ABD Hazine Bakanlığı'nın açıkladığı verilere göre, hazine tahvillerindeki yabancı varlıkları Temmuz ayında artarak, belirsiz faiz oranı görünümüne rağmen üst üste ikinci ay yükseliş gösterdi.
Bir önceki ay 7 trilyon 562 milyar dolar olan ABD Hazine tahvillerinin toplam tutarı Temmuz ayında 7 trilyon 655 trilyon dolara yükseldi. Bir yıl öncesine kıyasla denizaşırı varlıklar yüzde 2,2 arttı.
Veriler, Çin'in elindeki ABD Hazine tahvili stokunun 821,8 milyar dolara gerileyerek Mayıs 2009'dan bu yana görülen en düşük seviyeye indiğini ortaya koydu.
Analistler, Çin'in zayıflayan para birimi yuanı korumak için baskı altında olduğunu ve ABD Hazine tahvilinin satışının yuanı desteklemek için müdahale amaçlı kullanılmış olabileceğini söyledi.
New York'taki TD Securities'in ABD faizleri stratejisi başkanı Gennadiy Goldberg, "Temmuz ayında faizlerde çok fazla dalgalanma olmasına rağmen ABD Hazine borcuna büyük bir giriş var. Yabancı varlıklardaki artışın büyük kısmı Cayman Adaları, Lüksemburg ve Bermuda'dan geldi. Dolayısıyla alıcıların tam olarak kim olduğunu bilmek zor" dedi.
Japonya'nın elindeki ABD Hazine tahvili tuturaı, 1 trilyon 105 milyar dolar seviyesinden Temmuz ayında 1 trilyon 112 milyar dolar seviyesine çıktı ve Japonya ABD Hazine tahvillerinin en büyük yatırımcısı olmaya devam etti.
Hazine tahvillerine net yabancı girişi Haziran'daki 57,3 milyar dolardan Temmuz'da 200 milyon dolara geriledi.
ABD hisse senetlerine net yabancı akışı da düşerek bir önceki ay 120,4 milyar dolar iken Temmuz ayında 28,9 milyar dolara geriledi.
Temmuz ayında ABD şirketlerine ve ajanslarına yönelik yabancı alımları sırasıyla 8,4 milyar dolar ve 8,1 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Veriler ayrıca ABD'de yerleşik kişilerin Temmuz ayında 36,8 milyar dolarlık net alımla uzun vadeli yabancı menkul kıymet varlıklarını artırdığını gösterdi.
ÇİN'DEN GELEN VERİLERDE AYNA ETKİSİ
Şanghay'daki Amerikan Ticaret Odası (AmCham) tarafından yayınlanan yıllık ankete göre, jeopolitik sorunlar ve yavaşlayan ekonomi Çin'de faaliyet gösteren ABD'li işletmeler arasında kötümserliği körüklerken, ülkedeki beş yıllık görünümleri konusunda iyimser olan firmaların oranı rekor düşük seviyeye geriledi.
Çin'de Kovid kısıtlamalarının sona ermesinden sonra bile, ankete katılan ABD firmalarının beş yıllık Çin iş görünümü konusunda iyimser olma oranı yüzde 52'ye düştü. Bu, AmCham Şanghay Yıllık Çin İş Raporu'nun ilk kez 1999 yılında yayınlanmaya başlamasından bu yana bildirilen en düşük iyimserlik düzeyiydi.
AmCham Şanghay Başkanı Sean Stein, "Açıkçası bu yılki ankette beni şaşırtan bir şey varsa o da bu rakamdı. Bu yılki anketi yaptığımızda (Kovid sonrası) ekonomik büyümede sürekli bir toparlanma göreceğimize dair pek çok yanılsama ortadan kalkmıştı" dedi.
ABD - Çin gerginliği ankete katılan 325 firmanın yüzde 60'ı tarafından en önemli ticari sorun olarak gösterildi; bu oran Çin'in ekonomik yavaşlamasını en önemli sorun olarak gösterenlerin sayısına eşit.
Katılımcıların üçte biri Çin'in yabancı şirketlere yönelik politika ve düzenlemelerin geçtiğimiz yıl daha da kötüleştiğini bildirdi, ancak ayrışma baskısı sorulduğunda katılımcıların çoğu Çin'den ziyade ABD hükümet politikasını işaret ettiler.
AmCham raporunda jeopolitik gerilimler de Çin'in gelecekteki ekonomik büyümesine yönelik en önemli risk olarak gösterilirken, ABD-Çin ilişkilerinin iyileşmesi katılımcıların Çin'deki sektörlerinin beklentilerini iyileştireceğini söyledikleri bir numaralı faktör oldu.
AmCham'dan Stein, anketin Raimondo'nun ziyaretinden önce yapıldığını ve o zamandan bu yana şirketlerin "(ABD-Çin ilişkilerinde) sürekli bir düşüşten kurtulmanın bir yolu olmadığı konusunda çok kötümser olup olmadıklarını" yeniden düşünmeye başladıklarına inandığını söyledi.
BLACKROCK: ÇİN BÜYÜMESİ RİSK BARINDIRIYOR
BlackRock Investment Institute (BII), Çin'in emlak sektörüne ilişkin endişeleri ve teşviklerin sınırlı desteğini gerekçe göstererek Çin hisse senetleri için tavsiyesini "ağırlığını artır"dan "nötre" düşürdü.
"Büyüme yavaşladı. Politika teşvikleri geçmişte olduğu kadar büyük değil" değerlendirmesini yapan BlackRock stratejisti Jean Boivin, "Yapısal zorluklar uzun vadeli büyümenin kötüleştiğine işaret ediyor. Jeopolitik riskler devam ediyor" dedi.
BII en son Şubat ayında Çin hisse senetleri için tavsiyesini "ağırlığını artır" seviyesine yükseltmişti. O zamandan bu yana MSCI Çin Endeksi yüzde 13 değer kaybetti.
Çin hisse senetleri bu yıl dünyanın en kötü performans gösterenleri arasında yer alırken, Hang Seng China Enterprises Endeksi Ocak ayındaki en yüksek seviyesinden yüzde 20'den fazla düştü. (CNN Türk)
Rusya ve Çin şirketleri petrol aktarma tesisi inşa edecek
Çin’de finans kurumlarının toplam varlığı 449 trilyon yuanı aştı