AvivaSA Emeklilik ve Hayat Genel Müdürü Meral Egemen, "2009'da tünelin sonundaki ışık görünebilir, onun için ışığa doğru bir koşu yapmak gerekecek. En hızlı koşan kazanacak" dedi. AA muhabirinin sigorta sektörüne ilişkin sorularını yanıtlayan Meral Egemen, bu dönemde her sektörde olduğu gibi sigortacılıkta da değişik fırsatlar çıkacağını, sektörde son zamanlarda, oyuncuların, oyuncuların isimlerinin veya paylarının, yerli-yabancı ağırlığının değiştiğini anlattı. Egemen, bu sürecin 2009 ve 2010'da da aynı hızla devam edeceği düşüncesinde olduğunu kaydetti. Bu sene CarrefourSA, TeknoSA, ToyotaSA gibi grup şirketleriyle karşılıklı olarak inovatif ürünler üzerinde çalışacaklarını belirten Egemen, "Sabancı Grubunun direkt tüketiciye dokunan şirketleri var. Bu potansiyeli şimdiye kadar kazan kazan anlayışı içinde kullanmadık. Onlarla ortak yapabileceğimiz çok şey olduğunu da gördük. Bunlar daha çok, hayat tarafında olacak. Emeklilik tarafı daha uzun vadeli olduğu için bir anda sunulacak bir paket olamıyor. Hayat kısmında daha yaratıcı olabiliyorsunuz. Bu sene, Hayat sigortalarına ağırlık verip yeni ürünler sunacağız" diye konuştu. Akbank'ın, sigorta ürünlerini satma konusunda işi olduğundan daha aktif sahiplendiğini belirten Egemen, eskiden sigorta şirketlerinin ürünlerin satılması için bankalara gittiğini, şimdi ise bankaların daha fazla ürün ister hale geldiğini ifade ederek, bankaların bu konuya yaklaşımlarında radikal değişim yaşandığını dile getirdi. Egemen, CitiBank'ın ve Akbank'ın AvivaSA ürünleri sattığını ifade ederek, "Onun dışında küçük ama kendi müşterisine daha konsantre olabilecek 4-5 tane alternatif bankayla görüşmelerimiz sürüyor" dedi. -EMEKLİ SAYISI ARTACAK- Önümüzdeki yıllarda gelir sigortalarının patlama yapacağını düşündüğünü, emekli sayılarının artmaya başlayacağını, şu anda emekli olanlara toplu para verildiğini, ancak, maaş isteyenlerin de olacağını kaydeden Egemen, bu maaşların nasıl verileceğinin hesabının yapılıp, tüm alternatiflerin ortaya çıkarılıp, paketlerin tüketiciye sunuluyor olması gerektiğini bildirdi. "Yasada da belli olan, 'ister toplu para, ister aylık, ister 3 ya da 6 aylık dönemler halinde maaş olarak ödenir diye bir şey biliyoruz'. Şu anda bunların nasıl yapılacağı belli değil. Detayların çıkması lazım" diyen Egemen, hayat sigortaları alanında birikimli hayat ürününün, yeniden dizayn edilip, yönetmeliğinin çıkmış olmasını önemli gelişme olarak niteledi. Bireysel emekliliğin 56 yaşı beklemeyi gerektirdiğini, 25 yaşındaki birine emeklilik ürününü anlatmakta zorluk yaşadıklarını ancak, birikimli hayat ürününde, 10 yıl prim ödendiği takdirde 56 yaşını beklemeye gerek kalmadığını belirterek, birikimli hayatın başka segmentte, başka bir ihtiyaca cevap veren bir ürün haline gelebileceğini ifade etti. Meral Egemen, şirket birleşmesi işlemlerini, 8 ay gibi kısa bir sürede başardıklarını belirterek, 2008 yılının başarılı bir yıl olduğunu ifade etti. AvivaSA Genel Müdürü Meral Egemen, "AvivaSA, bireysel emeklilik alanında 1,4 milyar TL'nin üzerinde fon büyüklüğüyle sektörde bu alanda birinci ve 282 bin 494 katılımcı ile üçüncü pozisyonda. Karlılık hedefinde de şirketin entegrasyon yatırımları nedeniyle kar hedefi yoktu ama konan hedefi biraz uzağında olmakla birlikte yakaladığımızı söyleyebiliriz. Biraz uzağına düşmemiz de krizden etkilenen banka kredilerinin yanında satılan hayat ürünlerinin planlanan ölçüde agresif satılmamasından kaynaklandı. 2008 yılında 2007'nin 4 katı ciro yaptık. 2009 yılında da 2008'in 4 katı ciro hedefi koyduk" diye konuştu. -2009 ZOR YIL- 2009 yılı için karamsar olmadığını kaydeden Egemen, şöyle konuştu: "2009'da fon büyüklüğünde 1,9 milyar TL'yi aşmayı ve 280 bin katılımcıdan, 350 bin civarında katılımcıya ulaşmayı hedefliyoruz. 2009'un zor geçeceğini herkes kabul ediyor. Bu yıl pek bir çıkış yok ancak, tünelin sonundaki ışık görünebilir. Onun için o ışığa doğru bir koşu yapmak gerekecek. En hızlı koşan kazanacak. Sanırım, ışığı yakalamak 2010 yılından sonra olacaktır. Bu sene maliyetini, çıkışlarını iyi yöneten, ürün yelpazesini doğru oturtan, daha başarılı olacaktır. 2010 ve 2011 yılları için, yani krizin etkilerini atlattığımız günlerden sonra ben çok pozitifim. Dünya ve Avrupa standartları ile karşılaştırıldığında, Türkiye'de gidilecek o kadar çok yer var ki, her attığımız adım bir katma değer yaratacaktır ve atacağımız çok adım var." Sektörde rekabetin de giderek arttığını dile getiren Egemen, aynı zamanda Türkiye'de sigortacılığa bakışın da çok hızlı değiştiğine dikkati çekti. "Bu 20 yıl önce bankacılıkta böyleydi. Herkes başka meslekleri isterdi. Onları olamayanlara en son alternatif, bankacılık kalırdı. Halbuki 80'li yılların ikinci yarısından itibaren, bankacılık parlayan bir yıldız oldu. Bence o zaman bankacılık için parlayan yıldız, şimdi, sigortacılık için parlayacak. Gazeteye iş ilanı verdiğimizde eskiden 300-500 kişi geldiğinde 'çok iyi' diyorduk. Şimdi 4-5 bin kişi başvuruyor. Krizin en alevli günlerinde bile 300 kişiyi işe aldık. Sigortacılıkta, ciddi kariyer fırsatları var." Halkın da sigortacılığa bakışında ciddi gelişme olduğunu belirten Egemen, şunları kaydetti: "2002'de bireysel emeklilik dediğimizde 'SSK mı?' deniliyordu ama bugün, bireysel emekliliği duymayan kimsenin kalmadığını görüyoruz. 70 milyonun hepsine ulaşmışız. Bunda, benim de şirketimin de payının çok olduğuna inanıyorum. 10 bin finansal danışman yetiştirmişiz bugüne kadar. Sırf bu danışmanların ulaştığı kişileri düşünsek 6-7 milyon kişiye dokunmuşuz demektir. Ancak, hayat sigortacılığı için hala gelişim alanının daha yüksek olduğunu düşünüyorum. Elementer taraf, daha iyi gelişti. Özellikle sağlık sigortaları ve kasko, farkındalığı, bilinirliği çok daha hızlı artırdı ama oradan yola çıkarak bir projeksiyon yaptığımızda, bizim için çok umutlu tablolar çıkıyor ortaya... 15 sene önce bir kişi, işe girdiğinde 'Sağlık sigortası veriyor musunuz?' diye sormak, aklına dahi gelmiyordu. Bugün sormuyor. Çünkü artık var."