Hürriyet Ülker'in İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği şikayet dilekçesine göre Ceyhun Ülker'e 2014'te yüksek tansiyon sorunuyla gittiği Yeditepe Üniversitesi'nde anjiyo yapılmış, 5 damarın yüzde 80-95 seviyesinde tıkalı olduğu belirtilerek, Bypass önerilmişti. Doğru hekim ve hastaneyi bulmak için gittiği farklı hastanelerde de tanı hep aynı söylenmişti.
2016'da televizyondan tanıdığı ve giderek de inandırıcı bulduğu İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay'ın çalıştığı özel hastaneye gitmiş, iddiaya göre herhangi bir tahlil veya ileri düzeyde görüntüleme yapılmadan, anjiyo raporlarına bakılmadan, Ülker'e kalp hastası değil şeker hastası olduğu, asıl sorunun yaşam biçiminden kaynaklandığı söylenmişti.
Prof. Dr. Karatay "Tüm ilaçlar iptal" diyerek bolca tuz kullanmasını tavsiye etmişti. 4 yıl boyunca uygulanan bu ve benzeri 'doğal' tedaviler sonrası Ülker'in böbrekleri iflas etmiş, nakille hayatta kalarak kalıcı engellilik hali oluşmuştu. Süreç içinde de kansere yakalanarak 8 Kasım 2024 günü hayatını kaybetmişti.
"MESLEKTEN MEN" DAVASINDA KARATAY HAKİM KARŞISINDA
Hürriyet Ülker savcılığa sunduğu şikayet dilekçesinde Prof. Dr. Canan Karatay'ın "meslekten men" edilmesini talep etmişti. Hürriyet Ülker, Kardiyoloji uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay'a, eşinin ölümüne yol açan tedavi süreci nedeniyle meslekten men edilmesi talebiyle dava açmıştı. İstanbul Anadolu 4. Tüketici Mahkemesi'ndeki davada bugün Canan Karatay'ın yargılanmasına devam edildi. Duruşmaya davalı Karatay katılırken taraf avukatları da mahkeme salonunda hazır bulundu.
CANAN KARATAY: BUNA ÇOCUK BİLE İNANMAZ
Duruşmadaki savunmasında davalı Prof. Dr. Canan Karatay, "Hastaneyi 2016'da gördüm. Muayene sırasında 3-4 sene çok iyi oldu. Bana teşekkür etti. Tuz önerdim diye suçlanıyorum. Vücut tuzsuz olduğu için tansiyonu yükseliyordu. Şeker hastasıydı, sigara ve alkol kullanıyordu. Değerleri düzelince yine alkola başladı. Sonra bana hiç gelmedi. 4 sene görmediğim bir hasta yüzünden suçlanıyorum. Buna çocuk bile inanmaz" dedi.
"RİSK FAKTÖRLERİ BENİM SAYEMDE DÜZELDİ"
"İnsan vücudu bir okyanustur" sözleriyle savunmasını sürdüren Karatay, "Bir tek tuzla beni suçlamak kadar mantıksız bir durum olamaz. Hastaya Karatay beslenme kriterleri önerildi, alkolü bırakması ve meyveyi kesmesi önerildi. Hastaya 2016 yılına kadar şeker hastası olduğu söylenmemiş. 2005'te kayıtlarında glik asit yüksekliği vardı, benim tedavilerim sonucu düştü. Kalbinde de çarpıntısı vardı. Kalbi durmak üzereydi. Karaciğer enzimleri 79'du 17 oldu. Risk faktörleri benim tedavilerim sayesinde düzeldi. Ben haberlerden duyduğum kadarıyla ölüm sebebinin kanamadan olduğunu öğrendim" dedi.
"KENDİ İSTEĞİYLE BU YÖNTEMLERİ UYGULADI"
Davalı Canan Karatay'ın avukatı "Karşı taraf kendi rızasıyla pek çok hekim By Pass olması gerektiğini söylemişken müvekkilimin davalının yaşam tarzına yönelik görüşlerine ve önerilerine uymayı tercih etmiştir. Tanı ve teşhisi koyan davalı değildir" şeklinde konuştu.
"HASTA ALKOLİK DEĞİLDİ"
Davacı Hürriyet Ülker'in avukatı ise "Hastane ve hekim bir bütün olarak ele alınır. Davalının bahsettiği yöntemler bilimsel kılavuza uygun değildir. Kalp hastası birine bu şekilde yöntemler uygulanması ne kadar doğru tartışılır. Ayrıca davalı cevap dilekçesinde de beyan ettiği üzere modern tıp yöntemlerini ele alarak hastayı bir bütün olarak değerlendirdiğini söylemiştir. Müvekkilimiz alkolik değildir ve alkol kullanımına ilişkin de bir tedavi yöntemi önerilmemiştir, böyle bir tespit de yoktur" dedi. Duruşma sonu mahkeme, eksiklerin giderilmesi adına davayı erteledi.
Canan Karatay da önermişti: Diz ağrılarını hafifleten doğal mucize!
Canan Karatay o besinle ilgili tartışmalara son noktayı koydu!
Canan Karatay'ın listesi: İşte dünyanın en sağlıklı besini...