Yazdır

İş dünyasında özür dilemenin sınırları

Tarih: 02 Kasım 2022 - 15:21

Nezaket sahibi olmanın en önemli göstergelerinden birisi olan af dileme davranışı iş dünyasında için faydalı bir özellik olmayabilir. Career Nomad CEO’su özrün ‘gerçekten af dilemek’ istendiğinde kullanılması gerektiğini belirtiyor


FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Birçok insan için özür gerektirmeyen durumlarda dahi ‘özür dilerim’ demek doğal bir reaksiyon olarak ortaya çıkar. Ancak iş dünyasında çok fazla özür dilemek geri tepebilir: Başkaları için olduğunuzdan daha başarısız görünebilirsiniz, özgüveniniz düşer ve gelecekteki özürlerinizin etkisi de azalır.

CNBC’nin haberine göre özür dileme alışkanlığı güvensizlikten kaynaklanıyor. Kariyer danışmanlığı firması Career Nomad’in CEO’su Patrice Williams Lindo’ya göre söz konusu alışkanlık kadınlar ve beyaz olmayan insanlarda daha sık görülüyor.

Lindo konuyla ilgili açıklamasında, “Özellikle siyahi kadınlara kültürel olarak diğer insanlara karşı aşırı alçakgönüllü olmamız ve kazanımlarımızı küçümsememiz öğretiliyor. Ben de bu şekilde büyütüldüm. Kendimiz hakkında konuşmamız ve başarılarımızla gurur duymamız bir sorundu. Bu yüzden kendimizi yetersiz ve güvensiz hissediyoruz” ifadelerine yer verdi.

Aşırı özür dileme ihtiyacı da bu kendinden şüphe etme davranış kalıbından kaynaklanıyor. "Özür dilerim" denmesi gereken durumları tanımlamak ve bu kalıp yerine başka ifadeleri bulmak ise Lindo’ya göre atılması gereken ilk adım.

Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre Career Nomad CEO’su iş yerinde gereğinden fazla özür dilemenin cazip gelebileceğiniz üç yaygın senaryoya yer verdi ve bunun yerine ne söylenmesi uygun olabilecek farklı kalıplara işaret etti:

Teknik bir sorunla karşılaşıldığında

Hibrit ve uzaktan çalışma son birkaç yılda popülerlik kazandı ve insanların elektronik cihazlarını her zamankinden daha fazla kullanmalarına neden oldu. Ancak ne kadar teknoloji meraklısı olursanız olun, teknik aksaklıkların ortaya çıkması kaçınılmaz bir durum. Bu aksaklıklarsa genellikle çalışanların suçu olmuyor.

Bir video konferansa katıldığınızı düşünün. Zayıf bağlantı nedeniyle sunumun yükselmesi zaman alıyorsa, butonlar arızalanıyorsa veya başka bir teknik aksaklık söz konusuysa özür dilemek gibi bir zorunluluk bulunmuyor.

Lindo, "’Özür dilerim’ genellikle insanların boşluğu doldurmaları gerektiğinde kullandıkları bir ifadedir. Sessizlik konusunda rahat değillerdir" diyor.

CEO bu tür durumlarda kontrolünüz dışındaki şeyler için özür dilemek yerine, “Sabrınız için teşekkür ederim” veya “Benimle çalıştığınız için teşekkür ederim” gibi kalıplar kullanarak herhangi bir garipliğin üstesinden gelinebileceğini ve güvenin yeniden tesis edilebileceğini söyledi.

Bir tartışmaya katılmak istediğinizde

Bir meslektaşınız tarafından yönetilen bir toplantıya katıldığınızı varsayalım. Katılımcılardan birisi katıldığınız veya katılmadığınız bir noktayı gündeme getirir ve siz de kendi fikrinizi paylaşmak istersiniz.

Bu noktada “Af edersiniz ama şu noktaya da temas etmek istiyorum” diyerek araya girmeye karar verebilirsiniz. Lindo, bu durumun af dilemeyi gerektirmediğine dikkat çekiyor.

CEO, “Tartışmaya ekleyebileceğiniz bir bilgi veya bir karşıt görüşünüz varsa bu tamamen kabul edilebilir bir durumdur. İnsanlar bu gibi durumlarda sohbete nüfuz etmek ve seslerini duyurmak zorunda olmadıklarında seslerini duyurmak için ‘af edersiniz’ kalıbını kullanırlar” diyor.

Lindo’ya göre bu gibi durumlarda af dilemek yerine, “şunu eklemek isterim ki”, “bana kalırsa” veya “farklı bir bakış açısıyla düşünmek gerekirse” gibi kalıpların kullanılabileceğini belirtiyor. CEO’ya göre bu kalıplar, tartışmaya girmeye korkmadan katkıda bulunmanıza yardımcı olabilir.

CEO bir tartışmaya girmeden önce ortamın incelenmesinin özür dileme ihtiyacını hafifletebileceğini sözlerine ekledi. Lindo bu incelemeyi yaparken katılımcının konuşmadan önce ‘durumu, görevini, aksiyonu ve sonuçlarını’ tartmasını öneriyor:

“Diyelim ki karşıt bir görüşü ifade etmek istiyorsunuz. İlk olarak, durumu düşünün ve kendinize sorun, 'Bu uygun bir zaman mı?' Eğer değilse, özür dilemek zorunda kalabileceğiniz bir şey söylemeden önce, hangi görevi yapabileceğinizi, belki de önceden bir yöneticiye veya danışmana ulaşabileceğinizi düşünün. Hangi eylemi yapmak istediğinize karar verin ve kendinize şunu sorun: 'Bu konuşmadan sonra hangi sonucu elde etmeyi hedefliyorum?”

 
Bir hata yaptıysanız

Özellikle de iş yerlerinde herkes hata yapabilir. Bir görevi yanlış yaptıysanız veya yanlışlıkla birini rahatsız ettiyseniz, "Özür dilerim" demek her zaman yanlış bir yanıt olmaz. Ancak en güçlü yanıt da bu değildir.

Lindo, “Yanlış bir şey yaptığınızda, her zaman ‘Özür dilerim’ demek zorunda değilsiniz. Sorunu araştırmak veya çözmek için yapacağınız eylem hakkında konuşabilirsiniz” açıklamasında bulundu.

Durumu düzeltmek için ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduğunuzu daha iyi gösterebilecek ifadeler de mevcut. “Geri bildiriminiz için teşekkür ederiz", "Tüm sorumluluğu alıyorum", "Bu sorunu dikkatime sunduğun için minnettarım, nasıl iyileştirebilirim” gibi ifadelerin kullanılması CEO’ya göre özür yerine geçerek iş dünyasında güçlü kalınmasına da yardımcı olabilir.

Lindo, samimi bir özrün de kötü bir şey olmadığını belirtiyor. Ancak CEO bu tür bir özrün gerçekçi görünmesini sağlamak için ‘Özür dilerim’ kalıbının gerçekten kastedildiği zamanlarda kullanılmasının ideal olacağını sözlerine ekledi.

Avrupa'da çalışmak için ne gerekiyor?

 

İş yerleri için ‘toksik’ uyarı

 

Kendinize yatırım yapmanız için 3 neden

 

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/is-dunyasinda-ozur-dilemenin-sinirlari/1699609