Yazdır

FAKTORİNGÇİLERİN BURUK SEVİNCİ!

Tarih: 03 Ocak 2009 - 14:31

Global kriz hemen her kesimde küçülmelere neden olurken, faktoring sektörü 2008’in ilk dokuz ayında yüzde 43 büyüdü. Sektör temsilcileri, 2009 yılında da en az yüzde 15 büyüme hedefliyor...

BARIŞ BEKAR / [email protected] KRİZİ fırsata çevirme söylemi kabak tadı vermeye başladı değil mi? Ancak, sanki moral vermek için öylesine söylenen bu sözün geçerli olduğu sektörler de yok değil. Örnek mi? Faktoring... Evet, kelimenin tam anlamıyla puslu havayı seven faktoringciler, yılın ilk dokuz ayında yüzde 43 büyüme sağladı. Yılın son üç ayında bu büyüme hızının biraz düşmesi bekleniyor. Ancak yine de sektörün yüzde 45 civarında büyümesi bekleniyor. Faktoring Derneği’ne üye 45 şirketin 2008 yılının ilk 9 aylık bilançolarına bakıldığında, sektörün toplam cirosunun 21 milyar 129 milyon dolara çıktığı görülüyor. Bu da ciro bazında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 42.7 artışa karşılık geliyor. 9 aylık dönemde toplam cironun 18.1 milyar doları yurtiçinden, 2.8 milyar doları ise ihracat faktoringinden elde edildi. Bir önceki yılın aynı dönemine göre büyüme yurtiçi faktoring işlemlerinde yüzde 44.35, ihracat faktoringinde ise yüzde 27.89 oldu. Sektörün 2008 yılı geneli için ciro beklentisinin ise 32 milyar dolar olduğunu belirtelim. MALİYETLER ARTIYOR Aslında likidite darlığının banka maliyetleri üzerindeki baskısı, hem faktoring şirketlerine hem de müşterilerine olumsuz yansıdı. Maliyetler eskiye oranla arttı. Faktoring şirketler, eskiden yüzde 20 civarındaki oranlarla fon sağlayabiliyordu. Şimdi bu oran yüzde 30’lara çıktı. Her ne kadar dernek üyeleri kabul etmese de faktoring şirketlerinin eskiye oranla komisyon oranlarını artırdığı söyleniyor. Faktoringde gözle görülür önemli bir gelişme de çek vadelerinin uzaması. Sektör yetkililerine göre, çek vadelerinde yılın başından bu yana ötelemeler söz konusu. Önceleri ortalama 60 gün olan vadeler, son dönemlerde 120 hatta 180 güne kadar çıkmış. Ancak bazı şirketlerin uzun vadeli çek almadığı, alanların da yüksek komisyon talep ettikleri belirtiliyor. Bazı şirketler 60, bazıları da 90 günden uzun vadeli çekleri kabul etmiyor. Yine kriz öncesi alacak kalitesinde sorun olmayan şirketlere 180 güne kadar finansman sağlanıyordu. Şimdi bu süre 2-3 aya kadar inmiş durumda. Çünkü önünü göremeyen herkes kısa vadeli çalışmayı tercih ediyor. Faktoring Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Ataman, sektör olarak 2008 yılının 9 aylık döneminde ticaretin gelişmesi için önemli bir katkı sağladıklarını belirtiyor. Ataman, “Sektörümüz gerek ekonominin kayıt altına alınmasına yönelik katkıları, gerekse ticaret yapan şirketlerin fonlamasına verdiği destekle Türkiye ekonomisinde önemli bir noktaya geldi” diyor. Zafer Ataman’a göre, önümüzdeki dönemde özellikle KOBİ’lerin en önemli stratejik ortaklarından biri faktoring şirketleri olacak. Ataman, kaynak yaratabildikleri ölçüde reel sektörü desteklemeye ve yanında olmaya devam edeceklerini vurguluyor. YASAYLA YENİ BİR DÖNEM Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) finansal kiralama, faktoring ve finansman şirketleriyle ilgili hazırladığı taslağın 2009 yılında yasalaşması bekleniyor. Zafer Ataman, bu yasanın faktoring sektörü için yepyeni bir dönemin kapısını açacağına inanıyor: “Mali piyasalar ve bu piyasaların bir alt segmenti olan faktoring piyasasının etkin ve sağlıklı biçimde işleyebilmesi için hukuksal bir çerçeve oluşturulması çok önemli. Bu adımı, sektörün değişimi ve gelişimi için büyük bir heyecanla destekliyoruz. Ancak özelikle küresel rekabet ve reel sektörün finansmanı konusunda soru işaretleri var.” 2009 BEKLENTİLERİ Faktoring Derneği tarafından yapılan projeksiyonlarda, sektörün 2008 yılında 36 milyar dolar ciro elde edeceği, 2010’da ise 100 milyar dolara ulaşılabileceği öngörülüyordu. Ancak bu yıl rakamın 32 milyar dolarlarda kalması bekleniyor. Sektör, ilk 9 ayda yüzde 42 büyüme gösterse de yılın son üç ayında bir miktar duraksama yaşandığı tahmin ediliyor. Zafer Ataman, kriz nedeniyle 100 milyar dolar hedefinin de 2-3 yıl ertelenebileceğini düşünüyor. Türkiye’de faktoring sektörünün durumunu ve potansiyeli daha iyi değerlendirebilmek için, ekonomik verileri Türkiye’yle benzerlik gösteren İspanya’ya bakılabilir. Bu ülkedeki yıllık faktoring cirosunun 136 milyar dolar olduğunu hatırlatan Ataman, “2009 yılında yüzde 15 gibi bir büyüme bekliyoruz. Bu da 36-40 milyar dolar arasında ciroya karşılık geliyor. Sanıyorum 2012 yılında da 100 milyar dolara ulaşırız” diyor. Tekstil, faktoring sektörü için en önemli sektörlerden biri. Türkiye ihracatının yüzde 35’ini yapan tekstil, faktoring cirosunda en yüksek paya sahip sektör konumunda. Tekstili otomotiv yan sanayi, gıda, makine teçhizat, inşaat gibi sektörler izliyor... 2009 yılında toplam ciro içerisinde ihracat faktoringinin payının artması bekleniyor. Halen yüzde 20’lerde olan ihracat faktoringinde artma olacağı, yurtiçi faktoring işlemlerindeki büyüme hızının ise yavaşlayacağı tahmin ediliyor. GÖRÜŞ Zafer ATAMAN / Faktoring Derneği Başkanı “BDDK, sektörü disipline edecek” Likidite darlığı tüm sektörleri olumsuz etkiliyor. Çünkü kaynak herkes için çok önemli bir sorun. Krize rağmen faizler çok yüksek değil. Yurtiçi kaynak bulma konusunda da çok ciddi bir sorun yok. Yurtdışına ihracat azalsa bile bunun sonuçları 2009’un ilkbaharında görülür. Büyük şirketlere mal satan büyük şirketler işlerini büyütür. Her sektörde konsolidasyon ihtimali var. Bu işi maceraperest olarak yapanlar, işini büyütemeyenler, yeni özkaynak yaratamayanlar yok olacaklar. Faktoring cephesinde ise iki temel gerçek var. Biri yeni hazırlanan kanun. Bu çök önemli. Sektörü disipline edecek bir kanun hazırlanıyor. Kanunun içeriği sektörü uluslararası rekabete hazırlayacak nitelikte olursa iyi olur. Sektör kendi ayakları üzerinde durabilecek. İkinci önemli konu ise sektör BDDK’ya bağlanacak. Birlik oluşunca küçülmeler, elenmeler olacak. Kimlerin ayakta kalabileceğini zaman gösterecek. Ancak, hızı yavaşlasa da faktoringin büyümesi devam edecektir. GÖRÜŞ Galip GÜRSOY / Yapı Kredi Faktoring Genel Müdürü “Sektör hareketli günlere hazırlanıyor” Faktoring sektörü, Türkiye'de ve dünyada hızlı büyümeye devam ediyor. Yeni kanun ve düzenleme çalışmaları, bankacılıkla ilgili Basel II kriterleri gibi gelişmelerle hareketli günlere hazırlanıyoruz. Türkiye’de bankacılıktan sonra en yaygın finansman yöntemi olan faktoring, 2008’in ilk dokuz ayında yüzde 42.7 büyümeyle 21.1 milyar dolar ciroya ulaştı. Bu cironun 18.1 milyar doları yurtiçi işlemlerden, 2.8 milyar dolan ise ihracat faktoringinden elde edildi. 2007’yi yüzde 45 büyüme ve 28 milyar dolar ciroyla kapatan sektörün, bu yıl 32 milyar dolara ulaşacağını düşünüyoruz. Küresel kriz özellikle 2008’in son çeyreğine damgasını vurdu. Türk iş dünyası krizin etkilerinin 2009’da daha fazla hissedileceği endişesi taşıyor. Bu dönemde firmalarımız için alternatif finansman yöntemi olan faktoringin önemi daha da artıyor. Özellikle ihracatçı firmalarımızın küresel rekabet gücüne ulaşması, yeni pazarlar yaratması, risklerini sıfırlaması ve finansman ihtiyaçlarını anında karşılayabilmesi açısından faktoring sektörü çok önemli katkılar sağlayacaktır.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/faktoringcilerin-buruk-sevinci/254836