Dünkü gazetelerde Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen'in açıklamalarını okumayan kalmadı. Biz bugün bir kez daha konuyu özetlemekte fayda görüyoruz. Çünkü bu açıklamaların özel bir anlamı var. Neden diye soranlar için hemen anlatalım. Sayın Özen'in açıklamalarına benzer bir açıklamayı bir kaç ayl önce İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince yapmıştı. Özince'nin açıklamalarına gelmeden önce Özen açıklamarının en önemli bölümünü yazıyı atlayanlar için tekrar aktardalım. Dünkü gazeletelerde, Özen, krizi çok inatçı gördüğünü ifade ederek ''Mayıs ayında, haziran ayında bu iş bitecek gibi hesap yapmayın'' diyordu. Sendikasyon kredilerinde çok ciddi problemler bulunduğunu vurgulayan Özen, ''25 senelik bankacıyım, hiç bu kadar zorlandığımızı hatırlamıyorum'' dedi. Benzeri açıklamaları İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince de İş Bankası'nın çıktığı sendikasyon kredisi öncesi yapmıştı. Özince de tıpkı Özen gibi "Meslek hayatımın en ciddi krizi" anlamına gelen açıklamalar yapmıştı. Türkiye'nin iki büyük bankasının genel müdürü benzer açıklamaları bankalarının sendikasyon ödemeleri öncesinde yapıyorlar. Yani bankalar kredi aramaya çıktığı zaman.... Vatandaş "Bankalar kredi vermiyor" diye bağırırken, sanayiciler "Bankalar kredi vermediği gibi kredileri geri çağırıyor" diye bağırırken krizi fark etmeyen banka yöneticileri kendi bankaları kredi almaya çıkarken, krizin olduğunu farkına varıyor. Ve nedense bu krizi meslek hayatlarının en büyük krizi olarak görüyorlar. "Bankalar kredi vermiyorlar, kredileri geri çağırıyorlar" diyenlere kızan bankacıların, kendileri kredi alırken, aynı serzenişte bulunmaları bize ilginç geldi. Yoksa reel kesimden bu eleştirilere karşı "bakın bize de kredi vermiyorlar" demek mi istiyorlar diye aklımıza gelmiyor değil.