Yazdır
FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Uzaktan çalışma modeli sonrası çalışanlar yeniden ofise davet ediliyor. Ancak önemli bir değişim, bu talebe yanıt verilmesini zorlaştırıyor.
Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, uzaktan çalışma gurusu Nick Bloom, ‘ofise dönüş’ün (Return to Office - RTO) giderek daha da zorlaştığını söylüyor ve “İnsanlar artık ofisin yakınında yaşamıyor” diyor.
10 milden 35 mile
Fortune’da Sydney Lake’in haberine göre, ofise dönüş talimatlarına ve daha hibrit ve yüz yüze çalışmaya yönelik eğilime rağmen, çalışanlar ofisten daha da uzaklaşıyor. Çoğu ofis binasının bulunduğu şehir merkezlerindeki konut fiyatlarına yakından bakılmadığında bu pek mantıklı gelmese de, Ulusal Emlakçılar Birliği'ne (National Association of Realtors) göre, 2023'ün son çeyreğinde ABD şehirlerinin yüzde 85'inden fazlasında ev fiyatları yükselmiş durumda.
Sonuç olarak, daha fazla çalışan banliyölere taşındı ve daha uzun yolculuklar yapmak zorunda kaldı. Bu ayın başında yayınlanan Stanford Üniversitesi ve Gusto’nun 6 bin firma üzerinden yaptığı araştırmaya göre, 2023'te işe alınan çalışanların işten ortalama uzaklığı 2019'da 10 mil iken şimdi 35 mil civarında seyrediyor.
Stanford Üniversitesi ekonomi profesörü ve uzaktan çalışma konusunda uzun süredir uzman olan Nick Bloom, X'te şunları paylaşıyor: “Amerikalılar ofisten uzaklaşıyor. Yani firmalar artık çok daha büyük bir alanda işe alım yapıyor; bu yüzden ofise dönüş artık çok daha zor. İnsanlar artık ofisin yakınında yaşamıyor.”
Dahası, Bloom, insanlar uzaklaştıkça ve ofise daha az gittikçe, ofis boşluk oranlarının artmaya devam ettiğinin de altını çiziyor. Gerçekten de ofis boşluk oranları on yıllardır görülen en yüksek seviyede seyrediyor ve Cushman & Wakefield, yeni on yılın başında 1 milyar metrekarelik kullanılmayan ofis alanı olabileceğini öngörüyor.
Banliyölerin yükselişi
Şehirdeki konutlar son birkaç yılda çok pahalı hale geldiğinden, eğer yönetici değilseniz, çalışanların bu bölgelerde yaşamak için para harcaması giderek zorlaşıyor. Bu ayın başlarında yayınlanan bir ADP araştırması, büyük şehirlerde yaşamanın ön saflarda çalışanlar için değil, yalnızca yönetim düzeyinde çalışanlar için uygun fiyatlı hale geldiğini gösteriyor.
Çalışmaya göre, New York City, Los Angeles, Washington ve Seattle gibi daha pahalı şehirler, daha fazla parası olan insanları cezbediyor. Genel olarak bakıldığında, ya yüksek maaşlı bir işe ya da uygun fiyatlı bir eve sahip olabilmenin ancak her ikisini de gerçekleştirmenin pek mümkün olmadığı bir dönemin içinden geçiliyor.
Buna karşılık, bu eğilim, büyük şehirlerde konut almaya gücü yetmediği için daha fazla düşük gelirli ve orta sınıf aileyi banliyölere itiyor. Redfin araştırmasına göre, gerçekten de pandemi sırasında banliyöler yeniden moda olurken şehirler büyük ölçüde uzaktan çalışmaya geçiş ve konutların karşılanabilirliği krizi nedeniyle gözden düştü.
Hibrit çalışma ürünleri ve alanları sağlayan bir şirket olan IWG tarafından yapılan bir başka araştırma da, söz konusu kasabaların veya çalışanların gerçekten konut satın alabilecekleri büyük şehirlerin kenar mahallelerinin yükselişini gösteriyor. IWG, işletmelerin hibrit modele doğru yönelmesiyle banliyö kasabalarındaki ofis çalışanlarının sayısının Birleşik Krallık'ta yüzde 175'e ve ABD'de yüzde 60'a kadar artabileceğini öngörüyor.
İş coğrafyası kökten şekilde değişiyor
IWG CEO'su Mark Dixon, “Hibrit çalışma, iş coğrafyasını kökten biçimde yeniden şekillendiriyor. Banliyöler ve kırsal topluluklar her yerde yeniden canlandırılıyor ve bu eğilim önümüzdeki yıllarda hızlanmaya devam edecek” diyor.
Veriler, daha fazla insanın işe gidip gelmek için uzun yolculuklar yaptığını gösterse de hibrit model, süresiz olarak uzaktan çalışmayı öngören ve pandemi sırasında yer değiştiren kişiler için hâlâ büyük bir değişikliği ifade ediyor.
Liderlik ve insan kaynakları danışmanlığı McLean & Company'nin yönetici danışmanı LynnAnn Brewer ise konuyla ilgili olarak şunları söylüyor: “Pek çok çalışan, pandemi sırasında hayatında başka yere taşınmak gibi ciddi değişiklikler yaptı ve şimdi tekrar önemli değişiklikler yapması gerekiyor. Liderler, yetenekleri kaybetme veya çalışanların bağlılığına ve işveren itibarına zarar verme risklerini azaltmak için ofise geri dönüş süreci boyunca empati ve esneklik uygulamalı.”
Z kuşağı ofise dönüyor ama bir şartla…
'Ofise dönüş'e ofisler engel oluyor
Ofise dönüş yanlısı patronlar işler kötüleşince çalışanları suçluyor
Ofise dönüş için Y kuşağı kriterleri
Patronlar 2024’te de 'ofise dönüş'te ısrarcı
