardan çokça olduğundan, pazarladıkları ürünü cazip kılmaları gerekiyor. İşte dolandırıcılık olayı da burada devreye giriyor. Kimlik bilgilerine ulaştılar Ne ilginçtir ki, bizim kafadarların elinde milyonlarca kişinin TC kimlik numarası ve haliyle de milyonlarca kişinin özel bilgileri bulunuyor. Diyeceksiniz ki, böyle bir şey nasıl olabilir? Hiç şaşırmayın. Hatırlayacaksınız, iki-üç sene önce Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tüm seçmenlerin listesini, TC kimlik numaraları ile birlikte internet ortamında yayınladı. Sadece yayınlayan, YSK’mı? Maalesef bazı kurumlar da yine milyonlarca kişinin isimlerini, TC kimlik numaraları ile birlikte internet ortamına koydu. Bizim kafadarlar böyle bir fırsatı kaçırırlar mı? Hemencecik, tüm bu bilgileri, bir şekilde indirip, kopyalıyorlar. Düşünebiliyor musunuz, milyonlarca vatandaşın kimlik bilgileri bu adamların elinde. Bu noktada biraz duralım ve sigorta sisteminin konuya nasıl dahil olduğunu anlatalım. Önce kısa bir bilgi vereyim. Geçtiğimiz senelerde sigortacılar, Trafik Sigortaları Bilgi Merkezi (TRAMER) adında bir birim kurarak, otomobil sigortaları ile ilgili tüm bilgileri bu merkezde topladılar. Yani memlekette kimin, kaç aracı var; bu araçların hasar durumu ve geçmişe yönelik bilgileri TRAMER bünyesinde toplanmaya başladı. Sadece toplanmakla kalmadı, sigorta sektörünün de kullanımına açıldı. Sigorta şirketleri ile tüm sigorta acentelerine birer kullanıcı adı ve şifre verilerek, internet ortamında TRAMER’in oluşturduğu bilgi bankasına girme hakkı tanındı. Sigorta acentesi kurdular Dolandırıcılık hikayesine kaldığımız yerden devam ediyoruz. Bizim kafadarlar, kendilerine bir de sigorta acentesi kuruyorlar. Böylece tüm araç bilgilerine ulaşacak şifreleri almaya hak kazanıyorlar. Bir tarafta ellerinde milyonca kişinin TC kimlik numarası, diğer tarafta ise milyonca araç bilgisi. İşte bu bilgilerle hedef kitlenin kapısını çalıp, ‘eğer bizim programımızı alırsanız, yanında hem kimlik numaraları hem de milyonca aracın bilgilerine ulaşacak şifrelere sahip olacaksınız’ diyorlar. Bu bilgilerin ne kadar önemli olduğunu anlatmama herhalde gerek yok. Ama yine de tek bir örnek vereyim. Avukatsınız ve elinizdeki dosya gereği birisine haciz işlemi uygulayacaksınız... Ama önce o kişinin mal varlığını bilmeniz gerekiyor. Bu da hem zor hem de uzun bir süreç. Oysa, elinizdeki TC kimlik numarası ve şifreler ile TRAMER’in bilgi merkezine girdiğiniz mi, o kişinin üzerine kayıtlı kaç tane araç var hemen bilgisayarınızın ekranına geliyor. Sanırım bu örnekle ne demek istediğimi anlamışsınızdır. Dolandırıcılar nasıl yakalandı Lafı fazla uzatmama gerek yok. Kurulan bu güzel düzen uzun süre devam etmiş. Artık kim bu bilgilerden, ne ölçüde yararlandı o tarafı bilinmiyor. Bu düzeni kuran uyanıklar ise yakalandı. Foyalarının nasıl ortaya çıktığını da anlatayım. Çünkü işin o tarafı da ilginç. TRAMER bakıyor ki, aynı acente şifresi üzerinden binlerce bilgi sorgulaması yapılıyor. Hepsi de ayrı ayrı bölgelerden ve ayrı ayrı bilgisayarlardan. Durumu takibe alıyor ve suç duyurusunda bulunuyor. Böylece dolandırıcılık şebekesi çökertiliyor. Şebeke üyeleri mahkemede verdikleri ifadelerde, milyonlarca kişinin TC kimlik numaralarını ve adreslerini seçim döneminde, Yüksek Seçim Kurulu’nun internette yayınladığı verilerden aldıklarını; ayrıca sigorta acentesi kurarak, TRAMER’in bilgilerini kötüye kullandıklarını da itiraf ettiler. İşin ilginci ne biliyor musunuz? Bu kişiler 2009 yılında yakalanıyorlar. Olayı ortaya çıkartıp, suç duyurusunda bulunan kurum ise, TRAMER. Ne İçişleri Bakanlığı, ne de bir başka kurum ve kuruluş suç duyurusunda bulunmamış. Oysa, bu dolandırıcılık hikayesinin sadece bir bacağı sigortacılığı ilgilendiriyor. Geri kalanı varın siz düşünün. Noyan Doğan [email protected]
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/akillara-durgunluk-veren-dolandiricilik/282965