Capital Economics, 2022 sonu için dolar/TL tahminini sert şekilde yükseltti. Şirketin James Reilly imzalı analizinde, dolar/TL için 2022 sonu tahmini 18'den 24'e yükseltildi.
2023'in ilk yarısında kurun 26 ve üzerini görebileceği tahmin edilirken, Haziran 2023'teki seçimi muhalefetin kazanması ve sonrasında agresif şekilde faiz artırılması durumunda kurun 2023 sonunda 24'e, 2024 sonunda da 20'ye gerileyeceği öngrülüyor.
ŞARTLAR DAHA KÖTÜYE GİDİYOR
Mayıs başından beri TL'nin dolar karşısında yüzde 15'lik değer kaybettiğini belirten Reilly, koşulların daha kötüye gittiğini ve değer kaybının hızlanmasını beklediklerini söyledi.
Küresel finansal koşulların sıkılaşmakta olduğuna ve gelişen piyasalar için dış koşulların son haftalarda kötüleştiğine ve risk iştahının düştüğüne dikkat çekilen analizde, bu durumun TL üzerinde diğer gelişen ülke para birimlerine kıyasla daha fazla baskı yarattığı, çünkü Türkiye'nin dış kırılganlığının yüksek olduğu dile getirildi.
TL'DEKİ HIZLI DEĞER KAYBINDA İÇ KOŞULLAR BELİRLEYİCİ
Emtia fiyatlarının yüksek seyrettiği ve Türkiye gibi emtiada net ithalatçı ülkelerin para birimlerinin de baskı altında kalmaya devam ettiğine işaret edilen analizde, dış ortamın kötüleşmesine rağmen Türkiye'nin ‘yeni ekonomi modeli' kapsamında geleneksel olmayan politikaları uygulamaya devam ettiği, bu yüzden de TL'deki hızlı değer kaybında iç koşulların belirleyici olduğu iddia edildi.
ENFLASYON YÜKSEK SEVİYELERDE KALMAYA DEVAM EDECEK
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mevcut duruma rağmen geçen hafta faiz indirimlerine devam edeceklerini söylediği hatırlatılan analizde, enflasyonun yüksek ve reel faizin derin negatif bölgede kalmaya devam edeceği beklentisine değinildi.
Kur artışına rağmen yüksek enflasyon nedeniyle reel efektif döviz kurunun arttığına ve bunun da Türkiye'nin rekabetçiliğini zayıflatıp cari denge üzerinde baskının artmasına neden olduğuna değinilen analizde, bunun tersine çevrilmesi için reel kurun düşüşüne ihtiyaç olabileceğine dikkat çekildi.
'YENİ EKONOMİK MODEL' VURGUSU
Hem dış koşulların kötüleşmesi hem de yeni ekonomik modelde ısrarın Türkiye'nin kredi iflas riskinin 2008 seviyelerini aşmasını beraberinde getirdiğini, artan jeopolitik risklerin de risk primini artırdığını belirten Reilly, Finlandiya ve İsveç'in üyeliği konusunda NATO'nun geri kalanı ile yaşanan ihtilaf ve Yunanistan ile yaşanan gerilimlere işaret etti.
Makro ekonomik zeminin TL'yi sıkı bir şekilde baskı altında tutması beklentisine yer verilen ve “Gelecekteki politikaların TL'deki değer kaybını durdurma için çok şey yapacağından şüpheliyiz” ifadesi kullanılan analizde, son günlerde alınan sıkılaştırıcı önlemlerin, talebin bir miktar azalmasına ve fiyatlarda yukarı yönlü baskıların hafifletilmesine yardımcı olabileceği fakat bu tür önlemlerin faiz artışı gibi geleneksel politika araçlarına kıyasla etkinlikten yoksun olduğu aktarıldı.
Analizde, Türkiye’nin brüt döviz rezervlerinin de dış finansman ihtiyaçlarına oranla çok düşük olduğunu gösteren grafiğe yer verildi.
Fed'den 75 baz puanlık artış doları nasıl etkiler?
Yüksek faiz artışı Türkiye'yi nasıl etkiler?
Enflasyonla mücadelede BSMV adımı