FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Avrupa’da giderek daha sık uygulanan dört gün çalışma haftası modelinin başarılı olması için bazı unsurların yerine gelmesi gerekiyor.
Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, Avrupa'da dört günlük çalışma haftası için artan bir ilgi var. İzlanda ve İngiltere gibi ülkelerdeki pilot uygulamalardan elde edilen ilk sonuçlar, çalışanların kendilerini iyi dinlenmiş, daha az stresli ve bir gün daha az çalışabilirlerse daha iyi bir iş-yaşam dengesine sahip olduklarını düşündüklerini gösteriyor.
100-80-100 kuralı
Fortune’dan Alex Ledsom’ın haberine göre, yine de bu değişimin gerçek bir idari taahhüt gerektirdiği, bazı sektörler için diğerlerinden çok daha kolay olduğu ve sağlam bir ulusal politika ile teşvik edilmesi gerektiği de açıkça görülüyor.
Başarılı pilot uygulamalar ‘100-80-100’ kuralını takip ediyor. Buna göre çalışanlar maaşlarının yüzde 100'ü için zamanın yüzde 80’inde yüzde 100 oranında üretken kalıyor. Çalışanlar aynı miktarda işi etkili bir şekilde ancak daha kısa sürede gerçekleştiriyor ve en önemlisi, birçok kuruluş bu uygulamanın üretkenlik ve gelir üzerinde olumsuz bir etki yaratmadığını düşünüyor.
Ancak çalışanlar 40 saatlik işi sadece dört güne sıkıştırmaya çalıştıklarında sonuçlar o kadar başarılı olmuyor. Gallup 2022 anketi gibi bağımsız çalışmaların sonucu, bu yaklaşımın tükenmişliğin artmasına yol açtığını gösteriyor.
İngiltere'nin en büyük süpermarketlerinden biri olan Asda, personelin aynı ücret karşılığında beş gün yerine dört gün boyunca 44 saat çalışması için yaptığı denemeyi, özellikle toplu taşımayı kullanıyorlarsa veya bakım sorumlulukları varsa, 11 saatlik vardiyaları çok zorlayıcı buldukları için sonlandırdı.
Sektörel bazda değişiklik ve ulusal politika
Uygulamanın başarsının sektörlere bağlı olarak değişkenlik gösterdiği de görülüyor. Endüstriyel şirketler, çalışanlara daha kısa vardiyalar vermek için artan teknolojiyle donatılsa da hizmet sektöründe işler daha karmaşık olabiliyor. Aynı şey, büyük personel sıkıntısı olan endüstrilerde de geçerli. Ayrıca, personeli daha üretken hale getirmek için yapay zekayı kullanabilen işlerin aynı ücret karşılığında daha kısa çalışma haftaları uygulama olasılığı da daha yüksek oluyor.
İngiltere'deki South Cambridgeshire Council gibi bazı kuruluşlar, denemelerden sonra daha kısa çalışma haftası uygulamasını koruyor çünkü bunun kendilerini potansiyel çalışanlar için daha çekici hale getirdiğine inanıyorlar.
Ulusal politikanın da dört günlük çalışma haftasına geçişte büyük bir rol oynadığı görülüyor. İzlanda örneğinde, ülke iş gücünün yüzde 86'sı artık daha az saat çalışıyor veya bunu yapma seçeneğine sahipler çünkü sendikalar, 2021'de denemeler bittikten sonra çalışma saatlerini yeniden müzakere etme kararı almıştı.
İzin günü sorunu
Fransa'da daha kısa bir çalışma haftasının, ulusal borcu hafifletmek için tatsız bir emeklilik reformunun geçirilmesine yardımcı olabileceği öne sürülüyor. Fransızların daha kısa bir çalışma haftasına sahip olurlarsa daha ileri yaşlara kadar çalışmaya teşvik edilip edilemeyecekleri tartışılıyor.
Vatandaşlarına aynı maaşla haftada dört veya beş gün çalışmak isteyip istemediklerine karar verme hakkını yasalaştıran ilk AB ülkesi olan Belçika'da yapılan bir anket, nüfusun yüzde 47,8’ine denk gelen 20 ila 30 yaş arasındakiler arasında popüler olduğunu ve şirketler karmaşık idari sorunları çözebilirse bundan sonra daha da popüler hale gelebileceğini bulguluyor.
İzin günü ise özünde yasal ve idari olarak büyük bir yük kabul ediliyor. Bir çalışanın hangi gün izin alacağına kim karar veriyor ve herkes Cuma günü izin isterse ne olacak? Ya resmi tatil bir izin gününe denk gelirse? Ve süreç yarı zamanlı, geçici veya kıdemli yöneticiler için nasıl farklılaşacak?
1800'lerde haftada 100 saat çalışan çalışanlar, çoğu çalışanın artık sadece 35 ila 40 saat çalışacağını asla hayal etmemiş olabilir, değişimin neden de bu; ancak değişimin yavaş bir şekilde yaşandığı gözleniyor.
Daha olası olan, önce diğer esnek çalışma seçeneklerine kademeli bir geçiş gibi gözüküyor. İngiltere'de Kasım ayında başlayacak yeni bir deneme, içeriğinde dokuz günlük iki haftalık çalışma modeli veya işe daha erken veya daha geç başlama ve ayrılma gibi düzenlemeleri de barındıran daha kısa bir çalışma haftası modeline dayanıyor.
Almanya'da da haftada dört gün çalışma denenecek
Haftada dört gün çalışma geliyor! İlk yasal adım
Şirketler haftada dört gün çalışma sisteminden memnun
Çalışanlar ve CEO’lar dört gün çalışma haftasını görüşüyor
Belçika'da dört gün mesai yasalaştı