Yazdır
FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Mali durumunuzu sevdiğiniz insanla birleştirmek finansal hayatınız için oldukça büyük bir adım olabilir. Bankrate tarafından hazırlanan yeni bir rapora göre birlikte yaşayan her 5 çiftten 2’si evli olsun ya da olmasın mali durumlarını tamamen birleştiriyor.
Ancak CNBC’ haberine göre çiftlerin finans stratejileri de nesillere göre değişiyor.
18-27 yaş aralığındaki Z kuşağı yetişkinleri %38 oranla mali durumlarını ayrı tutma görüşüne en yatkın nesil özelliği gösteriyor. Buna karşın 60-78 yaş aralığındaki baby boomer’larsa %44 oranla mali durumlarını eşleri veya partnerleriyle tam olarak birleştirmeye en yatkın nesil.
Bankrate aralık ayında 2.233 Amerikalı yetişkinle gerçekleştirdiği anket çiftlerin finansal tercihlerini gözler önüne serdi. Anket katılımcılarının 1.124’ü araştırma sırasında evli veya bir partnerle birlikte yaşıyordu.
Bread Financial’ın davranışsal finans uzmanı ve finansal terapist Lindsay Bryan-Podvin araştırma sonuçlarına ilişkin açıklamasında, “Ortaya çıkan en büyük endişe, ‘Mali durumumu birleştirirsem özerkliğimi kaybeder miyim?’ sorusudur” diyor.
Finansal hizmetler şirketinin yakın tarihli bir anketine göre, ilişkisi olan bireylerin neredeyse yarısı (%46) finansal bağımsızlıklarını kaybetmemek için mali durumlarını ayrı tutuyor. Ocak ayı başlarında gerçekleştirilen anket 1.659 ABD'li yetişkinle yapıldı.
Bryan-Podvin, "Partnerimizin sahte bir ebeveyne dönüşmesini istemiyoruz. Finansal bağımsızlığı kaybettiğimizde, birdenbire eşitliğe karşı bu kontrol ve denge dinamiğine sahip oluruz” diyor.
Z kuşağı neden cüzdanları ayrı tutma eğilimindedir?
Bankrate araştırması yılda 50.000 dolardan az hane geliri elde edenlerin çiftlerin %36’sının mali durumlarını ayrı tuttuğunu tespit etti. Bankrate Kıdemli Sektör Analisti Ted Rossman, "Düşük gelirli haneler genellikle genç yetişkinlerdir. Genç yetişkinler arasındaki bileşkeler, aynı zamanda daha düşük gelire sahip olanlar da bazı bölünmeleri açıklamaya yardımcı olabilir” diyor.
Bryan-Podvin, "Düşük gelirli bir hanede, finansmanın birçok nedenden dolayı ayrı kalması daha olası olabilir" açıklamasında bulundu. Finans uzmanı çiftlerin finansal kurumlarla ilgili bazı endişeleri olabileceğini ve geleneksel bankacılık sistemlerinin dışında bir şeyler yapma ihtimallerinin daha yüksek olduğunu söyledi.
Bryan-Podvin, genç yetişkinlerin taşıdığı öğrenci kredisi borcu veya kredi kartı borcu miktarı hakkında da bir utanç düzeyi olabileceğini söyledi. Ayrı finansman, bu finansal zorlukları gizli tutmalarına izin verebilir.
Finans uzmanı Z kuşağının ellerinde bir telefonla ya da önceki nesillerin sahip olmadığı teknoloji ve uygulamalarla finansal durumlarına hızlı erişim sağlayabildiklerine dikkat çekti. Dolayısıyla ortak masraflar için kolayca devreye girebilen çiftler ortak finansmana olan ihtiyacı sorun olarak görmüyorlar.
Bryan-Podvin, "Bir dizi farklı uygulama aracılığıyla para göndermek ve talep etmek çok daha kolay hale geldi. Bu tablo sahip oldukları teknolojiyle iç içe geçmelerinin ve bu konunun nasıl biraz daha normalleştirildiğinin bir göstergesi” açıklamasında bulundu.
Yine de, tüm Z kuşağı çiftleri mali durumlarını ayrı tutmuyor: Birlikte yaşayan Z kuşağı çiftlerinin kabaca %34'ü mali durumlarını tam olarak birleştirirken, %28'i "senin, benim ve bizim" karışımına sahip.
Finansal bağımsızlık bazı çiftler için bir öncelik olsa da güçleri birleştirmenin birkaç avantajı da var.
'Senin, benim ve bizim’ yaklaşımı endişeleri nasıl hafifletebilir?
Bankrate, birlikte yaşayan çiftlerin yaklaşık %38'inin ortak ve ayrı hesapların bir karışımına sahip olduğunu, %24'ünün ise finansmanı tamamen ayrı tuttuğunu tespit etti.
Uzmanlar, çiftlerin "senin, benim ve bizim" yaklaşımını göz önünde bulundurması gerektiğini öne sürüyor. Zira bu yaklaşım, çiftlerin her iki görüşün en iyi yönlerine sahip olmalarına yardımcı olabilir: Hem bireysel hem de ortak hesaplara sahip olmak ilişki içerisinde hem ortak yükümlülükler hem de bir miktar finansal bağımsızlık sunabiliyor.
Rossman konuyla ilgili açıklamasında, “Senin, benim ve bizim yaklaşımı endişelerin çoğunu hafifletebilir. Bu yaklaşım bir çerçeve üzerinde anlaştığınız sürece parayı yönetmenin sağlıklı bir yolu olabilir” diyor.
Para, çiftler arasındaki tartışmaların en önde gelen sebeplerinden birisi. Bazı finansal gerçeklerin sır olarak saklanması veya belirli satın alımların eşlerden saklanması ‘finansal sadakatsizlik’ olarak dahi görülebiliyor.
Bread Financial, çiftlerin neredeyse yarısının (%48) eşlerine danışmadan gizlice bir finansal karar verdiklerini itiraf etti.
Ankete katılanların yaklaşık %16'sı eşlerinden bir satın alma işlemini gizlerken, %22'si kredi kartı bakiyelerini alıkoyduğunu itiraf etti. Ayrıca, Bread Financial'a göre, erkek katılımcıların %12'si kripto para sahipliğini eşlerinden sakladığını söylerken, kadınlarda ise bu oranı yalnızca %4'te kaldı.
Bryan Podvin finansal bağımsızlık fikrine saygı gösteren çiftlerin para hakkında açık ve dürüst tartışmalar yapmaları gerektiğini belirtiyor.
Çiftlerin finansal sorumlulukları için eşleriyle cüzdanlarını birleştirmeye karar vermesi halinde ilk etapta ortak hesaba ne kadar katkıda bulunmaları gerektiğini tartışmaları gerekiyor. Finans uzmanına göre bu tür konuşmalar aynı zamanda çiftlerin finansal özerklikleri konusunda anlaşmalarını da sağlayabilir.
Sosyal medyada yeni trend tutumluluk
Gençler yatırım yapmak istiyor fiyatlar izin vermiyor
Sık sık yapılan ve pahalıya mal olan 5 finansal hata
