Yazdır

Depremden sonra en büyük afet, sel felaketi

Tarih: 11 Eylül 2009 - 09:21

Referans Gazetesi Yazarı Noyan Doğan sel felaketini ve sigorta sektörünü yazdı.

Sigortacılara göre depremden sonra en büyük afet, sel felaketi Sigorta sektörü, sel felaketlerine 1987 ile 2000 arasında toplam 17.7 milyon dolar, 2000 ile 2006 yılları arasında da 203 milyon TL hasar ödedi. Bugün artık sigortacılar, depremden sonra en fazla can ve mal kaybına yol açan doğal afetin sel felaketi olduğunu söylüyor. Önce Trakya, ardından İstanbul... Yine bildik görüntüler. Suların içine gömülmüş araçlar ve bu araçların tepesinde kurtarılmayı bekleyenler... Sel sularına kapılmış, sürüklenen insanlar... Dere yatağının hemen kenarında, sel sularının bastığı işletmeler... Nasıl ki yıllardır hiç de farklı değilse bu görüntüler, son iki günde de yine aynıları yaşandı. Bu sefer daha büyüğü ve daha da felaketi. Yine bildik görüntüler derken, neyi kastettiğimi şöyle anlatayım. Yıl 1995... Aylardan temmuz... Ayamama Deresi, tıpkı bugünkü gibi sağanak yağmurlar nedeniyle taşıyor ve sigorta sektörü açısından en büyük sel hasarına neden oluyor. Ayamama Deresi'ndeki sel baskınını dışarıda tutarsak, en büyük hasarı sigorta sektörü 1987 yılında Kağıthane ve Alibeyköy derelerinin taşması ile yaşadı. O dönem meteoroloji raporuna göre bölgeye 41 kg/metrekare yağmur düştü. Sonuçta, Kağıthane çevresinde 600 civarında işyeri ve sanayi kuruluşunda zarar meydana geldi... Sigorta kapsamına giren hasarların toplamı da yaklaşık 6 milyon doları buldu. Bu durumsa sanayi kuruluşlarının önceden tedbir almadan atık kolaylığı nedeniyle dere kenarlarında yapılaşmalarından kaynaklandı. İşin daha ilginci, bölgedeki 100 sanayi tesisinde meydana gelen hasar, toplam hasarın yüzde 50'sini oluşturdu. Daha açık bir anlatımla, 6 milyon dolarlık toplam hasarın, 3 milyon doları sigorta şirketleri tarafından 100 sanayi tesisine ödendi. Bugün bu sanayi kuruluşlarının hiçbiri artık Kağıthane'de yok. Neden? Taşındılar da ondan. 40 milyon dolar ödendi 1987 yılından sonra Türkiye genelinde, özellikle de Trakya bölgesinde peşi sıra sel hasarları yaşandı. Bu felaketlerde de sigorta sektörü 2.5 milyon dolar ile 5 milyon dolar arasında değişen hasarlar ödedi. Tabii bu sel baskınları Türkiye'de yaşanan olaylar değildi. Global ısınma nedeniyle sadece 1995 yılında dünya genelinde bin 220 kişi hayatını kaybetti, 26 bin 115 kişi yaralandı, 900 bin konut kullanılamaz hale geldi ve 5 milyon 600 bin kişi evsiz kaldı. Niye 1995 yılı diyecek olursanız... İşte o yıl Ayamama Deresi taştı ve tıpkı bugünkü gibi ciddi bir sel felaketi yarattı. Sigortacıların yaptığı araştırmaya göre, 1995 yılının temmuz ayının 9'unda, sadece bir günde, itfaiyeye 814 su baskını ihbarı geldi. Sigorta şirketleri, Ayamama Deresi'nin taşıp da sanayi tesislerine zarar vermesi nedeniyle toplam 40 milyon dolar hasar ödedi. Yine sigortacıların yaptığı araştırmaya göre bölgede sel riskine açık 75 tesis vardı ve bunlardan 40'ı sigorta şirketine hasar için başvurdu. Yani, beklenen oldu. 5 yılda 133 milyon TL hasar Elbette İstanbul'un sel felaketleri bu kadarla sınırlı kalmıyor. Örneğin 2006 yılında yine sigorta sektörü, yaşanan sel felaketi nedeniyle 70 milyon TL hasar ödemesi yapmak zorunda kaldı. Bunun üzerine de Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği (TSRŞB) sel felaketlerine yönelik bir araştırma başlattı. Araştırma sonucu çarpıcı... Türkiye'de, depremden sonra en fazla can ve mal kaybına yol açan doğal afet, sel felaketi. Bu araştırmaya göre de sigorta sektörü 2000-2005 yılları arasında yaşanan sel felaketlerinden dolayı toplam 133.1 milyon TL hasar ödedi. Toplam hasarın 108.1 milyon TL'si yangın sigortalarından, 14.1 milyonu kasko sigortalarından kaynaklandı. Ayrıca araştırmada, sel felaketinin sadece Türkiye'de değil, son dönemlerde tüm dünyada giderek artan doğal afetlerden bir tanesi olduğuna da dikkat çekilerek, şu tespitlere yer verildi: "Avrupa'da 100'ün üzerinde büyük sel felaketi yaşandı ve bu seller 700 kişinin ölümüne, yaklaşık yarım milyon kişinin evsiz kalmasına, 25 milyar euroluk da maddi hasara yol açtı. Avusturya, Bulgaristan, Fransa, Almanya, Romanya ve diğer ülkelerde meydana gelen sel olayları ise bu rakamın daha da artmasına neden oldu." En büyük sel felaketi Gelelim son iki günde başta Trakya'da sonra da İstanbul'da yine Ayama Deresi ve civarında yaşanan sel felaketine. Olay henüz yeni olduğu için net bir hasar rakamı söylemek hemen hemen imkansız. Ama konuştuğum sigortacılar, son iki günde yaşanan sel felaketinin, belki de bugüne kadar yaşanmış en büyük felaket olduğunu söylüyorlar. Tabii bunu belirleyecek olan, tüm hasar tespit çalışmaları bittikten sonra ortaya çıkan tazminat tutarı olacak. Ama sigortacılar, şunun altını net bir şekilde çiziyorlar. 1995 yılında yine aynı bölgede yaşanan olayda bu kadar can kaybı olmamıştı. İkincisi ise yine geçen felakette bu kadar araç zarar görmemişti. Özellikle koca bir TIR parkındaki araçların tamamen pert olduğu düşünüldüğünde, sigortacıların ne kadar haklı bir endişeye kapıldıkları da ortaya çıkıyor. Sözün özü; çarpık yapılaşma konusunda ısrar ettikçe, dereleri ıslah etmeme konusunda direndikçe, dere yataklarına konut veya işyeri yapmaya çalıştıkça ve gerekli önlemleri almama konusunda kesin kararlı oldukça, selin yol açtığı felaket de kaçınılmaz oluyor. Peki, sigortacılar bile bile ladese devam ederler mi? Hiç sanmıyorum. Bizim sigortacılarımız riskli bölgeleri bile bile sigortalamaya devam etseler de reasürans şirketlerinin aynı tavrı sergileyeceklerini ya da sigorta şirketlerinin arkasında duracaklarını hiç zannetmiyorum. MARMARA'DAKİ SEL FELAKETLERİNDE ÖDENEN HASARLAR Yıl Bölge Ödenen hasar (dolar) 1987 Kağıthane-Alibeyköy 6.000.000 1988 Trakya Bölgesi 5.500.000 1991 Merter-Beşiktaş-Kağıthane 2.200.000 1992 Kadıköy-Maltepe-Bostancı 1.500.000 1994 Yenibosna-Merter 2.500.000 1995 Ayamama-Güneşli 40.000.000 2000-2005 İstanbul ve çevresi 133.100.000 TL 2006 İstanbul ve çevresi 70.000.000 TL Axa Sigorta Grubu CEO'su Cemal Ererdi Hasarları ödedikten sonra rücu etmemiz gerekir "Bugün yaşanan sel felaketi aslında altyapı yetersizliği ve plansız büyümenin getirdiği bir sonuç. Sigortacı olarak tabii ki zarar gören kişi ve kurumların zararlarını karşılamak görevimiz. Gelişmiş ülkelerde sigortacıların bu tür hasarları ödedikten sonra sorumluluk sahibi kurumlara, bu hasarları rücu etme imkanları varken; maalesef, bu anlamda pek fazla gelişemediğimiz için, sigortacıların işlerin düzeltilmesi konusundaki baskı yapma gücü ülkemizde yürümemektedir. Son iki-üç günde meydana gelen hasarı da sigorta sektörü güç itibarı ile rahatlıkla karşılayabilecek güçtedir. Sigorta şirketleri bu tür kadastrofik nitelikli hasarlar için ayrıca ilave teminat alırlar. Dolayısıyla hasarın o şirketin karşılaşacağı hasar büyüklüğüne bağlı olarak reasürörlerden tahsili söz konusu olacaktır. Bu hasarın bir kısmı şirketlerin üzerinde kalacağı için bu yılki sonuçlara elbette negatif bir etkisi olacaktır. Yine bu hasarın gelecek yılki reasürans fiyatlarına da olumsuz etkisi olacak gibi görünmektedir."
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/depremden-sonra-en-buyuk-afet-sel-felaketi/261936