Yazdır

FİYAT REKABETİ FAİCİAYLA SONUÇLANABİLİR

Tarih: 03 Mart 2009 - 11:18

Sigorta sektörünün de krizden diğer sektörler kadar ciddi biçimde etkilendiğini belirten Allianz CEO’su George D. Sartorel, sektörün daralmasında hayat dışı branşının daha fazla payı olduğunu söyledi

ALLIANZ CEO’SU GEORGE D. SARTOREL: Aşırı fiyat rekabeti faciayla sonuçlanabilir Sigorta sektörünün de krizden diğer sektörler kadar ciddi biçimde etkilendiğini belirten Allianz CEO’su George D. Sartorel, sektörün daralmasında hayat dışı branşının daha fazla payı olduğunu söyledi ve yüzde 6,2’lik prim artışıyla hayat dışı branşı reel olarak yüzde 3,8’lik bir küçülme yaşadığını sözlerine ekledi. Bu dönemde bazı şirketlerin prim üretimlerini aşırı fiyat rekabetiyle artırma yoluna gidebileceğini düşünen Sartorel, “Ancak bu şekilde kısa vadeli düşünmenin faciayla sonuçlanabileceğine dair birçok kanıtı finans sektöründe görebiliyoruz. Asıl bu gibi dönemlerde sigorta şirketleri uzun vadede ayakta kalıp kalamayacaklarını kanıtlayacaklardır” dedi. Hayat dışı branşının lokomotifi kaskoda yaşanan küçülmenin kriz nedeniyle otomobil satışlarında görülen aşırı düşüşe bağlanabileceğini belirten Sartorel, “Reel olarak 2008 yılında kasko branşı neredeyse yüzde 16’lık bir daralmaya maruz kaldı. Bu sonuçlar sadece fiyat üzerinden yürütülen rekabetin sektöre olumlu bir katkı sunmayacağını da kanıtlamış oldu. Pazara yeni araba girişinin olmadığı bir dönemde şirketler şimdi ellerindeki portföyü kaybetmemek için rekabet edecekler. Bu noktada da her zaman söylediğimiz gibi müşteri memnuniyeti ve marka sadakati en önemli unsurlar olacak” diye konuştu. YÜZDE 5 NEGATİF REEL BÜYÜME Global krize de değinen Sartorel, bu konuda şunları söyledi: “Tüm dünya global bir finans krizinin sınavını verirken Türkiye’nin bunun etkilerinden kısa bir vadede kurtulması beklenemez. Sigorta sektörünün de bundan etkilenmemesi mümkün değil. Krizin etkisiyle bireylerin harcama ve yatırım davranışlarında yaşanan gerilemeden yola çıkarak sektördeki negatif büyümenin 2009 yılında da devam edeceğini düşünüyoruz. Söz konusu negatif büyümenin reel olarak yaklaşık yüzde 5 oranında gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Ekonomik krizi aşma noktasında sigorta şirketlerinin karlılık planlarını fiyat rekabeti üzerine kurmamaları, kısa vadeli çözümler yerine sektörü güçlendirecek bir duyarlılıkla hareket etmeleri gerektiğini düşünüyoruz. Sadece fiyat rekabeti üzerinden şekillenen bir pazar, sektörün uzun vadeli stratejilerini olumsuz etkileyecektir. Bu rekabet ortamında başarıya ulaşacak şirketlerin, müşterilerin ihtiyaçlarını iyi analiz edip en uygun çözümleri sunanlar olacağına inanıyoruz. DAĞITIM KANALLARI GÜÇLENDİRİLECEK Sartorel, Allianz’ın bu dönemdeki stratejisi ile ilgili olarak şunları söyledi: “Allianz, farklı gelir seviyelerine sahip müşterilerin bütçe ve ihtiyaçlarına uygun geniş bir ürün yelpazesi geliştirerek sektörde farklılaşmak olacak. Bu ürünlerin doğru müşteriye doğru şekilde ulaştırılması için dağıtım kanallarımızı güçlendirmeye de önem vereceğiz. Bu amaçla dönemsel kampanyalar düzenleyerek dağıtım kanallarımızın motivasyonunu ve satış potansiyelini artırmayı amaçlıyoruz. Mesela, acentelerimize yıllık performansları doğrultusunda sürekli ek gelir kazanmalarını sağlayan bir acente teşvik sistemimiz var. Ayrıca müşterilerimize yönelik özel ve uygun fiyatlı kampanyalarımız da dağıtım kanallarımızın satışlarını artırmalarına yardımcı oluyor. Bu tür kampanyaların yanı sıra dikkat edilmesi gereken bir diğer konu da sigortanın uzun vadeli bir yatırım, güvence olduğuna dair toplumun bilgilendirilmesi. Çünkü bu tür dönemlerde bireyler sigorta yaptırmaktan vazgeçmek ya da var olan sigortalarını bozmak yönünde hareket edebiliyorlar. Ancak bu karar, ekonomik şartlar normale döndüğünde, yani uzun vadede daha büyük bir zarara neden oluyor. Toplumu bilgilendirmeye yönelik iletişim çalışmalarının yine sektörün görevi olduğunu düşünüyorum.” ‘BES YAVAŞ DA OLSA BÜYÜR’ George Sartorel 2009’daki bireysel emeklilik beklentisini ise şöyle açıkladı: “Bireysel Emeklilik uzun vadeli bir yatırım aracıdır. Bu nedenle bulunduğumuz dönemde krizin emeklilik fonları üzerindeki kısa vadeli etkisi negatif olsa da sistemin esasına uygun olarak fon performansları uzun vadede bu kaybı dengeleyecek ve getiriler pozitif değerlere ulaşacaktır. Bu nedenle kısa vadeli nakit ihtiyaçları için BES yatırımından vazgeçilmesi birey için daha büyük ekonomik zarara yol açmaktadır. BES’in bir masraf kalemi olarak değil sürekli bir yatırım aracı olarak algılanması gerektiğine inanıyorum. Ayrıca BES’in diğer yatırım araçlarından farklı, avantajlı olduğunu da sürekli hatırlamak gerekir. BES son derece güvenilir ve şeffaf bir sistem olması sebebiyle en cazip seçeneklerden biridir. Bu bilincin Türkiye’de yavaş yavaş oturmaya başladığını düşünüyor ve 2009 yılında BES’te yavaş da olsa bir büyüme bekliyoruz.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/fiyat-rekabeti-faiciayla-sonuclanabilir/256371