İsrail 'de Binyamin Netanyahu hükümetinin hazırladığı "yargının yetkilerini kısıtlayan ve yargıç atamalarında iktidarın daha fazla söz sahibi olmasını öngören" yasal düzenleme, İsrail'deki para piyasalarını vurdu.
Mecliste pazartesi günü yapılan birinci oylamanın ardından İsrail şekeli dün dolar karşısında yüzde 2'ye yakın değer kaybederek son 3 yılın en düşük seviyesini gördü. İsrail şekeli dün uluslararası piyasalarda da en kötü performans sergileyen para birimi oldu.
Yerel basınındaki haberlere göre, İsrail şekeli bu ayın başından itibaren dolar karşısında toplamda yüzde 5 değer kaybetti. İsrail şekeli, dün avro karşısında da yüzde 1,5 değer kaybederken Tel Aviv borsası günü yüzde 2,1 düşüşle kapattı.
İsrail Merkez Bankası, enflasyon baskısını gerekçe göstererek dün 500 baz puan faiz arttırarak politika faizini son 15 yılın en yüksek seviyesi yüzde 4,25'e çıkardı. Ancak Merkez Bankasının bu hamlesi de İsrail şekelinin değer kaybını durdurmadı.
İsrail şekeli bugün de dolar karşısında yaklaşık yüzde 1,4 değer kaybederek 3,68'den işlem gördü.
Dışişleri Bakanı Merkez Bankasını eleştirdi, Maliye Bakanı ise savundu
Dışişleri Bakanı Eli Cohen, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda, Merkez Bankasının faiz artırımını eleştirerek gelecekteki artırımların durdurulması için bir sürece gidilmesi çağrısında bulundu.
Buna karşın Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise Merkez Bankasının bağımsızlığına gölge düşürülmesinin ima dahi edilmemesi gerektiği mesajı verdi.
İsrail kamuoyunun yoğun biçimde tartıştığı ve iş dünyasının da çekincelerini dile getirdiği Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesini savunan Smotrich, basına yaptığı açıklamada, "Eğer yargı düzenlemesinin (ekonomiye) bir zararı olacaksa bu düzenlemeden değil ekonomiye zarar vermek için kampanya yürütmeye çalışanlardan kaynaklanacak." diye konuştu.
Öte yandan İsrail basınındaki haberlere göre, ulusal banka yetkilileri, son dönemde İsrail'den 4 milyar dolara yakın bir varlığın Avrupa ve ABD'deki bankalara aktarıldığı bilgisini paylaştı.
Netanyahu hükümetinin tartışmalı yargı düzenlemesi
Netanyahu liderliğindeki hükümetin Adalet Bakanı Yariv Levin, 5 Ocak'ta Yüksek Mahkemenin yetkilerini sınırlandıran ve yargının, hakimlerin seçimi üzerindeki etkisini azaltan bir yasa planladıklarını duyurmuştu.
Koalisyon hükümetinin, yargının bazı yetkilerini Meclise devretmeye yönelik hamleleri, Yüksek Mahkeme başta olmak üzere hükümet ile İsrail yargı mekanizması ve İsrail sokağında gerilime yol açmıştı.
Ülkedeki en yüksek yargı merci olarak görev yapan Yüksek Mahkeme, "yarı-anayasa" olarak kabul edilen "temel yasalara" aykırı gördüğü durumlarda Meclisin çıkardığı kanunları bozma yetkisine sahip.
Netanyahu hükümetinin açıkladığı yargı düzenlemesi, Meclisin çıkardığı kanunları bozma yetkisini Yüksek Mahkemenin elinden almayı içeriyor.
Hükümet kanadı, tartışmalı düzenlemenin "yargının yürütme üzerindeki tahakkümünü azaltacağını" savunurken karşıtları ise yasa teklifinin "erkler arasındaki güç ayrımını iktidar lehine değiştireceğini" belirtiyor.
İsrail'de Binyamin Netanyahu hükümeti, yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın hakimlerin atamasında söz sahibi olmasını öngören söz konusu yasa teklifinin birinci oylamasını hafta başında Meclisten geçirmişti.
Tartışmalı yargı düzenlemesinin Meclisteki ilk tur oylaması, on binlerce göstericinin ülke genelinde gün boyu süren protestolarının gölgesinde gerçekleşmişti.
Netanyahu, dün yaptığı ulusa sesleniş konuşmasında, yargı düzenlemesine ilişkin endişeler duyduğunu belirterek "şimdi konuşma zamanı" sözleriyle müzakere mesajı vermişti. Ancak muhalefet, Netanyahu'nun bu çağrısını "yalan ve saptırma" diye nitelemişti.
Yargının yetkilerini kısıtlayan söz konusu düzenlemenin kanunlaşması için Mecliste üç oylamanın tamamlanması gerekiyor.
AB'den İsrail'e çağrı: Yasallaştırma kararını geri çekin