FINANSINGUNDEMI.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Petrol piyasası eskisi gibi değil ve dünyanın en büyük emtia üreticilerinden ikisi bunun baskısını hissediyor.
Petrol fiyatları, dünyanın en büyük petrol ithalatçısı olan Çin'in uzun süreli bir ekonomik gerileme içinde olması nedeniyle bu yıl düştü. ABD'nin son 15 yılda petrol üretimindeki önemli bir artış gerçekleştirmesi de fiyatları düşük tuttu.
Gayrisafi yurtiçi hasılalarını sırasıyla %40 ve %20 gibi oranlarla enerjiye dayandıran Suudi Arabistan ve Rusya, ekonomilerini sektörden uzaklaştırmaya çalışıyor.
Insider’ın haberine göre strateji danışmanlık firması The Geopolitical Business’ın Kurucusu Abishur Prakash iki ülkenin değişimle birlikte on yıllarca sürdürülebilecek yeni ekonomik motorlar yaratmaya uğraştığını söyledi.
Prakash, “Gerçek şu ki, Orta Doğu'nun petrol arzı jeopolitiğin tam merkezinde. İsrail ile İran arasında potansiyel gerilim, ki bu giderek daha muhtemel hale geliyor, bölgenin enerji ekosistemini de içine çekecektir” dedi.
Ancak bu yıl piyasalar Orta Doğu’daki çatışmalardan kaynaklanan arz endişelerini büyük ölçüde görmezden geldi. Baş stratejiste göre mevcut tablo, bölgesel sorunların fiyatları yükselttiği bilindik şablondan bir kopuşu işaret ediyor.
Petrolden uzaklaşılıyor
Suudi Arabistan ve Rusya, ABD'den sonra dünyanın en büyük ikinci petrol üreticisi olarak öne çıkıyor. Geçen yıl, her biri dünya petrol arzının %11'ini oluşturuyordu.
Suudi Arabistan ve Rusya hâlâ dünyanın en büyük petrol ihracatçıları arasında olsa da 2023'te rekor petrol sevkiyatı yapan ABD, pazar payı için güçlü bir rakip haline geliyor.
2016 yılında Suudi Arabistan, petrole bağımlı ekonomisini daha çeşitlendirilmiş bir ekonomiye dönüştürmeyi hedefleyen, turizm ve sporu büyümenin temel direkleri olarak gösteren, Vizyon 2030 planı başlattı.
Son zamanlarda, Suudiler düşük petrol fiyatlarından bıktıklarının sinyallerini de veriyor. Financial Times'ın eylül ayı sonlarında paylaştığı bir makaleye göre, Suudiler varil başına 100 dolarlık fiyat hedeflerinden artık vazgeçiyor ve petrol üretimini artırmaya da hazırlar.
Bu, Suudi Arabistan'ın üretimi kısıtlayarak daha yüksek kâr marjları hedeflemek yerine daha büyük bir pazar payını kapmak istediği anlamına geliyor.
Rusya da petrol ihracatına aşırı bağımlı ekonomisinden kurtulma arzusunu dile getiriyor.
Rusya Maliye Bakanı Anton Siluanov, bu ayın başlarında RT Televizyonu'nun Arapça servisine verdiği demeçte, "İç ekonomimizi canlandırmak için değişken gelirin payını azaltmaya ve Rusya'nın petrol ve doğalgaza olan bağımlılığını düşürmeye doğru ilerliyoruz" dedi.
Rusya'nın bunun yerine iç ekonomisini canlandırmayı hedefleyeceğini söyledi. Ancak bunun nasıl yapılacağını belirtmedi.
Batı ülkelerinin yaptırımlarıyla baş etmeye çalışan Rusya halihazırda ticaretini doğuya doğru kaydırıyor. Suudi Arabistan da elektrikli araçların benimsenmesi sürecinde Çin’in ve Batılı ülkelerin gerisinde kalan gelişmekte olan ülkelere daha fazla petrol satmak istiyor.
Uluslararası Enerji Ajansı'nın haziran ayında yayınladığı bir rapora göre, dünya petrol tüketiminin 2023'te günde 101,7 milyon varilden 2030'a kadar günde 105,6 milyon varile yükselmesi öngörülüyor. Asya'nın gelişmekte olan ekonomilerinin on yılın geri kalanında küresel petrol talebini artıracağı tahmin ediliyor.
Rus varlıklarıyla Ukrayna'ya 35 milyar euroluk kredi
BM: İsrail saldırılarıyla Gazze 70 yıl geriye gitti
Putin: Uluslararası ödemelerde yerli para birimleri jeopolitik riskleri azalttı