Üretim kapasitesiyle Avrupa’nın önemli üreticileri arasına yer alan Türk kağıt ve karton ambalaj sektörü, AB’nin Polonya’yı Avrupa’nın karton merkezi yapma isteği nedeniyle zor günler geçiriyor. Dünya'da Mehmet Hanifi Gülel imzasıyla yer alan habere göre, Karton Ambalaj Sanayicileri Derneği (KASAD) Başkanı Alican Duran, sektörün, hammadde ihtiyacının önemli bir bölümünü tedarik ettiği İsveç ve Finlandiya pazarından pandemi döneminden buyana ithalat yapamaması üzerine Çin’e yöneldiğini, ancak Çin piyasasındaki fiyatların yaklaşık yüzde 50 daha pahalı olduğunu anlattı. KASAD Başkanı Duran, tedarik sıkıntısı ve yüksek fiyatların kâğıt-karton ambalaj üreticilerini hammaddede yerli yatırıma yönlendirdiğini söyledi.
Hammaddede yaşanılan krize rağmen 2021 yılında 832 milyon dolarlık ihracat yaptıklarını kaydeden KASAD Başkanı Alican Duran, “Ağırlıklı olarak Avrupa ülkeleri ve ABD’nin yanı sıra 100’ün üzerinde ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Üretiminin yüzde 20’si ihraç ediliyor ve 2022’de 1 milyar dolarlık ihracat hedefliyoruz” dedi.
"40 yıldır hammadde aldığımız ülkelerden artık alım yapamıyoruz"
Sektörün hammaddesini Türkiye’den karşılamak üzere girişimlerde bulunduğunu belirten Duran, 40 yıldır ürün tedarik ettikleri İsveç ve Finlandiya’dan 1,5 yıldır hammadde alamadıklarını ve hammadde ihtiyacını yüzde 50 daha yüksek fiyattan Çin’den karşılamaya başladıklarını aktardı. Duran, Polonya’nın AB destekli büyümesi nedeniyle Avrupa ülkelerine ihracatta zor anlar yaşadıklarını belirterek, “Pandemi ve emtiada yaşanan sorunlar nedeniyle AB ülkeleri Türk firmalara karşı biraz daha muhafazakâr davranır oldu. Açıkçası hammadde krizini Çin ile aşıyoruz, ancak hammaddeyi Avrupa’dan yüzde 50 daha pahalıya almak zorunda kalıyoruz” diye konuştu. Hammadde sorununun ancak yerli üretim ile aşılabileceğini ifade eden Duran, bu konuda da önemli gelişmelerin olduğunu kaydederek, “Selüloz bazlı karton üretimi için bir Türk firmasını yatırıma motive ettik. Yakın zamanda fabrikanın temeli atılacak ve 36 ay içinde de tamamlanması planlanıyor. 600 bin ton üretim kapasiteli bu fabrikada, üretimin 400 bin tonu iç piyasaya satılacak. Kalan kısım ise ihraç edilecek. Fabrikanın yatırım maliyeti yaklaşık 500 milyon Euro olacak” açıklamasında bulundu.
“Sürdürülebilirlik vazgeçilmez ilkemiz olmalı”
Pandemide özellikle gıda ve sağlık olmak üzere ürünlerin halka ulaştırılmasında kritik öneme sahip olan kâğıt ve karton ambalaj sektörünün kesintisiz çalışmayı sürdürdüğüne dikkat çeken Duran, yaşanan gelişmelerin dünyanın kâğıt ve karton mamullerine olan talebinin her geçen yıl artacağını gösterdiğini ifade etti. Sektörün bugünün ve geleceğin kritik sektörleri arasında yer aldığını dile getiren Duran, “Türk kâğıt sanayisinin adını dünyada daha fazla duyurmamız için kâğıt ve kartonda katma değerli ürüne, doğru ve etkili tanıtıma ve Avrupa Yeşil Mutabakat gereklerine daha fazla önem vermemiz gerekiyor. Bu yönde hızlı ve doğru adımlarla ihracatta beklentilerin ötesine geçebiliriz” ifadelerini kullandı.
AB’nin Yeşil Mutabakat çerçevesinde 2050 yılına kadar nötr karbon hedeflediğine değinen Duran, “AB pazarındaki tüm ambalajların 2030 yılına kadar ekonomik olarak uygun bir şekilde yeniden kullanılabilir veya geri dönüştürülebilir şartının ardından pek çok global marka bu konudaki çalışmalarını uluslararası kamuoyuna deklare ettiler. Eğer ürün ve üretim süreçlerini iyi tasarlarsak hem ambalajın hem de içindeki ürünün çevresel etkilerini en aza indirebileceğiz” dedi.
Sektör 2024'te 370 milyar dolara ulaşacak
Kağıt ve karton ambalajın 25 kez geri dönüştürüldüğüne dikkat çeken Duran, “Kâğıt-karton ambalajların genel ambalaj paleti içinde en yüksek paya sahip olduğunu ve bu payın da giderek büyüdüğünü anlattı. Duran, “The Future of Global Packaging to 2024 raporuna göre 2019 yılında 304,5 milyar dolar ile toplam ambalaj piyasasındaki payı yüzde 33,2 olan kâğıt-karton ambalajın 2024 yılındaki payı 370 milyar dolar ile yüzde 35’e yükselecek. Bu da gösteriyor ki kağıt-karton ambalaj sektörünün önü oldukça açık” şeklinde konuştu.