Merrill Lynch’in adamları bu kez darbeyi sormadı HÜSEYİN ÖZAY/ Star PKK’nın son dönemde artan eylemleri, Anayasa Mahkemesi’nin Anayasa değişikliği paketini incelemeye alması, erken seçim tartışmaları ve İsrail’in yardım gemisine saldırmasıyla birlikte dış politikada ortaya çıkan yeni dönem yabancı yatırımcıları da etkiledi. Milyarlarca dolarlık yatırımı yöneten dünyanın önde gelen danışmanlık şirketleri Ankara’ya adeta çıkarma yaptı. Ankara’ya çıkarma yapan şirketlerin başında da dünyanın önde gelen finans ve danışmanlık şirketi Merrill Lynch geliyor. Türkiye’deki uzmanların gönderdiği bilgileri yeterli bulmayan Merrill Lynch, geçen hafta Ankara’ya bir ekip göndererek gelişmelerle ilgili bilgi toplamaya çalıştı. Danışman şirketin ekibi, ekonomi bakanları, ekonomi bürokratları, siyasetçiler ve gazetecilerle bir araya gelerek, son gelişmeler hakkında bazı sorular yöneltti. Merrill Lynch’in Ankara’da cevabını aradığı sorular şunlar: • Erken seçim olur mu? • Seçim sonrasında tek parti hükümeti mi, yoksa bir koalisyon hükümeti mi kurulur? • Son dönemde terör saldırıları niye tırmandı? • Anayasa Mahkemesi’nin Anayasa paketiyle ilgili kararı ne olur? • Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkiler ne zaman eski halini alır? Bu kez darbe olur mu diye sormadılar. Öte yandan, Merrill Lynch uzmanlarından oluşan ekip ile daha önceki yıllarda da görüşen kanaat önderleri, ilginç bir gözlemini bizlere aktardı. Bundan 5-6 yıl önce yapılan görüşmelerde ‘darbe olur mu’ diye soran danışman şirketin uzmanlarının, bu kez ‘darbe’ ile ilgili soru yöneltmemesi dikkat çekti. Bu da kanaat önderlerini sevindirdi. ‘Sevgiliye hediye santral’de 2. perde Geçen hafta kulis köşesinde yayınlanan ‘sevgilisine hidroelektrik santrali alan işadamı’ haberi, kamuoyunda geniş yankı buldu. Bürokratlar ve işadamlarının meçhul işadamını öğrenmek için Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na adeta telefon yağdırdığını öğrendik. Sevgilisi için özelleştirme portföyünden hidroelektrik santral beğenen meçhul işadamı, 52 akarsu ihalesine katılan işadamlarını da zor durumda bıraktı. Haberin yayınlanmasının ardından bazı işadamlarının ÖİB yönetimini arayarak, “Sevgilisine santral alan işadamının ben olmadığımı kamuoyuna açıklayın. Evdekilere ve çevremizdekilere durumu anlatamıyoruz” şeklinde taleplerde bulunduğu bildirildi. Bu arada hatırlatmakta fayda var. Olay, 6-7 kişinin katıldığı toplantıda yaşandı. Toplantıda ÖİB yöneticilerinin yanı sıra işadamı ve yardımcıları da vardı. İşadamı, “Santrali sevgilime alacağım. Listenizde daha iyi santral yok mu” diye sorduğunda, ÖİB yetkilileri gibi işadamının yardımcıları da şok oldu. Şimdi de TC kimlik no hırsızları çıktı Başta sağlık olmak üzere birçok alandaki usulsüzlüğü önlemesi beklenen vatandaşlık numaraları, hırsızların gözdesi haline geldi. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanlığı’nın sağlık harcamalarıyla ilgili yaptığı denetimlerde, son dönemde sağlık alanında yapılan usulsüzlüklerde ağırlıklı olarak çalıntı vatandaşlık numaralarının kullanıldığı belirlendi. Yine yapılan araştırmalarda, hırsızların değişik yollarla elde ettiği vatandaşlık numaralarını çetelere sattığı, çetelerin de bu numaralarla devletten usulsüz ilaç ve sağlık hizmeti aldığı belirlendi. Bu tespitler üzerine SGK, vatandaşlık numaraları ile yapılan vurgunu önlemek için yeni tedbirler araştırmaya başladı. SGK Başkanı Emin Zararsız da, vatandaşlık numaralarının sağlık alanındaki usulsüzlüklerde kullanıldığını doğrulayarak, vatandaşlık numaralarının rant kapısı haline geldiğini söyledi. Zararsız, vatandaşlara, vatandaşlık numaralarının iyi saklanması konusunda uyarıda bulundu. Madencilere yardım için bakan torpili Önce Bursa’da ardından da Zonguldak’ta meydana gelen maden kazaları Türkiye’yi yasa boğdu. Kazalarda hayatını kaybeden maden şehitlerinin hikayelerinden etkilenen Ankara’daki bir grup gazeteci, para toplayarak madencilere yardım etmek istedi. Ancak, bürokrasinin kurbanı olan gazeteciler, altı aydır madencilerin ailelerine ulaşamadı. Gazeteciler, valilik ve kaymakamlıklardan hatta illerin milletvekillerinden yardım istedi. Ama girişimler sonuçsuz kaldı. Gazeteciler, en sonunda çareyi Enerji Bakanı Taner Yıldız’dan yardım istemekte buldu. Bakanın devreye girmesiyle, madencilerin ailelerine ulaşıldı. Böylece gazeteciler yardımlarını torpille gerçekleştirmiş oldu.