Yazdır
FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
CEO’ların piyasalara ve ekonomiye dair beklentileri, geleceğe dair önemli veriler sunuyor; özellikle de yatırımcılar için.
Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, yüzyılda bir görülen Kovid-19 salgını vurduğunda, merkez bankaları piyasaya likidite akıtarak karşılık verirken hükümetler ekonomik çöküşü engellemek için topyekün bir çaba harcadı.
Karamsarlıktan iyimserliğe
Fortune’dan Robert Stevens’ın haberine göre, 2020'den bu yana Fortune ve Deloitte, CEO duyarlılığını anlamak için bir anket üzerinde işbirliği yapıyor. Üst düzey yöneticilerin karşılaştığı zorlukları izlemek için Ocak 2022'de Fortune 500, Fortune Global 500 CEO'larına ve diğer seçkin yöneticilere dünya ekonomisinin geleceği hakkında ne hissettiklerini sormaya başladı.
Her ne kadar bu soru ilk sorulduğunda CEO'lar ilk başta güvenlerini dile getirmiş olsalar da, çokuluslu şirketlerde zamanla bir karamsarlık hakim oldu. Ekim 2023'te yapılan önceki ankette, CEO'ların en az yüzde 48’i gelecek yıl koşulların kötüleşeceğine inanıyordu; bu, son 12 ayın en kasvetli katılımıydı.
Ancak pek çok kişinin beklediği ‘sert iniş’ hiçbir zaman gerçekleşmedi. ABD, güçlü büyümeyle emsallerinin çoğuna liderlik etti ve en son veriler, dünyanın en büyük şirketlerini yöneten birçok yöneticinin artık küresel ekonominin geleceği konusunda olumlu duygulara sahip olduğunu gösteriyor.
Büyük resim
Ankete katılan CEO'ların dörtte birinden fazlası iyimserlik sunuyor; bu, son 12 aydaki açık ara en yüksek rakam. Bu arada, yelpazenin düşüş eğiliminde olan tarafında ise oranın yarı yarıya azaldığı gözleniyor. Bu fikrin değişmesi, muhtemelen merkez bankalarının sıkılaştırma politikasını tamamlayacağı ve faiz oranlarının yakında tekrar düşeceği beklentileri sayesinde gerçekleşiyor.
Öne çıkan veriler
CEO'ların yüzde 27'si küresel ekonominin önümüzdeki 12 aydaki geleceği konusunda iyimser. Bu, yalnızca yüzde 7'nin olumlu hissettiği son anketten bu yana tam 20 puanlık bir artışa karşılık geliyor.
CEO'ların yüzde 24'ü karamsar; bu, daha önceki yüzde 47'ye göre keskin bir gelişmeye işaret ediyor. Üstelik bu sefer kimse ‘çok kötümser’ diye cevap vermiyor.
CEO'ların yüzde 22'si, kendi şirketlerinin gidişatı hakkında bundan daha olumlu olamazdı; bu, önceki verinin iki katından biraz daha fazlasına karşılık geliyor.
CEO'ların yüzde 76'sı faiz oranlarının Eylül ayı sonuna kadar düşmesini bekliyor. Ancak finans piyasaları Haziran ayında olası bir ilk kesintiyi fiyatlandırmasına rağmen, yalnızca yüzde 28'i ikinci çeyrekte bir hamle bekliyor.
CEO'ların yüzde 56'sı, şirketlerinin üretken yapay zekayı şirketlerini daha verimli hale getirmek için kullandığını söylüyor; bu oran önceki ankette yüzde 39 civarında seyrediyordu.
Ekonomiye güven
CEO'lar küresel ekonomiye daha fazla güvenmenin yanı sıra, kendi şirketlerinin geleceği konusunda da daha güvende hissediyor. ‘Çok iyimser’ diyenlerin yüzdesi Ekim 2023'teki yüzde 10 seviyesinden iki kattan fazla artarak yüzde 22'ye çıkmış durumda.
Gelecek 12 ay küresel ekonomiye bakış
Enflasyon korkuları daha da azaldı ve CEO'ların enflasyonu en önemli üç kaygısından biri olarak belirtme oranı daha önceki yüzde 51 seviyesinden mevcut ankette yüzde 27'ye geriledi. Bu düşüşün, enflasyonun yapışkan kalmasına, Fed'in zafer ilan etmesini engellemesine ve onu izle ve bekle duruşunda bırakmasına rağmen gelmesi önemli.
Finansal istikrarsızlığa ilişkin riskler de kurumsal liderlerin gözünde azalmış durumda. CEO'ların yalnızca yüzde 27'si bunu iş stratejilerinde büyük bir aksaklık olarak tanımlıyor; önceki ankette bu oran yüzde 38 civarında seyrediyordu.
Güç mücadeleleri
Yanıtlara hakim olan ana endişe, bölgesel anlaşmazlıkların iş dünyasını etkileme potansiyeli etrafında dönüyor. Orta Doğu’daki çatışmaların ardından bu pek de şaşırtıcı değil; bölgedeki istikrarsızlık son zamanlarda kritik Süveyş Kanalı nakliye rotası boyunca mal akışını da kesintiye uğratmış durumda.
Veriler, CEO'ların yüzde 65'inin, jeopolitik kaygıların önümüzdeki 12 ay içinde karşılaşmayı bekledikleri en önemli üç sorundan biri olduğunu düşündüğünü gösteriyor; bu oran son anketteki yüzde 51'den belirgin şekilde yüksek bir oran olarak öne çıkıyor.
CEO’ların en önemli 3 kaygısı
Ayrıntılar sorulduğunda birkaç CEO, Kasım ayındaki ABD seçimleriyle ilgili endişelerini dile getiriyor. Seçilmesi durumunda Donald Trump'ın asgari ithalat tarifelerini şu anda yaklaşık yüzde 2 seviyesinden yüzde 10'a çıkarma planı, yakın müttefiklerle bile ticari gerilimleri daha da kötüleştirebilir ve enflasyonu yeniden alevlendirebilir.
CEO'lar ayrıca çalışan bağlılığı ve yanlış bilgilendirme gibi daha geniş güven sorunları konusunda da giderek daha fazla endişe duyuyor. Bu kategoride son üç ankete verilen yanıtlarda istikrarlı bir artış görülüyor ve geçen Ocak ayına göre iki katına çıkarak yüzde 25 oranında seyrediyor.
Şirketler yapay zekaya ısınıyor
Teknolojinin en yeni trendi olan yapay zeka, Fortune 500 şirketlerinin yönetim kurullarında coşkulu bir destek görüyor. Gelecek yıl işlerini etkileyebilecek ‘bir sonraki büyük şey’in ne olduğu sorulduğunda, CEO'ların büyük bir kısmı, ABD seçimleri gibi diğer yaygın yanıtlara kıyasla, üretkenliği artıran yapay zeka teknolojisini gösteriyor.
Aslında veriler, yapay zekanın benimsenmesinin sadece hızlandığını gösteriyor. CEO'lar, önceki anketle karşılaştırıldığında ankete katılan dokuz alandan sekizinde kullanım alanlarının arttığını bildiriyor.
Şirketler üretken yapay zekayı nasıl kullanıyor?
Manuel görevleri otomatikleştiren ve verimliliği artıran araçlar, özellikle yüksek büyüme alanları olarak öne çıkıyor; bu alanların benimsenme oranları, daha önce yüzde 40 ve yüzde 39'dan sırasıyla yüzde 58 ve yüzde 56'ya çıkmış durumda.
İçerik oluşturma otomasyonu da güçlü bir performans sergileyerek geçen çeyrekteki yüzde 33’lük seviyeden yüzde 50'ye yükselmiş durumda. Bu artış, yeni kod yazmak için üretken yapay zekayı kullandığını bildiren şirketlerin sayısından önemli ölçüde daha fazla bir artışa karşılık geliyor. Burada kullanım oranları yalnızca yüzde yedi puan artarak yüzde 42'ye yükselmiş durumda.
Anket yanıtlarına göre, çalışanların daha sıradan görevlerden daha yüksek değerli görevlere kaydırılması, CEO'ların genel yapay zekayla elde etmeyi hedeflediği temel faydalardan biri değil. Veriler, teknolojinin öncelikle maliyetleri azaltacağını ve çalışanların daha üretken olmalarını sağlayacağını, ardından da mevcut ürün ve hizmetleri iyileştireceğini umduklarını gösteriyor.
CEO'lar yapay zekaya olumlu bakıyor
CEO'ların ekonomik büyüme umutları artıyor
ABD'nin büyük bankalarının CEO'larından uyarı
CEO'ların ekonomiye güveni artıyor