Yazdır
FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Özellikle hayat konusunda deneyimli kişiler para ve zaman kıyaslamasında, paranın mutlaka kazanılacağını ama zamanın geri getirilemez en değerli kaynak olduğunu söyler. Bu bakış açısına deneyimli kişilerin sahip olması normal olsa da, asıl önemli olan zamanın değerinin erken yaşlarda fark edilebilmesidir.
Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, zaman bir kez geçip gittiğinde onu asla geri alamayız. Bu nedenle, üretken ve tatmin edici bir hayat yaşamak istiyorsak, zamanımızı boşa harcadığımızın işaretlerini tanımamız gerekir.
5 işaret
Ellis Parker’ın New Trader U’da yer alan makalesi, zaman yönetimi becerilerinizin, zaman haydutunu durdurmanıza yardımcı olacak bazı ipuçlarına ihtiyaç duyabileceğini gösteren beş kritik göstergeyi ele alıyor. İşte o 5 işaret…
Net hedeflerin eksikliği
Her zaman meşgul olduğunuzu düşünüyorsanız bunun suçlusu belirsiz hedefler olabilir. Hedefler, sınırlı zamanınızı neye harcamanız gerektiğine dair hayati soruyu yanıtlayarak size yön ve amaç sağlar. Hedeflerin ve önceliklerin netliği olmadan, anlamlı hiçbir şeye katkıda bulunmadan saatleri tüketen rastgele, keyfi faaliyetlere yönelmek kolaydır.
Örneğin, bütün bir öğleden sonrayı öylesine veya keyif almadan sosyal medyada gezinerek veya YouTube videolarını izleyerek geçirebilirsiniz. Bu, sizin için neyin önemli olduğunu netleştirmenin ve tanımlanmış hedefleri ve başarı ölçütlerini belirlemenin zamanının geldiğinin sinyalini verir. Kendi kendine düşünmek ve kısa ve uzun vadeli hedefler yazmak için zaman ayırmak, bu netliği ve amaç duygusunu kazanmada son derece faydalıdır.
Erteleme
Hepimiz bazen erteleriz, ancak kronik ‘zaman haydutları' ertelemeyi bir sanat biçimine dönüştürerek önemsiz görevlerin öncelikli görevlerin önüne geçmesine izin verir. Bu, teslim tarihlerinin bozulmasına, ortalamanın altında çalışmaya ve yoğun strese yol açar. Erteleme genellikle kaygı, bunalmışlık veya nereden başlayacağını bilememe duygularından kaynaklanır.
Ertelemek, ne zaman bir projeyi ele almayı düşünseniz, donup kalmanıza, bunun sonsuza kadar süreceği endişesi duymanıza neden olur. Halbuki, ertelemeye neden olan projeleri belirlemek ve bunları küçük parçalara ayırmak sizi çıkmazdan kurtarabilir.
Dikkat dağıtıcı faktörler
Dikkat dağıtıcı şeyler, odaklanmış dikkati bozar, zamanınızı dağıtır ve üretkenliği azaltır. Modern yaşam, uyarılardan, baştan çıkarıcılığa, sosyal medya ve eğlenceden uzak durmaya kadar bir dizi aksaklığa hizmet eder. Dikkatimizin dağılmasına ne kadar izin verirsek, kesintisiz olarak konsantre olmamız o kadar az mümkün olur ve bu da önemli ölçüde zaman ve performansa mal olur.
Dikkat dağıtıcı unsurların en aza indirilmesi, hem dış tetikleyicilerin yönetilmesini hem de iç odak kontrolünün güçlendirilmesini gerektirir. Bildirimleri kapatmak, telefonunuz başta olmak üzere bütün cihazlarınızı bir kenara koymak ve sessiz alanlarda çalışmak gibi uygulamalar, dikkatiniz dağılmadan vakit geçirmenin yolunu açar.
Çoklu görev verimsizliği
Beynimiz görevler arasında hızla geçiş yapabilse de araştırmalar, çoklu görev yapmanın üretkenliği önemli ölçüde azalttığını gösteriyor. Ne zaman yeni bir göreve geçsek, beynimiz yeniden kalibrasyon yapmak zorunda kalıyor; bu da zaman kaybına ve daha fazla hata üretilmesine neden oluyor. Bu aynı zamanda odaklanmayı da bozuyor ve kendinizi hiçbir zaman görevlerin bilişsel taleplerine tam anlamıyla kaptıramamış oluyorsunuz.
Araştırmalar, insanların çoklu görev yaparken yüzde 20 ila yüzde 40 üretkenlik kaybettiğini gösteriyor. Bunun yerine, tüm dikkatinizi yüksek öncelikli öğelere adamak için belli zaman dilimleri belirleyebilirsiniz.
Dinlenme eksikliği
Koşuşturma kültürü, tükenmişliği bir onur madalyası olarak övüyor ancak dinlenmeyi, oyunu ve yenilenmeyi ölçeklendirmek, zaman içinde yaratıcılığı ve performansı baltalayarak her zaman geri tepiyor. Oysa kısa süreli strese dayanabilsek de hepimizin bilişsel ve duygusal sınırları bulunuyor. Bunların ötesine geçmek, yorgunluk, sinirlilik ve bitkinliğin başlamasıyla verimliliği azaltıyor.
Örneğin, her şeye yetişmeye çalışırken hobi zamanını, kişisel bakım uygulamalarını ve sosyal bağlantılarınızı ortadan kaldırıp uykunuzu beş saate düşürdünüz. Başlangıçta, adrenalinle beslenen bir üretkenlik patlaması yaşasanız da en fazla üç hafta sonra kendinizi zihinsel olarak tükenmiş, çabuk öfkelenen ve umutsuz hissedersiniz. Bu nedenle, dinlenmeyi, neşeyi ve ilişkilerinizi önceliklendirmeniz, en nihayetinde zamanı doğru ve verimli kullanmanıza yardımcı olacaktır.
Başarı için uzak durmanız gereken 5 karakter
Zayıf yönlerinizle yüzleşin: Başarısız insanların 5 ortak özelliği
Sosyal medya bağımlılığı akademik başarıyı tehdit ediyor!
Başarı için zihninizi eğitmenin 5 yolu
Çok çalışmak neden başarının garantisi değildir?
Mutluluk disiplinli olmaktan mı geçiyor?