Türkiye, 1999’daki Marmara Depremi’nden sonra Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) ile tanıştı. DASK ile birlikte konutlarda deprem sigortası zorunlu hale getirildi. Ancak zorunlu olmasına rağmen konut sahiplerinin DASK’a fazla ilgi gösterdiği söylenemez. DASK’ın idarecisi Eureko Sigorta’nın genel müdürü Okan Utkueri’nin verdiği bilgiye göre, Türkiye’deki konut stoğunun sadece yüzde 22’si DASK poliçesine sahip. Yani Türkiye’deki yaklaşık 13 milyon toplam konuttan sadece 2.8 milyonuna zorunlu deprem sigortası poliçesi yaptırılmış. Bu oranı artırmak için geçen ay içinde zorunlu deprem tarife ve talimatlarında bazı değişiklikler yapıldı. Asgari prim tutarı 25 YTL olarak belirlenirken, bir konut için verilebilecek azami teminat tutarı 120 bin TL’den 140 bin TL'ye yükseltildi. Utkueri, yapılan değişiklikler içinde önemli bulduklarını şöyle sıralıyor: “Öncelikle metrekare sigorta bedellerimiz, enflasyon oranında revize edildi. Maksimum toplam sigorta teminatı, 120 bin liradan 140 bin liraya çıktı. Yeni olarak yenileme indirimi uygulaması başladı. Buna göre bir yıllık olarak yapılan poliçelenin vadesi geldiğinde yenileyenlerin ödeyeceği pirime yüzde 20 oranında indirim getirildi. Ayrıca apartman, site gibi en az sekiz konutun grup olarak yaptığı sigortalara uygulanan yüzde 10’luk indirim, yüzde 20’ye çıkarıldı.” Utkueri, yapılan bu değişikliklerin DASK’a olan ilgiyi artırmasını bekliyor. Özellikle poliçesini yenileyenlere yapılan yüzde 20’lik indirimin, bir kere yaptırdıktan sonra bir daha yenilemeyenleri teşvik edeceğini, gruplara yapılan prim indiriminin de iki kat artırılmasıyla birlikte DASK’a olan ilginin artacağını düşünüyor. Bu arada birkaç yıldır ara verilen tanıtım kampanyasına yeniden başlamış. Bu kampanya öncesinde bir algı araştırması da yapılmış. Bu araştırmaya katılanların yarısı DASK’ı bilmediğini ifade etmiş. Dolayısıyla “Bilmediği, tanımadığı bir şeyi satın almasını beklememek gerek” diyor, Utkueri. İşte yapılan bu tanıtım kampanyasının DASK’ın bilinirliliğine katkı yapması bekleniyor. Bu kampanya ile konut sahiplerine “DASK poliçesi yaptırmadığınız her an o riski kendiniz üstleniyorsunuz” denilecek. Bu da “Sallanmayın, bir an önce poliçinizi yaptırın, DASK güvencesi altına girin” measjıyla veriliyor. Gerek talimatname ve tarifede yapılan değişiklikler, gerekse yapılacak tanıtım kampanyasıyla poliçe sayısını artırmak hedefleniyor. Utkueri, halen 2.8 milyon adet olan poliçe sayısını 2009’da 3.5 milyona çıkarmayı, orta vade de ise 5-5.5 milyona ulaşmayı hedeflediklerini söylüyor. Yaşanan ekonomik krizin bu hedeflere ulaşma açısından bir sorun oluşturup oluşturmadığına ilişkin soruma ise Utkueri, şu yanıtı verdi: “Kriz, tanıtım kampanyası yaptığımız döneme geldi. Poliçe sayısında hala artış var. Kasım ayında poliçe sayısı yüzde 6 civarında arttı. Belki de kriz olmasaydı artış oranları daha fazla olacaktı. Kriz, tanıtım kampanyasının etkisini biraz azaltmış olabilir. Ama bunu kestirmek çok zor…”