Yazdır
FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Y kuşağı üyeleri hayatları boyunca dünya çapındaki birçok değişime tanık oldu. Kabaca 1980 ve 2000 arası doğan nesli ifade eden bu kuşağın finansal açıdan huzursuz olmalarınınsa birden çok sebebi bulunuyor. BCV Magazine’in haberinde Y kuşağının finansal sorunlarının temel sebeplerine dikkat çekildi. Haberde Y kuşağı üyelerinin sıkıntı çektiği 17 temel sorun derleniyor:
Durgun maaş artışları
Reel çalışan ücretleri enflasyonun hesaba katılması sonucu çalışan ücretlerinin asıl değerinin hesaplanması olarak bilinir. Pew Araştırma Merkezi verilerine göre günümüzün ortalama reel ücretleri 40 yıl önceki satın alma gücüyle yaklaşık olarak aynı. Bu aynı zamanda, birçok kişi için maaşlardaki artışın yaşam maliyetinin artışına ayak uyduramadığı anlamına geliyor.
Değişen istihdam piyasası
Yüksek yaşam maliyeti nedeniyle, birçok y kuşağı mensubu ek işler veya yarı zamanlı işler yapmak zorunda kaldı. Bu, gig ekonomisi olarak da bilinir. Ancak ne yazık ki, bu ek işler nadiren sosyal güvence verir. Bu da sağlık sigortası veya emeklilik hedefleri gibi ek faydalardan yararlanılamadığı anlamına gelir.
Artan sağlık maliyetleri
Son on yıllarda, sağlık maliyetleri önemli ölçüde arttı. Özel sigorta primlerinin maliyetleri dünyanın dört bir yanında yükseldi. Sonuç olarak, birçok Y kuşağı mensubu ihtiyaç duydukları tedavileri veya bakımları ertelemek zorunda kalıyor. Bu da hastalık belirtilerinin veya sağlık durumlarının kötüleşmesi nedeniyle ileride daha yüksek maliyetlere yol açabilir.
Yükselen eğitim maliyetleri
Üniversite eğitiminin maliyeti son on yıllarda önemli ölçüde arttı ve gençleri iş hayatına girmeden önce borç yükü altına itti. LendingTree araştırması Y kuşağının doğduğu dönem ile üniversiteye kayıt oldukları dönem arasında "öğrenim ücretlerinin %213 artarak bugünkü yıllık 9.970 dolar maliyetine ulaştığını" söylüyor.
Ertelenen hedefler
Y kuşağı evlenme, ev sahibi olma ve çocuk sahibi olma gibi kilometre taşlarını önceki nesillere göre daha geç yaşıyor ve bu kısmen yaşadıkları mali sıkıntılar nedeniyle. Şu an için bu kilometre taşlarını ertelemek faydalı olabilirken, birçok kişi bu gecikmelerin uzun vadeli mali geleceklerine zarar vereceğini söylüyor.
Artan yaşam tarzı maliyetleri
Y kuşağı, sosyal medyayı yaratan ve bugünkü dev haline getiren nesildi. Hayatlarımızı bu derece paylaşmanın getirdiği sürekli karşılaştırma kültürü, özellikle tüketim malları söz konusu olduğunda, daha dürtüsel harcama alışkanlıklarına yol açıyor.
Kredi kartı borçları
Aylık gelirlerindeki boşlukları kapatmak için sıklıkla kullanılan kredi kartları, birçok Y kuşağı mensubunu yüksek kredi kartı borçlarıyla karşı karşıya bırakıyor. Yüksek faiz oranları borcun ödenmesini zorlaştırıyor ve bu da kredi puanları üzerinde olumsuz bir etki yaratıyor. CNBC’de yer alan bir araştırma ABD’deki ortalama bir Y kuşağı üyesinin 4.322 dolar kredi kartı borcu olduğunu gösteriyor.
Küresel Finans Krizi’nin etkileri
Birçok Y kuşağı mensubu, 2008 Küresel Finans Krizi sırasında veya hemen sonrasında iş gücüne girdi. O zamandan beri, daha düşük gelir potansiyeli, kariyerlerinde daha yavaş ilerleme ve daha az fırsatla mücadele ediyorlar. Ayrıca, Y kuşağı üyeleri kriz sırasındaki birikimleri üzerinden risk almadıkları için daha az yatırım getirisine sahipler.
Finansal okur-yazarlık eksikliği
Y kuşağı, finansal okur-yazarlık eğitiminde büyük bir boşlukla karşı karşıya kaldı. Bu da daha az bilinçli finansal kararlar almalarına sebep oluyor. Dolayısıyla kötü yatırımlar yapma, yeterince tasarruf etmeme ve diğer nesillere göre daha büyük borçlara girme olasılıkları daha yüksek.
Emekliliğe hazırlıklı olmama
Geçmişin emeklilik yatırım planlarına günümüzde çok nadir rastlanıyor ve çoğu Y kuşağı mensubu önceden kabul ettikleri katkı planlarına güvenmek zorunda. Bu emeklilik yatırım planları daha fazla yönetim gerektirir ve emeklilikte iyi bir gelir sağlama olasılığı daha düşüktür. Bunun üzerine, yüksek yaşam maliyeti ve düşük getiriler de emeklilik için tasarruf yapmayı zorlaştırıyor.
Büyük borçlar
Üniversite veya daha ileri derecede eğitime sahip Amerikalı Y kuşağı mensuplarının yaklaşık 30.000 dolar öğrenci kredisi borcu bulunuyor. Bu borçlar, mali kararlarını ve yaşam kalitelerini de önemli ölçüde etkiliyor. Y kuşağı üyeleri genellikle borçlarını ödemek için tasarruf yapmayı veya yatırım yapmayı erteliyorlar.
Sınırlı tasarruflar
Y kuşağı genel olarak önceki nesillere kıyasla her ay daha az tasarruf ediyor ve çoğu maaştan maaşa yaşıyor. Öğrenci kredisi ve kredi kartı borçları, düşük çalışan ücretleri ve yüksek yaşam maliyetleri hep birlikte Y kuşağı üyelerini zorluyor. Bu onları sadece finansal açıdan daha güvensiz hale getirmekle kalmıyor, aynı zamanda yatırım gelirlerinden de yararlanmalarını engelliyor.
Artan konut fiyatları
Ev fiyatları ve kiralar, özellikle şehirlerde bu nesil için çalışan ücretlerinden çok daha hızlı yükseldi. Birçok Y kuşağı üyesi için artan konut fiyatları ilk evlerini satın alamayacakları anlamına geliyor. Tüm bunlara rağmen, Fortune’un haberi Y kuşağı "son birkaç yıl içinde mortgage’la satın alınan evlerin %60'ını oluşturduğunu" söylüyor.
Artan çocuk bakım maliyetleri
Çocuk bakım maliyetleri de son yıllarda arttı ve genellikle aile bütçesinin önemli bir kısmını oluşturur hale geldi. ABD’nin bazı bölgelerinde çocuk bakımının maliyeti konut maliyetinden daha yüksek. Bu tablo Y kuşağının pandemi sonrasında işlerine geri dönüp dönmemesi konusunda zor bir karar vermelerine neden oluyor. Bu da kariyer hayatlarını ve yaşam tarzlarını etkiliyor.
Teknolojinin etkisi
Teknoloji, Y kuşağının hayatlarını hemen hemen her şekilde etkiledi. Buna mali durumları da dahil. Bankacılık uygulamaları onlara harcamalar ve bütçeleme konusunda görünürlük sağladı. Ancak dijital dünyanın dezavantajları da vardı. Örneğin internet alışverişleri Y kuşağı üyelerinin dürtüsel nedenlerle daha fazla harcama yapmasına yol açtı.
Ekonomik eşitsizlik
Dünyada en zenginlerle en fakirler arasındaki fark son zamanlarda daha da açıldı. Bu da birçok Y kuşağı mensubunun uzun vadeli mali hedeflerine ulaşmakta zorlandığı anlamına geliyor. Ayrıca, Y kuşağının miras veya yatırımlarını başlatmalarına yardımcı olacak aile desteğinden faydalanma olasılıkları daha düşük.
Küresel istihdam piyasası
Seyahatler ve uzaktan çalışma artık her zamankinden daha erişilebilir hale geldikçe, yüksek maaşlı işler için çok daha fazla rekabet ortaya çıktı. Küresel hale gelen istihdam piyasası aynı zamanda ücretlerin düşmesine ve çalışanların daha az iş güvenliğine sahip olmasına neden oluyor. Zira her pozisyon için daha büyük bir nitelikli aday havuzu bulunuyor.
Cüzdanınıza dikkat ederken ruh sağlığınızdan olmayın
Z kuşağı, Y kuşağına göre ekonomik açıdan daha zor durumda
Y kuşağı ve baby boomer’lar Z kuşağının geleceğini çalıyor