Yazdır

Çin ekonomisindeki dev krizin 8 nedeni

Tarih: 01 Mart 2024 - 18:07

Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin ciddi bir krizle karşı karşıya. WSJ haberinde Çin ekonomisini kriz sarmalına sokan sebepler tartışılıyor


FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Çin ekonomisi bir dönüm noktasında. Altyapı ve gayrimenkule yapılan yoğun yatırımlarla desteklenen eski bir ekonomik model çöküyor. Büyüme yavaşlıyor ve fiyatlar düşüyor, bu da Japonya tarzı bir resesyona ilişkin endişeleri artırıyor.

Peki dünyanın en büyük ikinci ekonomisi bu noktaya nasıl geldi. Wall Street Journal’ın haberinde Çin ekonomisini neyin çökerttiği ve önümüzdeki yıllarda hangi sorunlarla karşılaşılacağı sekiz maddede ortaya konuyor:

Emlak sektörü artık büyümenin motoru değil

Gayrimenkul piyasası, Çin'in yıllık ekonomik çıktısının yaklaşık dörtte birini oluşturuyordu. Ancak 2020'de, borç balonundan korkan Çin hükümeti emlak firmalarının kolay krediye erişimini kısıtladı. "Üç kırmızı çizgi" olarak bilinen bu politikanın sonuçları pandemi döneminin etkileriyle birlikte kötüleşti. Ev satışlarında, yeni inşaatlarda ve yatırımlarda keskin bir düşüş oldu. Diğer bir deyişle Çin ekonomisinin büyüme motoru ters yöne doğru çalıştı.

Tüketici güveni diplerde

Emlak sektöründeki çöküşe, pandemi ekonomisi sırasındaki kötümserlik eklendi ve Çinli tüketiciler arasındaki karamsarlık duygusu derinleşti. Tüketiciler, ev satın alımlarını finanse etmek için yoğun bir şekilde borçlandı ve karşılığında yüksek getiriler bekliyordu. Şimdiyse emlak krizinin tam ortasında kaldılar. Tüketim 2023'te biraz toparlansa da pandemi öncesi trendinin oldukça altında kalıyor. Zayıf tüketici talebiyle karşı karşıya kalan işletmeler, yatırım yapmaya ve istihdam üretmeye karşı direniyorlar. Çin istihdam piyasasında son yılların en acı verici seviyelerine ulaşan genç işsizliği görülüyor.

Tüketici fiyatları Çin’i deflasyon ülkesi yaptı

Zayıf tüketim ve düşük özel sektör yatırımlarının bir sonucu olarak Çin’de tüm dünyada yaşanan enflasyon krizinin aksine bir deflasyon krizi yaşanıyor. Tüketici fiyatları aylardır ya sabit kalıyor ya da düşüyor. Şirketler bir yıldan fazla bir süredir ürün ve hizmet fiyatlarını düşürüyor. Deflasyon, hane halklarının ve işletmelerin borçlarını ödemelerini zorlaştırır. Harcamalar ve fiyatlar üzerinde daha fazla baskı oluşturur. Bu tüketiciler ve işletmeler için içinden çıkılması zor olabilecek aşağı yönlü bir sarmal olarak da tanımlanabilir.

Deflasyonun geleneksel çözümü, büyük ölçekli hükümet harcamaları, faiz indirimleri ve ekonomideki para ve kredi miktarının genişletilmesidir. Ancak Çinli yetkililer ekonomik teşviklerin risklerini göze almak, bir emlak balonunu yeniden şişirmek ve Çin ekonomisindeki borç yığınına katkıda bulunmak konusunda isteksiz.

Borçlar Çin Seddi’ni aştı

Çin'in toplam borcu gayrisafi yurtiçi hasılasının %300’ünden fazlasına eşdeğer bir seviyede. Bu oran dünyanın en büyük ekonomisi ABD'de ise %253. Çin devlet borçlarının önemli bir kısmı yerel yönetimlere. Gayrimenkul geliştiricilerine yapılan arazi satışlarından elde edilen gelir Çin için önemli bir gelir kaynağı konumunda. Ancak bu kaynağın kuruması ülkenin mali durumunu ciddi bir baskı altına alıyor.

Gayrimenkul firmaları Çin’in borcunun bir başka bölümünü oluşturuyor. Çin bankaları her iki borçlu sektöre de yoğun miktarda yatırım yapmış durumda. Zayıf büyüme, deflasyon ve emlak piyasası krizi ile karşı karşıya kalan bankalar, kredi kayıplarının artmasını bekleyebilir ve bu da ekonomideki kredi arzını boğarak büyümeyi daha da baskılayabilir.

Çin demografisi değişti: Artık daha az işçi var

Çin ekonomisine dair uzun vadeli sorunlar da artık rahatsız edici bir noktaya ulaştı. Çin’in işgücü hâlâ büyük olsa da hızlı kentleşmeden kaynaklanan işçi arzındaki artış artık büyük oranda son bulmuş gibi görünüyor. İnsanlar daha az bebek sahibi oluyor. Genel nüfus küçülüyor ve yaşlanıyor. Bu da Çin’deki işçi ve tüketici havuzunun küçüleceği anlamına geliyor. Söz konusu demografik etkiler Çin ekonomisinin gelecekteki büyümesini zorlaştırabilir.

Yabancı yatırımcılar uzak duruyor

Çin ekonomisinin çevresinde kara bulutlar dolaşırken yabancı yatırımcılarsa kaçmaya başladı. Çin yönetimi 1998’den bu yana her çeyrekte fabrikalara, ofislere ve işletmelere yönelik yabancı yatırım girişlerini kaydediyor. Bu rakamlara göre Çin’e yönelik doğrudan yatırım 2023’ün üçüncü çeyreğinde sona erdi. Söz konusu çeyrekte ilk kez 11,8 milyar dolarlık net yatırımcı çıkışı kaydedildi. Yabancı yatırımcılar ya Çin’de kazandıkları kârları satıp ayrıldılar ya da ülkedeki operasyonlarına yeniden yatırım yapmayı bıraktılar. Hisse senedi ve tahvil yatırımcıları da ülkenin finansal piyasalarından para çekti. Bir zamanlar bol getiri ve ticari fırsatlar için Çin’e giden yabancı yatırımcılar için Uzak Doğu devi cazibesini kaybetti.

Küresel ticarette duvarlar yükseliyor

Yeni büyüme alanları arayan Pekin yönetimi özellikle yeşil enerji teknolojiler olmak üzere yeni sektörlere ve fabrikalara para akıttı. Yurtiçinde talebin zayıf olmasıyla, Çin'in denizaşırı ülkeler için alıcı bulmaya çalıştığı artan bir ürün bolluğu ortaya çıktı. Bu alanda en göze çarpan örnekse elektirikli arabalar. Çin dünyanın en büyük binek otomobil ihracatçısı olarak Japonya’yı geride bıraktı. BYD gibi Çinli şirketler daha yeşil ulaşım biçimlerine doğru büyüyen küresel pazara hakim olmaya çalışıyor. Ancak Pekin'in imalat ve ihracatı ikiye katlayarak Çin ekonomisini canlandırma hırsı ticari bariyerlere takılıyor. ABD ve diğer gelişmiş ekonomiler Çin’den mal ithalatına sert kısıtlamalar getiriyor.

Ekonomik büyüme yavaşlıyor

Geçmişte Çin, özellikle altyapı alanında hükümet harcamalarını artırarak ekonomik aksaklıklara yanıt verebildi. Ancak bugünlerde, Çin'in karayollarına, demiryollarına ve havaalanlarına olan ihtiyacı büyük ölçüde karşılandı ve takip edilecek çok az üretken proje kaldı. Pekin için bir başka teşvik seçeneği, hane halklarına daha fazla sübvansiyon veya vergi indirimi sağlamak olacaktır. Ancak üst düzey yetkililer böyle bir tüketim odaklı yaklaşımı savurganlık olarak görüyor ve Batı politikalarını taklit etmek istemiyorlar. Ekonomideki zorlukların artması ve teşvik seçeneklerinin sınırlı olması nedeniyle Çin, önümüzdeki yıllarda çok daha zayıf bir büyüme bekliyor gibi görünüyor.

Fitch: Çin'de konut satışları yüzde 5-10 arasında düşebilir

 

Çin'de yeni konut fiyatları artış gösterdi

 

Çin'de imalat sektörü aktivitesi daralma gösterdi

 ag

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/cin-ekonomisindeki-dev-krizin-8-nedeni/1786966