2009 yılında yangın, nakliyat ve kasko branşlarında sektörde ilk 15 şirket arasında en hızlı büyüyen şirketiz. Ferdi kaza ve işsizlik alanlarında yenilikçi ürünlerimiz var. Nakliyat branşında da iddialıyız.
Önümüzdeki yıllarda sektörün gönüllü mü yoksa zorunlu sigortalarla mı büyüyeceğini düşünüyorsunuz? Türkiye, özellikle Avrupa ülkeleri ile karşılaştırıldığında sigortacılık anlamında çok büyük bir potansiyel sunuyor. 72 milyon ve yaş ortalaması 29 yaş olan büyük bir nüfustan bahsediyoruz ve halen kişi başına düşen prim üretimi 100 dolarlar civarında. Avrupa ülkeleri ile bu anlamda aramızdaki fark çok büyük. Gayri safi milli hasıla her geçen gün gelişiyor. Kişi başına milli gelirin artması ve tabana yayılması aslında sigortacılığın gelişimi için en büyük faktörler. Zorunlu sigortalar talebi belli seviyede yukarıya çekilmesine yardımcı oluyor fakat tek başına yeterli olmadığını da söyleyebilirim. Önemli olan, sigortanın zorunlu olarak yaptırılması değil, ihtiyaç olarak algılanmasıdır. Alım gücü yükseldikçe sigorta da en önemli ihtiyaçlardan biri oluyor. Bahsettiğim yüksek bir potansiyele sahip bireylere ulaşabilmek gerekli. Bunun için de sağlıklı dağıtım kanalları, bireylerin hayat evrelerine uygun ürün ve hizmetler sunmak, yenilikçi ve müşteri odaklı yaklaşımlar sergilemek gerekiyor diye düşünüyorum. Zurich HelpPoint Hasar Merkezlerinin sayısı ne oldu? Bunlarını sayısını kaça çıkaracaksınız? İlk Zurich HelpPoint Hasar Merkezimizi İstanbul Anadolu Yakasında Kozyatağında açtık. Ardından Bahçelievler ve Maslak olmak üzere iki yeni hasar merkezi daha açarak İstanbuldaki Hasar merkezlerimizi üçe çıkarttık. Verdiğimiz hizmeti yaygınlaştırmak ve gelen talepleri karşılamak adına Haziran ayında Ankarada da yeni bir hasar merkezi açtık. En geç Eylül ayı itibariyle İzmirde de yeni bir Zurich HelpPoint Hasar Merkezi açıyor olacağız. Diğer illerde de yayılmak konusunda planlamamızı yapıyoruz.
Zurich HelpPoint Hasar Merkezleri ne tür hizmetler veriyor? Müşteriye yararları nelerdir?
Zurich HelpPoint Hasar Merkezi temel olarak müşteri ile servis arasındaki bağlantıyı kesip hasar sürecinin tamamında hasar yönetiminin şirketimiz tarafından yapılmasını sağlamaktadır. Zurich HelpPoint Hasar Merkezine hasarlı araçlarını getiren ya da çekici ile getirilmesini sağlayan kasko müşterilerimizin hasar tespitlerini anında yapıyor, kendilerine tamirat süresince kullanmaları için bir ikame araç veriyoruz. Bu sayede, hasar sürecinin tamamı şirketimiz tarafından yönetiliyor, müşterilerimiz de günlük hayatına hiç ara vermeden devam edebiliyor. Biz de müşterimizin aracını çok kısa bir sürede eski haline getirip kendilerine teslim edebiliyoruz. Üstelik Hasar Merkezimize gelen araçların hasarsızlık indirimi de korunmuş oluyor. Bu uygulama Zurichin uluslararası tecrübesinin Türkiyedeki ilk uygulamalarından biri ve müşterilerimiz tarafından çok olumlu karşılanıyor. Hasar Merkezimiz sayesinde hasarlı müşterimize çok daha hızlı ve kaliteli hizmet verebiliyor ve müşteri memnuniyetimizi üst seviyede tutabiliyoruz. Sigorta penetrasyonunu arttırmak, sigortaya olan güvenin ve bilinirliğin artmasını sağlamak için zaten sektörün bu tür yenilikçi ve müşteri odaklı aksiyonlara ve uygulamalar ihtiyacı var. Bu konuda öncü olduğumuz için de ayrıca gurur duyduğumuzu da söyleyebilirim.Piyasada yıl sonunda ayrılacağınıza dair geniş bir söylenti var? Bu konuda FİNANS GÜNDEMe bir açıklama yapmak ister misiniz? Aslında 5 yıldır Şirket olarak, finansal sonuçlarımız, büyüme rakamlarımız, pekçok yenilikçi uygulamamız ve dünyanın en büyük şirketlerinden birisi olan Zurich Finansal Hizmetler Grubu tarafından satın alınmamız bizi sürekli olarak gündemde tutuyor. Benimle ilgili de söylentiler olması normaldir. Ben görevimin başındayım ve bu şirkette, çalışma arkadaşlarımla birlikte görev yapmaktan mutluluk duyuyorum. Sektördeki pekçok meslektaşımın kariyerinde olduğu gibi benim de kariyerimde değişiklikler olabilir tabi ki, ama bu kadar büyük potansiyeli olan Zurich Sigorta'yı daha da büyük başarılara taşımak birinci önceliğim.