06.10.2009 | Noyan Doğan | Yorum /Noyan Doğan Geçenlerde Ray Sigorta Genel Müdürü Nüzhet Atabek'le sel felaketi ve sigorta sektörünün bu felaket karşısında aldığı pozisyon üzerine sohbet ediyorduk... Sel olayının ilk yaşandığı andan itibaren şirket olarak neler yaptıklarını merak edip sorduğumda; Atabek, daha ilk anda İstanbul için olağanüstü yağış olduğunu ve sonuçlarının etkili olacağını hissettiklerini söylüyor. Sel hasarı ile ilgili ilk ihbarlar şirketin çağrı merkezine ulaşmaya başladığında, felaketin işyeri, konut, araç, emtia, makine ve elektronik cihazlar üzerinde etkisinin fazla olacağı anlaşılmış. 15 milyon liralık hasar Atabek, olağanüstü koşullar nedeniyle Dünya Ticaret Merkezi'nde bulunan Trakya Bölge Müdürlüğü'nü tahliye ettiklerini belirtiyor. Sohbetimiz sırasında Nüzhet Atabek, felaketin hemen ertesi günü yaptıkları çalışmaları da anlatıyor: "Şirketimizin tüm kademelerinde çalışanlar, ben ve çalışan arkadaşlarım müşterilerimizle temas kurduk. Acil ihtiyaçları üzerinde durduk. Yöneticilerimiz hızla sel bölgesindeki yerleri incelemeye başladılar. Tespitler için hasarların niteliğine uygun eksperler tayin edildi. Birkaç gün içerisinde hasar dosya sayısı 290 adede ulaştı. Ön belirlemelere göre 15 milyon TL mertebesinde hasar kayda alındı." Ekimde tüm hasar ödenecek Atabek'ten, felaketin ilk günlerinde acil nakit ihtiyacı olan 21 sigortalıya avans ödemesi yaptıklarını da öğreniyorum. Nüzhet Atabek, bugün gelinen noktada, 20 günlük sürede, ödemelerin 2 milyon TL'ye ulaştığını vurguluyor ve "Bir hafta içerisinde toplam hasarın yarısı ödenmiş olacak. Bundan sonra ise ekim ayı içerisinde sel mağduru tüm sigortalılarımızın hasarları tazmin edilmiş olacak" diyor. Nüzhet Atabek'e, felaketin şirkete hasar olarak etkisini de soruyorum... Atabek, "Hasarların iş paydaşlarımızı ilgilendiren noktasında, bu tür olasılıklara karşı kullanılan reasürans yapısı nedeniyle selin şirketimize etkisi 1.6 milyon TL olacaktır" şeklinde yanıtlıyor. Tabii üzerinde durulması gereken bir başka konu da felaketin hemen ardından sigorta sektörüne yönelik yapılan eleştiriler... Atabek'le sohbetimizde bu konu üzerinde de durduk. Gereken ne ise yaptık "Üzücü olan nokta, sigorta poliçesi olmayanların ya da poliçesi olsa bile masraf olmasın diye bazı teminatları almamış veya sigorta giderlerini düşürmek için değerinin altında bedellerle sigorta yaptırmış olanların durumudur" diyerek anlatmaya başlıyor Atabek ve ilginç bir de yorumda bulunuyor: "Sanırım tasarruf maksatlı kısa vadeli yaklaşım nedeniyle sigortadan kaçınmak veya düşük bedelli korumalar tercih etmek, böylesine korkutucu boyutta oluşan hasarlar sonrasında pişmanlıkla karışık bir memnuniyetsizliğe dönüşüyor. Sigortalı sayısının her geçen gün artması, bu tür karışıklıkları her geçen gün azaltmaktadır." Nüzhet Atabek, sohbetimizin sonunda sigorta sektörünün 1999 depreminde olduğu gibi süratle ve etkin çalıştığını belirterek sektördeki tüm şirketlerin olağanüstü durumun gereklerini yaptığını ve yapmaya da devam ettiğini sözlerine ekliyor.