İş dünyası temsilcileri, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2022 yılı 4'üncü çeyrek ekonomik büyüme rakamlarına yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Sektör temsilcileri, işgücü ödemelerinin payını gerilemesinin gelir adaleti açısından dikkat edilmesi gereken önemli bir husus olduğunu belirtiyor.
ASO Başkanı Ardıç: İşgücünün payı geriliyor
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, belirsizlik ve risk algısının yüksek olduğu dönemde pozitif büyüme performansı önemli olduğunu belirterek, “Sanayi sektörünün büyümeye katkısının devam edebilmesi için firmaların kâr etmesi, bunun içinde desteklenmesi gerekiyor. İşgücü ödemelerinin Gayrisafi Katma Değer içindeki payı yüzde 30.1’den yüzde 26.5’e gerilemesi, gelir adaleti açısından dikkat edilmesi gereken önemli bir husus olarak görülmeli. Her ne kadar deprem bölgesinin yeniden ayağa kaldırılması için yapılacak harcamalar ve buna bağlı üretimle bazı sektörlerde büyüme beklense de depremin etkisiyle üretimde ortaya çıkacak kayıpların büyümede ivme kaybı olasılığını artıracağını söyleyebiliriz.” diye konuştu.
ATO Başkanı Baran: Üretim ve ihracata odaklanmalıyız
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran ise, depremin etkisini sınırlı tutmak için üretim ve ihracata odaklanılması gerektiğini aktardı.
Dördüncü çeyrek ve yılın tamamına bakıldığında geçmiş 20 yılın büyüme ivmesinin, dünyadaki negatif gelişmelere rağmen sürdürdüğünü söyleyen Baran, “Şimdi, depremin maddi ve manevini yaralarını onararak büyümeyi sürdürmek ve depremin ekonomiye etkisini sınırlı tutabilmek için sanayi ve tarım üretimine ve ihracata odaklanmalıyız. Depremi, ülkemizin bazı bölgelerinde yoğunlaşan üretim yapısını ülke geneline yayarak riski dağıtmak, coğrafi bölgeleri eşit gelişmiş bölgeler haline getirebilmek için milat olarak görmeliyiz.” dedi.
Avdagiç: Büyümenin ana destekçisi iç tüketim ve ihracat oldu
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, büyüme rakamlarına ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Türkiye ekonomisi 2022 yılını yüzde 5.6 büyüme ile tamamladı. Yılın tamamında büyümenin iki ana destekçisi ‘iç tüketim’ ve ‘ihracat’ oldu. 2023’te iş dünyası olarak yaşadığımız felaketin yaralarını sarmak ve ekonomimizi büyütmeye devam etmek için var gücümüzle çalışacağız.” ifadelerine yer verdi.
Asmalı: Direncin devam edeceğine olan inancımız tam
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı, ekonomik büyümenin 10 çeyrektir devam ettiğini belirterek Asmalı, "Türkiye ekonomisi, 2022 yılının son çeyreğinde yüzde 3,5, yılın tamamında ise yüzde 5,6 oranında büyüyerek pozitif büyüme eğilimini üst üste 10'uncu çeyrekte de sürdürmüştür. Böylece verisi açıklanan G20 ülkeleri içerisinde Suudi Arabistan'ın ardından 2'nci sırada yer alan Türkiye; aynı dönemde yüzde 4 büyüyen İngiltere, yüzde 3 büyüyen Çin ve yüzde 2,1 büyüyen ABD gibi ekonomileri geride bırakmayı başarmıştır." ifadelerini kullandı.
Asmalı, 2022 yılı genelinde iç talebin büyümeye 12,8 puanlık ciddi katkısının yanı sıra yatırımlar ve net dış talebin de sırasıyla 0,7 ve 0,6 puanlık katkılarıyla pozitifte kalmasının büyümenin genele yayıldığına işaret ettiğini kaydetti.
Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında henüz toparlanma evresindeki küresel ekonomik konjonktüre rağmen sağlanan başarının Türkiye ekonomisinin direnç gücünü yeniden teyit ettiğini belirten Asmalı, şu değerlendirmelerde bulundu: "Söz konusu direncin, asrın en büyük felaketi olan 6 Şubat Kahramanmaraş depremiyle sekteye uğrayan ekonomik aktiviteye karşın 2023 yılında da devam edeceğine olan inancımız tamdır.” şeklinde konuştu.
ASKON Başkanı Aydın: Ayağımızı yorgana göre uzatmalıyız
Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın, çok çetin bir yılın ardından gelen yüzde 5,6’lık büyümenin bir başarı olduğunu lakin 2023 yılında daha temkinli davranarak ayağımızı yorgana göre uzatmamız gerektiğini belirtti.
ASKON Genel Başkanı Aydın konuya ilişkin şunları ifade etti: “Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre son çeyrekte yüzde 0,9, 2022'de ise toplamda yüzde 5,6 büyüme kaydettik. Rusya-Ukrayna savaşı, enerji fiyatlarının tavan yapması, hammaddeye erişim zorluğu, TL’nin değer kaybı, pandemi sonrası değişen piyasalar, öngörülerdeki belirsizlikler gibi tüm olumsuzlukların olduğu bir dönemde hizmetler sektörü ve sanayi tarafımızla hizmet ederek ve üreterek büyüdük. Cari fazla, kredi ve büyüme politikalarının sonucu 5,6’lık bir büyüme gerçekleştirdik. Özellikle ihracatımızın yüksek olduğu Avrupa başta olmak üzere ekonomilerdeki resesyon beklentisi ve sıkı para politikaları dolayısıyla 2022 yılının sonunda bir durağanlıkla karşılaştık ve bu da yılın son çeyreğine yansıyarak 0,9’luk bir büyüme oranına erişebildik. 2023 yılına da asrın felaketi ile başladık. Uzun vadede yaralarımızı saracağımız aşikâr. Enflasyon planlamamızda revizeler yapmamız gerekecek. Bir yandan Ukrayna-Rusya savaşı sürecek gibi duruyor. Daralan ekonomiler, resesyon beklentilerinin devam etmesi, Cumhurbaşkanlığı seçimi gibi süreçler önümüzde duruyor. Tüm riskler göz önüne alındığında 2023 yılında güvenli limanlara ihtiyaç duyduğumuz ortada. Ayağımızı yorganımıza göre uzatarak, üretim odaklı, daima dinamik politikalar üreterek yol almalıyız. Büyümeyi sürdürülebilir kılmak istiyorsak yatırım ve üretimden asla taviz vermemeliyiz.”
Türkiye 2022 yılında yüzde 5,6 büyüdü
Capital Economics'ten Türkiye büyüme tahmini
Asmalı: 2023'te sanayi ve ihracatla daha da çok büyüyeceğiz
MÜSİAD'ın afet bölgelerine yardımları hız kesmiyor
MÜSİAD'dan deprem bölgesine konteyner kent
MÜSİAD depremin yıktığı 10 il için seferberlikte
MÜSİAD, Gaziantep binasını depremzedelere açtı
MÜSİAD'dan afet bölgesine iş makinesi
MÜSİAD ile D-8 arasında işbirliği