Yazdır

WhatsApp da sinemada yerini alıyor

Tarih: 10 Ağustos 2023 - 18:11

Her insanın nasıl anlatacak bir hikayesi varsa, bugünlerde her şirketin de anlatacak bir hikayesi var gibi gözüküyor.

FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

İnsan merkezli bir sanat dalı olan sinema şekil değiştiriyor olabilir çünkü artık ürünler gibi markaların da sinema filmi bulunuyor. Kervana son olarak WhatsApp da katılıyor.

Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, artık daha fazla şirket kendileri hakkında filmler yapıyor. Bu furyayla daha sık karşılaşmak ise kimseyi şaşırtmamalı çünkü görünen o ki dijital çağda geleneksel medyanın ayak sesleri yeniden duyuluyor.

Uzun hikaye anlatıcılığı geri dönüyor

Fortune’dan Rachyl Jones’un haberine göre, geçen hafta, popüler mesajlaşma uygulaması WhatsAppAfganistan'ın genç milli futbol takımından kızların 2021'de Taliban'ın kontrolü ele geçirmesiyle ülkeden kaçmasını konu alan bir kısa film yayınladı. Filmde kızların kaçışlarını organize etmek için WhatsApp'ın mesajlaşma hizmetini kullandıkları görülüyor. Film röportajların, kızların o sırada çektikleri videoların ve WhatsApp arayüzünün ekran kayıtlarının bir karışımını içeriyor. Afgan genç milli takım üyesi Fatima Zarbi, filmde “Grup sohbeti bir mum gibiydi. Hayatımızdı, umudumuzdu” diyor.

Amazon Prime ve YouTube'da yayınlanan film, Nintendo'nun ‘The Super Marios Bros Movie'sinden Mattel'in gişe rekorları kıran Barbie'sine kadar kurumsal geçmişe sahip diğer uzun metrajlı film dalgasının ortasında geliyor. Tiyatral gösterim için üretilen bu büyük bütçeli isimlerle karşılaştırıldığında, WhatsApp filminin daha mütevazı hedefleri bulunuyor. Ancak uzmanlara göre, kısa, TikTok uzunluğundaki videoların popüler olduğu bir dönemden sonra bu tarz filmlerin çekilmesi, markaların mesajlarını yaymak için nasıl giderek daha fazla uzun hikaye anlatıcılığına yöneldiğinin altını çiziyor.

Her markanın kendi filmi olacak

Queens College'da medya çalışmaları profesörü ve eski televizyon yapımcısı Jamie Cohen, “Bu, yıllar önce biraz tabu olarak kabul ediliyordu. Oysa şimdi her markanın kendi mini filmi olacak gibi gözüküyor" diyor.

Uzun biçimli sponsorlu içerik tamamen yeni değil. 2008'de Johnson & Johnson, Katrina Kasırgası'nın ardından hemşirelerin rolü hakkında 13 dakikalık bir film çekti. 2014 yılında Chevrolet, genç bir kadın beyzbol oyuncusu hakkında 16 dakikalık bir belgesel film çekti. Cohen, WhatsApp'ın ‘We Are Ayenda’ filmiyle farklı bir şey yaptığını çünkü dijital çağda geleneksel medyaya geri döndüğünü söylüyor ve ekliyor: “Biz Batı'da ve potansiyel olarak küresel anlamda televizyon temelli bir toplumuz. WhatsApp, belgeselini son yıllarda şirketler için önemli bir pazarlama aracı haline gelen TikTok'ta kısa videolar halinde yayınlayabilirdi. Ancak bu kısa medya parçaları, uzun biçimli içerik kadar akılda kalıcı olmuyor ve WhatsApp da bunu kabul ediyor.” Cohen filmi şu sözlerle tanımlıyor: “Kesinlikle orijinal değil ama aynı zamanda tamamen benzersiz.”

Bir tür reklamcılık

WhatsApp'ın televizyon benzeri içeriğe yönelmesi yok yere gerçekleşmiyor. YouTube, kendisini bir sosyal medya platformu yerine giderek daha fazla bir televizyon hizmeti olarak konumlandırıyor. TikTok, kullanıcıların yayınlayabileceği videoların uzunluğunu artırmaya devam ediyor ve artık X olarak adlandırılan Twitter, barındırabileceği videoların uzunluğunu ikiye katlayarak iki saate çıkarıyor.

L.E.K.'in genel müdürü Jeffrey Kaloski, mevcut teknolojiyle yüksek kaliteli içerik üretmenin kolaylaşmasının yanı sıra film stüdyoları ve televizyon ağları gibi geleneksel medya platformalarının geçmişteki kadar güçlü olmadığını söylüyor. Kaloski, bu tür reklamcılığın yeni olmasa da gelecek yıllarda daha yaygın hale geleceğini söylüyor.

Mevzuat sorunlarının çözümü

Öte yandan, WhatsApp’ın filminin, mevzuat ve düzenleme sorunlarının çözülmesine yardımcı olabileceği düşünülüyor. WhatsApp'ın ana şirketi Meta için film, dünya çapında mevzuat ve halkla ilişkiler zorluklarıyla karşı karşıya olduğu bir zamanda kendisini sosyal adalet ve insan çıkarı merkezli girişimleriyle uyumlu hale getirmenin bir yolunu sunuyor.

Avrupa ve ABD hükümet organları, suçluların ve teröristlerin izlerini gizlemesine izin verdiğini söyledikleri büyük teknoloji şirketlerine ve onların şifreleme teknolojilerine giderek daha fazla baskı uyguluyor. Uçtan uca şifrelemeyi tehdit eden düzenleme, WhatsApp'ın en kazançlı pazarlarından bazılarında çalışmasını zorlaştırma tehlikesi içeriyor. Film, WhatsApp'ın önemini anlatı biçiminde göstererek, şirketin sohbeti yeniden çerçevelendirmesinin ve kamuoyunu etkilemesine yardımcı olmanın bir yolu olarak sunuluyor. Kaloski, şirketin 'We Are Ayenda'yı ‘bir düstur olarak’ kullanabileceğini söylüyor.

Group M'de eski bir yönetici olan Brian Wieser, yine de politikacıların mevzuat değişikliği yapma yeteneğine sahip olmasına rağmen, filmin akış hizmetleri tarafından dağıtıldığı için genel izleyicilere yönelik göründüğünü söylüyor. Wieser, “Amaç politikacıların fikrini değiştirmek olsaydı, WhatsApp ticari kampanyalar yürütebilir veya bir AB üyesi olan Brüksel'de filmi gösterebilirdi” diyor.

Ancak WhatsApp, politikacıları başka şekillerde hedef alıyor. Uygulamanın şefi Will Cathcart, bu yılın başlarında İngiltere'ye gitmiş ve burada gazetecilerle konuşarak hizmetlerini bölgeden çekmekle tehdit etmişti.

WhatsApp Barbie'yi mi kopyalıyor?

Geçen ay, Warner Bros. Discovery, kısmen oyuncak üreticisi tarafından üretilen Mattel bebeği hakkında bir komedi filmi olan Barbie'yi piyasaya sürdü. Film, gişe rekorları kırarak 1 milyar dolardan fazla gelir elde etti. Sürüm, Amazon'un Air, Apple'ın Tetris ve Netflix'in yakında çıkacak olan Unfrosted: The Pop-Tart Story dahil olmak üzere, ürünle ilgili filmlere yönelik daha büyük bir eğilimi yansıtıyor.

Uzmanlar, WhatsApp, ürününün oynadığı bir film çekmiş olsa da, diğer sürümlerle aynı şeyi yapmadığı konusunda hemfikir. Kaloski, Mattel'in nostaljiye yaslandığını ve ürün satmak için oynadığını, WhatsApp'ın ise mevzuata dair konular hakkında bir tartışma yaratmak için filmini konumlandırdığını söylüyor.

Uçtan uca şifreleme

‘We Are Ayenda’ filmi uçtan uca şifrelemeden açıkça bahsetmiyor ancak teknoloji, film boyunca mevcut. Afgan kadın milli takımının kaptanı Farkhunda Muhtaj, filmde “Güvenli iletişim için riskler son derece yüksekti” diyor. Muhtaj, ekip arkadaşlarının Afganistan'dan kaçma planlarını yalnızca WhatsApp aracılığıyla iletmekle kalmayıp, aynı zamanda yakalanmaları halinde hayatlarını riske atabilecek kimlik belgeleri de gönderdiklerini söylüyor. Film ayrıca, bir grup sohbetine birini ekleme ve sesli notlar gönderme yeteneği gibi WhatsApp'ın sunduğu temel araçları da sahneliyor.

Bu tür bir kurumsal hikaye anlatımının kitleler üzerinde Barbie'nin sahip olduğu gibi bir etki yaratıp yaratmayacağı henüz belli değil. ‘We Are Ayenda’, ilk haftasında internette pek fazla sohbet başlatmışa benzemiyor. Sosyal medyadaki tartışmalar, filmin yapımında yer alan taraflarca yürütülüyor. Sosyal medya kullanıcıları, WhatsApp'ın filmle ilgili gönderileriyle etkileşim kuruyor, ancak yorumların çoğu spam benzeri ve filmle ilgili değil. YouTube, filmin 64.000 kez görüntülendiğini gösteriyor ancak kaç kullanıcının filmi tam olarak izlediği belli değil. ‘We Are Ayenda’nın Amazon'da yalnızca üç puanı bulunuyor ve IMDb'de henüz bir sayfası yok.

2 ülke Barbie filmini yasakladı

 

İngiltere'de Kovid-19 patlıyor: Nedeni Barbie ve Oppenheimer!

 

Barbie filmiyle milyar dolarlık başarı

 

Mattel: Barbie filmi ‘vitrin’ olacak

 

‘Barbie’ gibi yaşamanın gerçek maliyeti

 

Mirasçıları, Barbie için birbirine girdi

 

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/whatsapp-da-sinemada-yerini-aliyor/1754230