Bugüne kadar insanoğlunun yaşam ortamı bulduğu tek gezegen Dünya artık yorgun. Küresel ısınma, ekolojik bozulma ve ekonomideki daralma gezegenimizi her geçen gün bir felakete mi sürüklüyor?
Bilim insanlarına göre, Dünya'da günümüze kadar beş kitlesel yok oluş olayı meydana geldi. Bu yok oluşlar şöyle: Ordovisyen Yok Oluşu (450 milyon yıl önce), Devoniyen Yok Oluşu (380 milyon yıl önce), Permiyen Yok Oluşu (250 milyon yıl önce), Triyas Yok Oluşu (200 milyon yıl önce) ve Kretase Yok Oluşu (65 milyon yıl önce).
Elon Musk'ın başını çektiği Mars ya da bir başka gezegende yaşam arama çalışmaları bu korkudan mı kaynaklanıyor? Acaba gezegenimizin bu kötü gidişi bir altıncı yok oluşun işareti mi?
Independent Türkçe'de Çağla Üren'in derlediği haberde, bu soruların yanıtları veriliyor. İşte o haber:
Dünya nüfusu 8 milyara ulaşırken, bilim insanları çok yakında bir "uygarlık çöküşü" yaşanabileceği görüşünde.
Kanada'daki British Columbia Üniversitesi'nden popülasyon ekolojisti William Rees, bu yüzyıl bitmeden insan nüfusunun hızla azalabileceği ve 100 milyona kadar düşebileceği öngörüsünde bulundu.
Bilimsel dergi World'de bir makale kaleme alan araştırmacı, bu büyük insan kitlesinin yakın zamanda "nüfus ıslahıyla" karşı karşıya kalabileceğini ifade etti.
"İnsanlık, bir nüfus patlaması-düşüş döngüsünün karakteristik dinamiklerini sergiliyor" diyen Rees, "Küresel ekonomi kaçınılmaz olarak daralacak ve insanlık bu yüzyılda büyük bir nüfus 'ıslahı' yaşayacak" diye ekledi.
Uzmanlar uzun süredir insanların doğal kaynakları geri dönülemez biçimde sömürdüğünü belirterek dünya kamuoyunu uyarıyor. Önceki aylarda, Stanford Üniversitesi biyoloğu Tony Barnosky de dünyanın dinozorlardan bu yana en kötü küresel kitlesel yok oluşla karşı karşıya olduğunu yazmıştı.
Rees'e göre de insan nüfusu bu hızla büyümeye devam ederse sert bir uyanışla karşı karşıya kalabilir. Olası bir çöküşte yalnızca en zengin ve dayanıklı toplumların hayatta kalabileceğine inanılıyor.
Rees söz konusu hesaplamaları yaptığı makalesinde, "Homo sapiens katlanarak çoğalmak, coğrafi açıdan genişlemek ve mevcut tüm kaynakları tüketmek üzere gelişti" ifadelerini kullandı.
"İnsanlığın evrimsel tarihinin büyük bir bölümünde, bu tür yayılmacı eğilimler olumsuz sonuçlarla karşı karşıya kaldı" diyen araştırmacı, sözlerini şöyle sürdürdü:
Öte yandan, bilimsel devrimler ve fosil yakıtların kullanımı, birçok olumsuz sonucun etkisini azaltarak, üstel büyüme için Homo sapiens'e fırsat verdi ve tam potansiyeline erişmesini sağladı. Rees, gezegen üzerindeki insan hakimiyetinin, "hâlâ doğal seçilim tarafından yönlendirildiğimizi unutturduğuna" da dikkat çekti.
İnsanlığın kaynakları aşırı tüketmesi ve devamlı kısa vadeli düşünmesi, Dünya'nın karşı karşıya olduğu tahmin edilen 6. kitlesel yok oluşu hızlandırıyor.
Uzmanlara göre bu durum, gezegenin yaşamı destekleyen temel sistemlerini çökme riskiyle baş başa bırakıyor.
Dahası, yenilenebilir enerji kaynaklarına geçmek gibi çözümler, aslında üstel nüfus artışı sorununu çözebilecek nitelikte değil.
Rees'e göre yeni çözümlerle birlikte aşırı tüketim de hızlanıyor.
Makalede çok yakında gıda kıtlığının, habitat kaybının, savaş ve hastalıkların nüfusu düşürmeye başlayacağı öngörülüyor. Rees konuyla ilgili şu ifadeleri kullanıyor:
Mümkün olan dünyaların en iyisindeyiz. Milyarlarca insanın gereksiz yere acı çekmesini önleyecek değişim mümkün.
Mars'ta gizemli altıgenler: Yaşama ev sahipliği yapmış olabilir!
Dünya'da 6. büyük kitlesel yok oluş başladı: İnsan soyu tehlikede
'Altıncı yok oluş' insanlığı vuracak
Mars'tan Dünya'ya radyo sinyali: Halktan yardım istediler!
Elon Musk'ın 'Mars projesi'ne Bill Gates'ten gönderme!