Financial Times'a göre Çin, Rusya'nın en büyük dış ticaret partneri olarak Batı yaptırımlarını azaltmada önemli bir rol oynasa da, Çin ekonomisi küresel üretim merkezi rolünü kaybediyor ve bu durum, ülkenin tarihindeki en büyük yapısal dönüşümlerden birine yol açıyor.
Çin'in düşük ücret avantajını kaybetmesiyle birlikte, üretim Vietnam ve Endonezya gibi Güneydoğu Asya ülkelerine kayarken, HSBC Asya başekonomisti Frederik Neumann, Çin'in emek yoğun üretimdeki liderliğini geride bıraktığını belirtti.
Çin'deki artan ücretler ve genç işçilerin ağır işlere ilgi göstermemesi, fabrikaları otomasyona yönlendiriyor ve milyonlarca işçiyi işsiz bıraktı. 2011-2019 yılları arasında 4 milyon, 2019-2023 döneminde ise 3,4 milyon istihdam kaybı yaşandı; en büyük düşüş tekstil sektöründe oldu. Bu durum, Çin'in eski üretim modelinin hızla çözüldüğünü gösterdi.
Batılı ülkeler, Çin'e üretim kaybetmiş ancak hizmet sektörü ve iç tüketime dayalı ekonomilerle bu süreci az hasarla atlatmıştı. Ancak Çin için bu seçenek zor; yüksek teknolojili sektörler emek yoğun üretimin yerini alamayacak ve bu alanların istihdam kapasitesi sınırlı.
Çinli sanayi devleri, artan otomasyon talebini karşılıyor, ancak hızla yaşlanan nüfus ve iş gücü daralması bu dönüşümü zorunlu kılıyor. Çin yönetimi 2025 için yüzde 5 büyüme hedeflese de, uzmanlar gerçek tablonun daha karmaşık olduğunu belirtiyor. Pekin’in üreticilere verdiği sübvansiyonlar yatırım artışını desteklese de, resmi işsizlik oranı Şubat 2025'te yüzde 5,4'e çıkarak son bir yılın en yüksek seviyesine ulaştı.
ABD'den Çinli firmalara 'kara liste' darbesi
Çin'den çok uluslu şirketlere yatırım çağrısı
Çin'de yabancı yatırım alarmı: Düşüş sürüyor