FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Çalışmalar, iş hayatımız ve gündelik yaşantımız üzerinde önemli değişiklikler yaratan pandeminin, karakterlerimiz üzerinde de belirgin farklılıklara yol açtığını gösteriyor.
Psikolojik çalışmalara dair kanıtlar, hayatımızda önemli yer eden travmatik olayların kişiliğimizi değiştirebileceğini gösteriyor. ABD'de 7.000 kişinin katılımıyla gerçekleştirilen bir araştırmaya göre, genç yetişkinler pandemi öncesine göre daha utangaç, huysuz ve tembel hale geldi.
Daha az dışa dönük, daha az vicdanlı
Sky News’ten Laura Mowat’ın haberine göre, çalışma, Koivd-19 pandemisinin insanların kişiliklerini değiştirdiğini ve birçok kişinin pandemi öncesine kıyasla daha az dışa dönük, daha az tahammül sahibi ve daha az vicdanlı hale geldiğini gösteriyor.
Hakemli bir bilimsel dergi olan PLOS ONE'da yayınlanan ve Florida Eyalet Üniversitesi'nden Angelina Sutin tarafından yönetilen çalışmanın yazarlarına göre, “Genç yetişkinler daha huysuz ve strese daha yatkın, iş birliğinden daha uzak, güvensiz ve daha az kısıtlanmış ve daha az sorumlu hale geldiler.”
Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, araştırmacılar, önceki çalışmalarda, deprem ve kasırga gibi toplumsal travmaya neden olan olayların kişilik üzerinde bir değişiklik yarattığına dair bir bulguya rastlanmadığını söylüyor. Ancak araştırmacılar, Kovid-19 pandemisinin insanların hayatlarının neredeyse her alanını etkilediğinin altını çiziyor.
Pandeminin ikinci yarısında değişiklikler artıyor
Çalışma, 18 ile 109 yaşları arasındaki 7.109 kişinin karakter özelliklerini değerlendiriyor ve katılımcılara nevrotiklik, dışa dönüklük, açıklık, uyumluluk ve vicdanlılık değerlerini ölçen bir test veriliyor.
Pandeminin başlangıcında yapılan ve 2019 yılı Aralık ayından 2020 yılı Mart ayına kadar olan ilk testler, insanların kişiliğinin, nevrotiklikte küçük bir düşüşle nispeten istikrarlı olduğunu gösteriyor. Pandeminin ikinci yarısında ise insanların dışa dönüklük seviyelerinde, yeni deneyimlere ne kadar açık olduklarında ve ne kadar uyumlu ve vicdanlı olduklarında düşüşler yaşandığı gözleniyor.
Genç yetişkinler daha çok etkilendi
Araştırmanın yazarları, kişiliğin genç yetişkinlerde görece daha şekillendirilebilir olduğuna ve bu yaş grubunda daha büyük bir etkiye sahip olabileceğine inanıyor. Bayan Sutin şunları söylüyor: “Bu kanıt, nüfus genelinde stresli olayların, özellikle genç yetişkinlerde kişilik yörüngesini hafifçe bükebileceğini gösteriyor.”
Sutin ayrıca, “Açıklık ve uyumlulukta önemli düşüşler tespit edildi. Bu düşüşler, kısmen, 2021'de daha keskin olan pandemiye yanıt olarak yaşanan sosyal çalkantıya bir yanıt niteliği taşıyor görünüyor. Özellikle ikinci yıla girerken pandemi etrafında devam eden belirsizlik ve yaşamlarımızda hareketin yeri, bireylerin faaliyetlerini ve dünya görüşlerini daraltmasına neden olmuş olabilir” şeklinde konuşuyor.
‘Yeni normal’i yaşıyoruz
Psikiyatrist Dr. David A. Merrill ise, “Bu bulgular, pandemi nedeniyle hayatın ne kadar farklı hale geldiğini gösteriyor ve pandeminin endemik bir duruma dönüşmesiyle birçok yönden bu ‘yeni normal’in içinde yaşadığımızı söyleyebiliyoruz.”
Son olarak araştırmada şu notlara yer veriliyor: “Pandeminin başlarında yaşanan sınırlı kişilik değişiklikleri yerini 2021 yılından itibaren keskin ve çarpıcı değişikliklere bıraktı. Bu değişikliklerin en önemlileri, daha çok genç yetişkinlerde görülen nevrotiklikte belirgin artış ve uyumluluk ve vicdan yetilerindeki düşüş olarak sıralandı. Yani, genç yetişkinler daha huysuz ve strese daha yatkın, iş birliğine daha uzak, güvensiz ve daha az sorumlu hale geldi.”
Pandemi dünyadaki modern köle sayısını artırdı
Pandemi, gelir dağılımındaki eşitsizliğe ilaç oluyor
Pandemi çocukları daha az okuyor
Bilim insanlarından yeni ölümcül pandemi uyarısı!