Genel Müdür Ajlan Sözütek Finans Emeklilik ve Hayat’ın 2009 yılında yaşanan ekonomik krize rağmen hedeflerini gerçekleştirdiğini ve 2010 yılında şirketin daha yenilikçi ve rekabetçi bir yapıya kavuşacağını söyledi. 2009 yılının 2008’den beri devam eden kriz ortamının etkilerinin daha fazla hissedildiği bir yıl olduğunu ifade eden Sözütek, “2009 yılında etkili olan kriz prim ve katkı payı üretimlerini ve dolayısı ile şirketlerin karlılıklarını etkileyen bir unsur oldu. Dağıtım kanalı yapılarının ve çeşitliliğinin önemi bir kez daha öne çıktı. Ancak buna rağmen sektördeki şirketlerin yatırım ve hizmetlerinin fazlaca etkilenmediğini düşünüyorum” dedi. ‘HAZİNE’NİN ÇALIŞMALARI ETKİLİ’ Bu noktada sadece şirketlerin değil, Hazine Müsteşarlığı’nın da yönlendirme ve çabalarının etkili olduğunu dile getiren Sözütek şunları söyledi: “Öncelikle Hazine Müsteşarlığı’nın, Türkiye’deki sigortacılık ve bireysel emeklilik endüstrisini dünya ve Avrupa standartlarına uygun hale getirmek için yoğun bir çaba harcadığını görüyoruz. Bu anlamda gösterilen çabaların önümüzdeki dönemde çok olumlu etkilerini göreceğimizi düşünüyorum. Mevzuat tarafında yapılan düzenlemelerin şirketlerin uygulamalarına yansıması, ilerleyen dönemlerde sektörün önünü açacaktır. Diğer taraftan, şirketlerce bu kriz döneminde altyapıya yapılan yatırımlar ve ileriye dönük yürütülen projeler, gelecek dönemde sigortacılık ve emeklilik sektörünün dinamik bir biçimde görevine ve işlerine devam etmesi sonucunu yaratacağına inanıyorum.” ‘YENİ ŞİRKETLER DİNAMİZM KATAR’ Bireysel emeklilik sektöründe yeni faaliyete başlayan ve başlayacak olan şirketlerin sahip oldukları dağıtım kanalı imkanları, müşterilerine sunacakları ürünler ve hizmet yelpazesiyle önemli bir dinamizmi de beraberlerinde getirdiklerini ifade eden Sözütek şöyle devam etti: “Üstelik bu şirketlerin ortaklık yapılarına baktığımızda bir kısmının yabancı sermayeli şirketler olduğunu görmekteyiz. Özellikle gelişmiş ülkelerdeki sigorta ve emeklilik pazarları artık doyum noktasına ulaşmış durumda olduğundan ve Türkiye’deki bireysel emeklilik pazarının büyüme potansiyeli düşünüldüğünde yabancı sermayeli şirketlerin yeni pazar arayışına girmeleri ve Türkiye’de yatırım yapmaları doğaldır. Bu nedenle önümüzdeki dönemde bu şirketlerin faaliyete geçmesiyle birlikte sektörde rekabetin giderek artacağı kanaatindeyiz. Bu rekabet ortamının da sektörün daha iyiye ulaşması ve ilerlemesi için fırsat yaratacağını düşünüyorum.” ‘GİDİLECEK ÇOK YOLUMUZ VAR’ Bireysel emeklilikte sistemin başlangıcından bugüne kadar ulaşılan 2 milyon katılımcı ve bunun sonucunda elde edilen 9 milyar TL’lik fon büyüklüğünün memnuniyet verici olduğunu belirten Sözütek, “Ancak bu fon büyüklüğünün Türkiye’nin GSMH’sine oranının hala daha % 1,5 seviyesinde olması, söz konusu oranın OECD ülkerinde ortalama olarak % 70-75 seviyesinde olduğu düşünüldüğünde, daha gidilecek çok yolumuzun olduğunun açık bir göstergesidir. Dolayısı ile normal koşullarda bireysel emeklilik branşında 2010 yılında da büyümenin devam edeceğini düşünüyoruz” dedi. Finans Emeklilik ve Hayat’ın 2009 yılı çalışmalarını değerlendiren Sözütek, “Finans Emeklilik ve Hayat 2009 yılını verimli ve başarılı geçirmiştir. Hem hayat sigortaları hem de bireysel emeklilik branşlarında ana dağıtım kanalımız olan Finansbank ile kuruluşumuzdan bu yana yakaladığımız uyum ve işbirliği sayesinde 2009 yılı için koyduğumuz hedeflerimizi gerçekleştirmekteyiz” diye konuştu ‘YENİLİKÇİ VE REKABETÇİ’ Genel Müdür Ajlan Sözütek şirketinin 2010 yılı beklentileri ile ilgili de şunları söyledi: “Biz Finans Emeklilik olarak, öncelikle ana dağıtım kanalımız ve sermayedarımız olan Finansbank’ın müşterilerine sunduğu ürün yelpazesi içerisinde şirketimizin sunduğu bireysel emeklilik ve hayat sigortası ürünlerini ön sıraya taşıyarak bankanın toplam satış kültürü içerisinde yer almak istiyoruz. Bu yaklaşımı göz önünde bulundurarak Finansbank ile yürütülen işbirliğinin de desteğiyle hem bireysel emeklilik hem de hayat sigortaları sektöründe müşterilerine sunduğu ürün ve hizmetlerle farklılaşan, yenilikçi ve rekabetçi bir şirket olmak başlıca hedefimizdir. Rakamsal olarak da 2009 yılı dahil önümüzdeki yıllar için öncelikli hedefimiz hayat sigortalarında % 5, bireysel emeklilikte yeni işler üzerinden % 9 -10 pazar payını yakalamaktır.” ‘TEKNOLOJİK ALTYAPI GÜÇLENİYOR’ Sistemin içindeki oyunculardan biri olarak Finans Emeklilik ve Hayat’ın bu dönemde çok daha yoğun ve gelişime dönük bir süreç yaşadığını belirten Sözütek şu değerlendirmeyi yaptı: “Krizin etkilerini en aza indirmek amacıyla, öncelikle müşterilerimizin gerek yaşamsal riskleri ile ilgili gerekse orta ve uzun vadeli birikim ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlanmış ve makul maliyetli hayat sigortası ve bireysel emeklilik ürünlerinin satışına yönelik faaliyetimizi sürdürüyoruz. Diğer taraftan ise şirketimizin toplam hizmet kalitesini ve operasyonel verimliliği arttırmak için teknolojik altyapı, dağıtım kanalımız Finansbank ile oluşturduğumuz entegrasyon düzeyimizi ve etkin iş modellerine yönelik proje çalışmalarımızı yoğun olarak yürütmekteyiz. Bu projelerin kullanıma alınması şirketimize maliyetlerin kontrolü konusunda önemli avantajlar sağlamaktadır. Bu nedenlerle yaşanan koşulların şu an için uygun olmaması şirketimizin ve Finansbank Grubu’nun bu konuya bakışını ve yatırım isteğini etkilememektedir. Bu ilerleme ve çalışmaların meyvelerini orta ve uzun vadede ciddi biçimde geri alacağımızı düşünüyoruz.” BES BÜYÜMEYE DEVAM EDECEK Finans Emeklilik ve Hayat Genel Müdürü Ajlan Sözütek, BES’in geleceği ile ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Yeni bireysel emeklilik yönetmeliğinin yürürlüğe girmesi ile birlikte bireysel emekliliğin başlangıcından itibaren geçen 5 yıllık süreçte gözlemlenen bir kısım eksikliklerin giderildiğine inanmaktayız. Özellikle de grup emeklilik sigortalarıyla ilgili daha önce var olan boşluğun bu yönetmelikle giderildiğini görmekteyiz. Yeni yönetmeliğin de etkisiyle şirketlerin işveren katkılı grup emeklilik planlarına daha olumlu bakacağını düşünmekteyiz. Bu anlamda işveren katkılı grup emeklilik planlarının satışında 2010 yılında bir ivmelenmenin olacağı beklenebilir. Bu gelişme bireysel emeklilik fon büyüklüğü rakamlarına da olumlu yansıyacaktır. Diğer taraftan yenilenen mevzuata bağlı olarak ortaya çıkan yapısal değişikliklerin de önümüzdeki 5 yıllık dönemde sektöre bir ivme kazandıracağı ihtimalini yüksek görmekteyiz. Bireysel emeklilik sisteminin ilk 5 yıllık döneminde yabancı sermayenin sektöre olan yoğun ilgisi ayrıca önemli ve memnuniyet vericidir. Satın almalar ve birleşmelerin önümüzdeki 5 yıl içinde de yaşanması çok muhtemeldir. Bu durum da sektörümüze hem uluslararası anlamda bir güven ve saygınlık, hem de kalite ile birlikte rekabet getirecektir.” Sigortacı Gazetesi