Hazine'den üç branşta zarar eden şirketlere uyarı
Tarih: 26 Ocak 2010 - 14:37
Hazine, piyasayı bozan, şirket mali yapılarını olumsuz etkileyen hususlarda tedbir alınması için sigorta şirketlirene uyarı niteliğinde bir genelge yayınladı. Kasko, sağlık ve trafik sigortalarında adil rekabeti içeren fiyat politikası izlenmesini istedi.
Noyan Doğan | Yorum / REFERANS
Açıkça söylemek gerekirse, yıllardır süregelen ve ekonomik kriz ile birlikte doruğa ulaşan rekabet nedeniyle, bazı branşlarda şirketlerin ciddi zararlar açıklamalarına birilerinin tepki göstermesini ya da müdahale etmesini bekliyordum. Ama o birileri kim, diye de merak ediyordum.
Şirketlerin olmayacağı kesindi... Çünkü, rekabeti zaten kendileri yapıyorlardı. Patronlar mı... Hiç zannetmiyorum. Farkında olsalar bile, kol kırılır yen içinde kalır misali, ortalara çıkıp bizimkiler zarar ediyor' diyemezlerdi. Belki, sektörün denetim organı olabilirdi. Ama orada da şöyle bir tereddütüm vardı... Serbest piyasa koşullarında rekabet normaldi.
Sonunda beklenen tepki geldi. Hazine Müsteşarlığı, zarar edilen branşlar konusunda geçenlerde sigorta sektörüne yönelik bir genelge yayınladı. Daha açık bir ifade ile, sigorta şirketlerini uyardı. Ve Hazine, bu uyarıyı da şirketlere aynen şu başlıkla duyurdu: " Piyasayı bozan ve şirket mali yapılarını olumsuz etkileyen hususlarda tedbir alınmasına ilişkin genelge."
Bu uyarının içeriğine geçmeden önce, bu noktaya nasıl gelindi ona değineyim. Gerçi tüm sigorta sektörü nasıl gelindiğini çok iyi biliyor ama sigortacılıkla ilgisi olmayan okuyucularım için kısa bir özet yapmakta fayda var.
Kaskoda fiyat rekabeti
Yıllardır sigorta şirketleri, en çok poliçenin satılıp, en çok primin toplandığı, haliyle de sigorta pazarının lokomotif ürünü olan kasko sigortalarında birbirleriyle kıyasıya rekabet ediyorlar. Şirketlerin bu sigorta ürününde verdiği hizmetler de üç aşağı beş yukarı aynı olduğu için rekabetin odak noktasını fiyat oluşturuyor.
Bu nedenden dolayı da toplam sigorta pazarının yüzde 22'sini oluşturan kasko sigortasında sigorta şirketleri topladıkları primlerle, hasarları karşılayamadıklarından zarar ediyorlardı. Zarar ibresi, sadece 2008 yılında kara dönmüştü.
Ancak ekonomik krizin patlak vermesiyle durum değişti. Kriz, otomotiv sektörünü etkileyip, otomotiv satışları neredeyse diplere vurunca, yeni kasko sigortası satılamaz hale geldi. Ve sektörde fiyat rekabeti yeniden başladı. Hem de öyle bir rekabet ki, yeni poliçe girişi olmayınca, şirketler krizde pazar kaybı yaşamamak için birbirlerinden müşteri kapma yarışına girdiler. Özellikle geçen yılın ortalarından sonra fiyat rekabeti, rakip ne fiyat veriyorsa, biz daha da altına düşelim ve müşteriyi kapalım' boyutuna kadar ulaştı. Sonuçta, 2009 yılının açıklanan en son verilerine göre; sigorta şirketleri, kasko sigortasında toplam 210 milyon TL'ye yakın zarar ettiler.
Trafik sigortası zararda
Ekonomik kriz sadece kasko sigortasını değil, zorunlu trafik sigortasını da etkiledi. Ancak trafik sigortasındaki kötü gidiş de kriz kadar bir başka faktör daha rol oynadı. 2008 yılına kadar trafik sigortasında hem primleri hem de teminatları Hazine belirlerken, geçen yıl yeni uygulama ile trafik sigortasında serbest tarifeye geçildi ve primleri sigorta şirketleri serbestçe belirlemeye başladı. İşte bu durum, rekabet edilen branşlara trafik sigortasını da ekledi.
Bir taraftan ekonomik kriz, diğer taraftan fiyat rekabeti, trafik sigortasında 205 milyon TL zarar yarattı.
Bir başka açıdan bakıldığında, toplam sigorta pazarından yüzde 37.25 pay alan kasko ve trafik sigortasından oluşan otomobil sigortalarında; sigorta şirketleri, geçen yılın açıklanan son verilerine göre 415 milyon TL zarar ettiler. Ve bu zararın asıl nedeni ise şirketlerin aralarında yaşadığı fiyat rekabeti oldu.
Sonuç mu... Tüm şirket yöneticileri; bir taraftan, bu gidiş iyi değil' diyerek, aşırı fiyat rekabetinden şikayet ederken, diğer taraftan da pazar kaybetmeme uğruna rekabete tüm hızıyla devam ettiler. Hatta, bırakın şirket yöneticilerini, son dönemde artık şirketlerin Yönetim Kurulu Başkanları bile fiyat rekabetinden şikayetçi açıklamalar yapar hale kadar gelindi.
Hazine'den genelge
Haksız da sayılmazlardı... Çünkü, sektörde kimi şirketlerin portföylerinde kasko ve otomobil sigortalarının ağırlığı oluşturduğunu düşündüğünüzde; bu iki branşta da zarar edildiğini hesaba kattığınızda o zaman iktisadi bir faaliyetten sözetmek pek de mümkün olmuyor.
İşte bu noktada Hazine Müsteşarlığı, şirketlere yönelik uyarı niteliğinde bir genelge yayınladı. "Piyasayı bozan ve şirket mali yapılarını olumsuz etkileyen hususlarda tedbir alınmasına ilişkin genelge"nin girişinde Hazine aynen şu açıklamayı yapıyor: " Ülkemiz sigortacılık sektörü bir yandan son yıllarda ortaya çıkan küresel ekonomik krizin etkilerini gidermeye çalışırken, bir yandan da aşırı rekabet şartları altında faaliyet göstermektedir. Sektörün faaliyetlerini sağlıklı biçimde sürdürebilmesi, ayrıca adil bir rekabet ortamının oluşturulması, şirketlerin sigortacılığın icaplarına ve iyi niyet kurallarına uygun hareket etmelerini sağlamak amacıyla sigorta şirketlerince tedbir alınması gerekli görülmüştür."
Altını çizmekte fayda var... Bu uyarı sektörde zarar edilen üç branş için yayınlandı. Kasko sigorta, trafik sigortası ve sağlık sigortası.
Rekabet adil olsun
Peki, Hazine, ne uyarılarda bulundu? Hemen şunu belirteyim, genelgeyi okudum. Hazine, çok detaya girmeden sadece şirketleri üstü kapalı uyarıyor. Bir anlamda, dikkat edin, gözüm üzerinizde' diyor. Diğer taraftan da rekabetin şirketler üzerindeki olumsuz etkisini de yakından takip edeceğini söylüyor.
Hazine, genelgede otomobil sigortalarına yönelik olarak, "Sigorta şirketleri motorlu taşıt sigortalarında, özellikle trafik ve kasko sigortalarında sürdürülebilir ve adil rekabeti içeren bir fiyat politikası izlemelidirler. Bu çerçevede, özellikle kasko fiyatlamasında ortaya çıkan aşırı düşük fiyat uygulaması ile genelde motorlu taşıt sigortalarındaki yüksek aracı komisyonları uygulamasına gidilmemelidir" diyor.
Sağlık sigortalarında ise; Hazine, üçer aylık dönemler halinde şirketlerden, poliçe sayısı, alınan prim, hasar bilgilerini içerek detaylı rapor istiyor.
Evet... Hazine'nin zarar edilen üç branş için sigorta şirketlerine yönelik yaptıkları uyarı özetle böyle. Bu uyarının ne kadar etkili olup olmadığını zaman gösterecek. Ama şunu belirtmeden geçemeyeceğim. Şirketler arasındaki zarar edercesine süren rekabete artık Hazine bir şekilde el atmış durumda. Peki, bu noktaya gelinmesine gerek var mıydı? Ya da şöyle sorayım... Hazine'nin böyle bir uyarı yapmasına kadar gelinmesi gerekiyor muydu?
HAZİNE, HANGİ KONULARDA UYARDI
- Şirketler; trafik, kasko ve sağlık sigortalarında sürdürülebilir ve adil rekabeti içeren bir fiyat politikası izleyecekler. Tarifeye uygun olmayan fiyatlama yapamayacaklar.
- Kasko sigortasında aşırı düşük fiyat uygulanmayacak.
- Aynı branşlarda yüksek aracı komisyonu verilmeyecek. Piyasada yaygın kullanılan komisyon yüzde 20 ise, yüzde 24'e kadar yükselen komisyonlar normal kabul edilecek. Yukarısı aşırı komisyon sayılacak.
- Şirketler 2010'un Mart ayından itibaren üç ayda bir şirket yönetim kuruluna Hazine'nin uyarılarına uyulup, uyulmadığını rapor edecek.
- Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği (TSRŞB), senede dört kere piyasada yaygın olarak uygulanan komisyon oranlarını belilerleyecek ve bunu da Hazine'ye bildirecek.
- Trafik, kasko ve sağlık sigortalarında aşırı yüksek komisyon ödenmesi, aşırı fiyat kırılması gibi durumlar aktif azaltıcı işlemler kabul edilecek.
- Uyarılara dikkat etmeye sigorta şirketlerinin sorumluları hakkında kanuni işlem yapılacak.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/hazineden-uc-bransta-zarar-eden-sirketlere/267873