Yazdır
FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
İş dünyasında herhangi bir yönetici için en büyük zorluklardan biri kötü bir insan intibası bırakmadan çalışanların hatalarından nasıl sorumlu tutulabileceğinin yolunu bulmaktır. CNBC’nin haberine göre liderlik uzmanı ve ünlü yazar Michael Timms bu gibi durumlarda ardı arkası kesilmeyen suçlamaların yalnızca zaman kaybettiren bir strateji olacağını belirtiyor.
Timms’e göre çalışanlarla olumlu ilişkileri sürdürürken bir taraftan da düşük performansı dile getirmenin sırrı yöneticilerin öncelikle kendi hatalarını kabul etmesi. Zira bu sayede başkalarının da aynı şeyleri yapabilmesi için ilham vermeniz mümkün. Timms ocak ayında gerçekleştirdiği bir TED konuşmasında bu stratejiyi ‘hesap verebilirlik modeli olmak” olarak tanımlıyor.
Yönetici danışmanlığı firması Avail Leadership’in kurucusu olan Timms, kendisi de dahil olmak üzere birçok liderin aynı tuzağa sık sık düştüğünü belirtiyor: “Bir sorun içerisinde kendi rolümü düşünmeden diğer insanları suçlamak.”
Timms yönetici ekiplerine öğrettiği en temel şeyin şu olduğunu söyledi, “Kendiniz model olmadan başkalarına hesap vermeleri konusunda ilham veremezsiniz.”
Liderlik uzmanı daha önce danışmanlık yaptığı bir inşaat şirketinden örnek verdi. Zira Timms söz konusu firmada gerçekleştirilen toplantıların kısa bir süre sonra çalışanların birbirlerini suçladığı bir kısırdöngüye dönüştüğünü ve uygulanabilir bir çözüm sunmaktan çok uzakta kalındığını belirtiyor. Liderlik uzmanı bu tablonun iş arkadaşları arasında güvensizliğe sebep olduğunu ve hataların sürekli olarak tekrar edildiğini söyledi.
Timms’in tavsiyesine uyan genel müdür bir sonraki toplantıda ise şirketin yaşadığı sorunlardaki kendi katkılarını aktardı ve hatalar konusunda bireysel sorumluluk alarak toplantıya başladı. Bu aynı zamanda diğer çalışan hatalarını kabul etmeleri için ilham verdi.
Liderlik uzmanı, “Toplantıdaki ruh hali anında değişti. Başkalarını sorumlu tutmadan önce kendi sorumluluklarınızı kabul ettiğinizi görmeleri gerekiyor” açıklamasında bulundu.
Timss bir diğer örnekte ise kendi ailesinden bahsetti. Önemli etkinliklere katılmadan önce kendisi ve eşi hazır olmasına rağmen üç kızının bir türlü evden çıkmaya hazır olamadığını belirtiyor. Üstelik Timms, etkinliğin çok öncesinde kızlarına hazırlanmaları için uyarıda bulunsa da durumun değişmediğini sözlerine ekliyor.
Liderlik uzmanı kontrolü kaybetmeye ramak kala kızlarını suçlamadan önce duraksadığını ve sorunun ortaya çıkışı ve çözümü için kendi sorumluluğunu da ortaya koyması gerektiğinin farkına vardığını belirtiyor:
“Her yere büyük saatler koydum ve etkinliğin programını evin ortak bir alanına astım. Ne oldu dersiniz? Bu gerçekten de işe yaradı. Hâlâ evden çıkma konusunda mükemmel değiliz. Ama eskisine göre çok daha iyi durumdayız.”
3 güçlü liderlik alışkanlığı
Timms, diğer insanların nezdinde kötü biri olmadan çalışanların performansını iyileştirmeye yardımcı olmak için üç basit ama "güçlü" alışkanlığın benimsenmesini öneriyor:
"Birinci alışkanlık: Suçlama. İkinci alışkanlık: Aynaya bak. Üçüncü alışkanlık: Çözümü tasarla."
Timms'e göre, bu alışkanlıkları edinmek "diğer insanların davranışları üzerinde neredeyse sihirli bir etkiye sahip". Liderlik uzmanı bu yöntemi uygulayanlar için, "Daha iyi sonuçlar alırsınız. Ancak bu sadece CEO'lar ve yöneticiler için değil. Hepimiz başkalarının daha iyi olmasına yardımcı olmaya çalışıyoruz, değil mi? Bir ebeveyn, bir iş arkadaşı veya bir gönüllü olarak” ifadelerine yer verdi.
Liderlik uzmanı insanların moralinde kalıcı bir hasar yaratmadan daha yüksek performans elde etmek isteyenler için bu 3 alışkanlığın önemli bir ders olduğunu söyledi. Zira gerçek liderler sorumluluğu başkalarına yöneltmeye odaklandığında bu diğer insanların “hesap verme” sorumluluğunu öldürüyor. Temel sorunların göz ardı edildiği zehirli bir atmosfer yaratılıyor.
Timms, “Suçlama kültüründe insanlar sorunlarını gizler veya parmaklarını başka insanlara doğrultur. Yaptıkları için suçlanacağını düşünen kimse sorumluluk almaz. Suçlamak ekip çalışmasını, problem çözme yeteneğini, öğrenmeyi ve inisiyatif almayı yok eder” dedi.
Z kuşağının miras beklentisi suya düşebilir
Ekonomistlerden enflasyon değerlendirmesi! Faiz indirimi için kapı aralandı mı?
Kalp krizinin sinsi belirtileri ortaya çıktı!