FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Yatırımcı ve girişimci Sahil Bloom’un notlarından derlenen bu yazı, özellikle yatırım hayatına yeni başlayanların çabuk pes etmesinin önüne geçmeyi amaçlıyor. Hata yapmanın değil, hatalardan ders almamanın önemli olduğu borsalarda, uzun soluklu bir hikayeye sahip olmak için amatör bir ruhla ancak bir profesyonel gibi hareket etmek gerekiyor. Yatırım sebat ve çalışma gerektiriyor ve bunu başarmak sanıldığı kadar kolay olmayabiliyor.
Amatörlükten profesyonelliğe geçiş mümkün mü?
Finansgundem.com'un derlediği bilgilere göre, çocukken hayalim profesyonel bir basketbolcu olmaktı. Bunun çocuklar arasında oldukça yaygın bir rüya olduğunun farkındaydım. 15 yaşıma geldiğimde bu benim için gerçek bir olasılık gibi görünüyordu. Yaşıtlarım arasında oldukça öndeydim, hatta benden büyüklerin de çoğundan iyi ve uzun sayılırdım. Çocukça hayalim gözüme ulaşılabilir geliyordu. Ancak görünüşe göre hayatın bana başka sürprizleri vardı.
Ülkenin en önemli basketbol kulüplerinden birinin genç yetenek seçmelerine katıldım. Son ana kadar her şey yolundaydı ancak seçim yapan ekibin koçu beni iyice süzdükten sonra basketbol için uygun yeterliliklere sahip olmadığımı düşünmüş olacak ki, beni kulübe kabul etmedi. Tüm hayallerim yıkılmıştı. İlerleyen zamanda kolumdan sakatlandım ve geçmiş hayal kırıklığımın da etkisiyle hayalim yavaş yavaş zihnimden kaçmaya başladı.
Gerçek dünyaya atıldıktan ve arkadaşlarım arasında çocukluk hayallerini gerçekleştirmiş olanları uzaktan gözlemledikten sonra, düşüncemde temel bir kusur olduğunu fark ettim. Profesyonelliğe geçişi, zamanın bir noktası olarak görmüştüm; sanki bir düğmeyi çevirdiğiniz ve profesyonel olduğunuz bir an. Oysa profesyonel olmanın unvanla değil, süreçler, alışkanlıklar, zihniyetler ve sistemlerle ilgili olduğunu zamanla anladım. Başka bir deyişle, bir profesyonel, keyfi bir unvan veya atama nedeniyle değil, çalışma ve düşünme biçimleri nedeniyle profesyonel oluyordu.
Gerçek şu ki, hepimiz amatörlük seviyesinden yükselebilir ve profesyonellerin zihniyetlerini ve alışkanlıklarını benimseyebiliriz. Bunu yaparken yörüngemizi hızlandırır, kendimize daha fazla şans yaratır ve yeni fırsatların kilidini açarız. Ancak bunun için gerçek bir profesyonel ile bir amatör arasındaki farkları doğru tespit etmek gerekir.
Amatörler günü doldurmak için yaşar, profesyonellerin bir rutini vardır
Herhangi bir zanaattaki en iyi sanatçılar ortak bir özelliği paylaşır: Bir rutine sahip olmak ve buna yoğun bir disiplinle bağlı kalmak. Büyüklük dediğimiz şeylerin çoğu, tekrar tekrar iyi yapılan küçük günlük eylemlerin bir sonucudur. Profesyoneller bir rutin oluşturur ve onu her gün yerine getirir. Süreci kontrol ederek soruları ve sürprizleri ortadan kaldırırlar. Profesyoneller ayrıca, bir rutinin işe yaramaz olduğunun da farkına erkenden varır. Profesyoneller çevrelerini yaratırlar, sadece içinde var olmazlar.
Amatörler ödülü sever, profesyoneller ise süreci
Sizi tırmanmaya devam etmeniz için motive eden tek şey zirvedeki manzaraysa asla başaramazsınız. Av, sonundaki yemek kadar heyecanlı olmalıdır. Klişe gelebilir ancak profesyoneller sürece gerçekten aşık olurlar.
Amatörler işin zahmetsiz olmasını ister, profesyoneller ise işin zahmetsiz olmasını sağlar
Bir şeye daha az çaba harcamak istiyorsanız o şey için daha fazla çaba göstermelisiniz. Profesyoneller zarif performansların, yalnızca cesaret ve çaba gerektiren uygulamalar sonucu gerçekleşebileceğinin farkındadır; yani ancak küçük şeyler büyük şeylere dönüşebilir.
Amatörler başkalarını suçlar, profesyoneller sorumluluk alır
Bir başarısızlığın ardından, iki tür yanıt vardır: Amatör dışarıya bakar ve kötü şans, haksız koşullar, hile yapan bir rakip gibi suçlular bulur. Profesyonel ise içe bakar ve hazırlık eksikliği, rutindeki boşluklar, yetersiz bir yoğunluk görür. İlk örnektekiler durgunlaşır ve solar; ikinci örnektekiler ise büyür ve gelişir.
Amatörler başarıyı beceriye, başarısızlığı şansa bağlar. Profesyoneller ise her tür sonuçta beceri ve şansın rolünü tanır. Kontrol edilebilir faktörlere odaklanır ve şansın daha olası olduğu bir ortam yaratırlar. Çünkü bilirler ki hesap verebilirlik, ilerlemeyi sağlar.
Amatörler gösterişlidir, profesyoneller ise amansız
Birçok insan enerji patlamaları yaşayabilir ancak çok azı her gün tutarlı ve sabit akışlar üretebilir. Profesyoneller her gün saati zorlamaktan ve sahneye çıkmaktan gurur duyarlar; amatörler ise bunu bir gösteriş için yaparlar. Sürekli ortaya çıkan kişiye karşı asla bahse girmemek gerekir çünkü eninde sonunda başaracaktır.
Amatörler 100 vasat hamlede bulunur, profesyoneller 1 mükemmel hamle yapar
“Bir kere 10.000 tekme çalışan adamdan korkmam ama bir tekmeyi 10.000 kez çalışan adamdan korkarım.” - Bruce Lee
Profesyoneller benzersiz üstünlüklerini tanır ve tanımlarlar. Sınırlarını belirlemek için kendilerinin farkında olurlar. Zayıflıklarını düzeltme konusunda daha az, güçlü yanlarını bastırma konusunda ise daha fazla endişe duyarlar.
Amatörler başarısızlıktan korkar, profesyoneller ise onu kucaklar
“Ne kadar başarısız olursanız, sonunda o kadar başarılı olursunuz.” Bu başarının paradoksudur. Gol atmak istiyorsanız kaleye şut atmanız gerekir. Yapmadığınız atışların ise yüzde 100'ünü kaçırırsınız.
En büyük büyüme anlarımız genellikle en büyük başarısızlıklarımızdan kaynaklanır. Profesyoneller başarısızlığı peşinen kabul etmezler ama kesinlikle ondan da korkmazlar.
Amatörler yanılmaktan korkar, profesyoneller yanılmaktan zevk alır
Kendi beceriksizlikleriyle karşı karşıya kaldıklarında amatörler sudan çıkmış balığa döner. Profesyoneller ise yetersizliklerini örtmek için bundan destek alır ve yeniden açığa çıkmasını önlemek için kendini yetersizliğini yenmek üzerine konumlandırır.
Profesyoneller, bakış açısında bir değişiklik ve stratejik bir gelişmeyi zorlayan yeni bilgileri benimsemek için zihinlerini yeniden eğitirler. Her bir ‘güncelleme’yi eskisinin üzerine ekledikleri bir gelişme olarak görürler. Unutulmamalıdır ki sadece açık zihniyetler dünyayı yönetebilir.
Amatörler sabırsız, profesyoneller sabırlıdır
Amatörler eylemlerinde sabırlı ancak sonuçlarında sabırsızdır. Profesyoneller ise eylemlerinde sabırsız ve sonuçlarda sabırlıdır. Profesyoneller hazzı erteleyebilirler ancak aynı zamanda uzun vadeli mücadelelerin küçük günlük eylemlerle kazanıldığını da bilirler.
Amatörler dinlenmeyi umar, profesyoneller ise molalarını kendileri yaratır
Amatörler genellikle parmaklarını çapraz yaparak arenaya girerler; profesyoneller ise arenaya mutlaka bir planla girerler çünkü şans diye nitelendirdiğimiz bazı şeylerin binlerce mikro eylemin makro sonucu olduğunun farkındadırlar. Bu nedenle profesyoneller amatörlere kıyasla daha fazla şans yaratabilirler.
Amatörler gaza basar, profesyoneller ise beklemeyi bilir
Basınç ve stres seviyeleri yükseldiğinde ise amatörler genellikle rahatsızlanır ve bitişe daha hızlı varmak için son güçlerini de tüketirler. Profesyonel ise rahattır; rakibini gözlemler ve saldırmak için uygun anı bekler.
Amatör, ileriye doğru hareketin her zaman ilerleme anlamına geldiğine inanarak hep harekete geçer. Profesyonel ise yavaş hareket eder, duraklar, düşünür ve sonra hamlesini yapar. Hızlanmak için yavaşlamak gerekir. Yavaş olan pürüzsüzdür ve pürüzsüz olan da hızlıdır.
Sabırlı ve disiplinli yatırımın püf noktaları
Kendinize yatırım yapmanız için 3 neden
Strateji geliştirmenin ipuçları
Tahminlere kulaklarınızı tıkamayın ama kendi stratejinizden de sapmayın