Yazdır

TBB Başkanı Çakar: Kur korumalı mevduat hesapları 782 milyar TL'ye ulaştı

Tarih: 09 Mayıs 2022 - 17:44

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar, kur korumalı mevduat hesaplarının 22 Nisan'da 782 milyar TL'ye ulaştığını ve süresi dolan mevduatın yüzde 90'ının yenilendiğini açıkladı.

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar, Habertürk'e açıklamalarda bulundu.

Çakar'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

"2019 yılında zaten bir ekonomik kriz bütün dünyada vardı. 2019 normalleşmeye giderken Çin'de çıkan virüsle 2020 yılını pandemiyle geçirdik. Pandemi bütün ekonomik hayatı hepsini negatif etkiledi. Bütün ekonomi otoriteleri kendi ülkelerinin üretimini, istihdamını koruma kaygısıyla hareket ettiler.

Bir çok mekanizma işletildi; buradaki temel kaygı üretimi, istihdamı ve genel ekonomik işleyişi korumaktı. Bunlara rağmen dünya ekonomisi 2020 yılında yüzde 3.1 oranında küçüldü. Ticaret hacmi yüzde 8 daraldı.

Aşının bulunmasıyla ötelenmiş taleplerin devreye girmesiyle dünya ekonomisi büyüdü. Dünya ekonomisi 2021 yılında yüzde 6.1 civarında büyüdü; ticaret hacmi yüzde 10 civarında büyüdü. 2018 yılından sonraki en büyük büyüme gerçekleşti. Bu büyüme başka komplikasyonları beraberinde getirdi.

"Dünyada ciddi bir maliyet enflasyonu var"

Arz, her sektörde paralel bir şekilde ve istenen şekilde artmadı. Enerji fiyatları ve girdi maliyetlerinde ciddi farklılıklar oldu. Hatta 2019 yılında petrol fiyatı 45 dolardı şu anda 110 dolar; sürekli artış trendine girdi. Doğalgaz 10 dolarken şu an 96 dolara çıktı.

Petrol ve doğalgazın fiyatının arttığı bir ortamda bütün girdi maliyetlerinde artış olur. Bu artışlar dünyada bir enflasyon doğurdu. ABD'de 40 yıl sonra bazı görülmedik enflasyonlar oluşmaya başladı.

Enflasyon ciddi bir maliyet, enflasyonu sonucu petrolün fiyat artışı eşittir enflasyondur. Dünyanın bu enflasyon ortamına girmesi talep enflasyonunu etkiledi. 2020 yılına ertelenmiş taleplerin devreye girmesiyle hem maliyet hem talep enflasyonu oluştu.

Enflasyon öyle bir şey ki, bir sefer gelip sürdükçe fiyat mekanizmasını bozuyor. Gerçek olmayan bir enflasyon doğuruyor. Beklenti enflasyonu her yerde benzer şekilde işler. Bizim ülkemizde biraz daha fazla işlediğini söyleyebilirim. Bütün dünyada ciddi bir maliyet enflasyonu var.

2. dünya savaşından sonraki en büyük krizi yaşadık. Üretimin tamamı durdu. Arz talep dengesi bozuldu. Enerji fiyatlarındaki artış ve arzın olmaması bütün süreci tartışmasız negatif etkiliyor. Araçlarda çip krizi hala devam ediyor.

"Rusya bizim için çok önemli bir pazar"

Şöyle bekliyorum; hiçbir kriz sonsuza dek sürmez, mutlaka çözülecektir. Dünyadaki enflasyon biraz daha sürecek. Rusya - Ukrayna savaşının nasıl şekilleneceği oradaki enerji fiyatlarının petrol ve doğalgaz fiyatlarının nasıl şekilleneceğini belirleyecektir. Savaş olmasaydı biz bu dönemde küresel düzeyde normalleşirdik.

Ticaret hacminin normalleştiği tedarik zincirinin kısmen olağanlaştığı bir dönemde savaş çıktı. Savaş risk arttırır. Savaş güvensizlik yaratır. Savaş öngörülebilirliği azaltır. Savaş coğrafyası hem doğalgaz hem petrol açısından önemli bir tedarikçi. Kimyevi gübre konusunda en önemli tedarikçilerden.

Avrupa'nın doğalgaz ve petrol ihtiyacının çoğu Rusya'dan sağlanıyor. Rusya'ya karşı petrol ithalatının ve ihracatının kısıtlanması söz konusu. Bunlar enerji fiyatlarını negatif etkileyecektir.

Dünyada büyüme trendi 2022 için yüzde 4.4 olarak öngörülmüştü. Revize edildi, yüzde 3.6'ya çekildi. Savaşın doğurduğu bir sonuç.

Barışın tesis edilmesi bütün dünyanın olduğu kadar bizim için de çok önemli. Rusya bizim için çok önemli bir pazar. Bizim enerji ithalatımız 51.5 milyar dolar. Bu sene 100 milyar dolar olması bekleniyor. Rusya turizm açısından da çok önemli. Ukrayna da çok önemli bir pazar. Pandemi öncesinde 6 milyon Rus, 2 milyon Ukraynalı ağırladık. Turizmden 2019 yılında 35 milyar dolar gelir elde ettik. Pandemide 12 milyar dolar, geçen sene 24 milyar dolar, bu sene 35-40 milyar dolar beklentisi var.

"MB net rezervi KKM ile 9 milyar dolar arttı"

Kur konusu şöyle bakmak lazım. Cari açığınız artıyorsa döviz talebi yaratıyor demek. Kur korumalı mevduat 20 Aralık tarihiyle devreye alındı. 22 Nisan itibariyle 782 milyar TL'ye ulaştı. Kur korumalı mevduata baktığında bireylerde 8 milyar dolar, tüzelde 11 milyar dolarlık bir yabancı paranın TL'ye geçtiğini görüyoruz. Bizim bilançolarımızın pasifinde mevduat var, ve öz kaynaklarımız var. Bizim mevduatın yapısında yabancı para çok ciddi anlamda artmıştı. KKM ile ile TL likidimiz arttı. Merkez Bankasıyla swap yapıyorduk. Bunun bir maliyeti vardı. KKM ile likidimiz oldu. MB net rezervinin KKM ile 9 milyar dolar arttığını görüyoruz.

TL mevduatın vadesi uzadı. Bireyler ve tüzeller açısından bakıldığında şahsın yabancı parada durmasının önünde bir engel kalmadı. Kurdaki artış zaten garanti ediliyor. Kur artışının bir maliyet yaratacağı ve enflasyona sebebiyet vereceğini hepimiz biliyoruz. Enflasyon açısından kurun yönetilebilir seviyede kalması makro ekonomi açısından çok büyük değer oluşturmuştu.

Fiyat artışlarında rasyonel bir temel yoktu. Şu anda 90'lı yıllardaki enflasyon söz konusu değil. Bütün dünyada küresel bir enflasyon söz konusu. Çözülmesi gereken çok şey var, yapılacak çok iş var, Türkiye'de yaşanan enflasyonu dünyadan bağımsız değerlendirmemek lazım. Ciddi bir maliyet enflasyonu transferi söz konusu.

Enflasyona endeksli tahvil

Satın alma gücü pariteleriyle bakmak lazım, enflasyonda sadece oranlara bakmamalıyız. KKM yüzde 90 civarında yenilendi. Optimal noktaya geldiğimiz düşünüyorum. Öngörülenin gerçekleştiğini düşünüyorum. KKM sisteminde bütün bankalar var. Hazine ve Maliye Bakanlığı'nda enflasyona endeksli tahvil ürünün çalışıldığını biliyorum. Henüz netleşen bir şey yok.

Ülke kaynaklarının ekonomi yönetimine veya ticaretin içerisine dahil edilmesi çok önemli. 5 bin ton 330 milyar dolar civarında Türkiye'de yastık altı altın olduğu öngörülüyor. Bu kadar büyük bir rakam varsa bunu sisteme dahil etmek çok önemli.

Altın toplama çalışması daha önce vardı. Rafineriler de bu sisteme dahil oldu. Kamu bankaları sadece değil. Özel bankalar üzerinde de hem kampanya, hem sistemik entegrasyonlar yapılıyor. Bu anlamda iki farklı ürün geliştirildi. Çalışmalar başladı. Belli bir noktaya geldi. Biraz zaman gerekli bunun için.

Pandemi döneminde bazı kararlar aldık. Olağanüstü dönemlerin olağan dışı bazı kararları olur. Bankacılık sektörü bütün sektörler itibariyle dünyada en kurallı sektörlerden bir tanesi. Pandemide alınan kararları yavaş yavaş normalleştirelim, Uluslararası kurallar ve kurumlarla uyum içerisinde olalım, yeni ekonomik model kapsamında kaynakların doğru kullanılmasını hedefliyor.

"Bireysel kredilerin total kredilerin içerisindeki payı yüzde 19"

MB sermaye yeterlilik rasyosunda Türk bankacılık sektörünün sermaye yeterlilik oranı yüzde 20'ler seviyesinde. Bazal kriterleri yüzde 8 öngörüyor. BDDK yüzde 12 öngörüyordu. Kurda 252 gün dikkate alınıyordu bunu normalleştirmek adına 2021 yıl sonu kuru dikkate alalım diye bir karar verildi. Dikkate alınacak kur oranını yüzde 13.3'e çekti. Bir kısım bankalarımız gerçek bankaları uyguluyorlardı

MB üretim, yatırımın, ihracat ve ihracata yönelik olarak kaynakların o alanlara tevzi edilmesine yönelik bazı teşvikler uyguladı. KOBİ, tarıma, esnafa pozitif ayrımcılık yapan ve yeni ekonomik modelde üretim yatırım ihracatı ön plana çıkan bir mesaj vermek istedi.

22 Nisan itibariyle bireysel kredilerin sektördeki bakiyesi 1.55 trilyon TL kredi var. 245 milyar TL'si kredi kartları, 300 milyar TL'si konut, diğeri ihtiyaç vs. Bireysel kredilerin total kredilerin içerisindeki payı yüzde 19. Yüzde 4 civarında bireysel kredilerde bir azalma var. Bireysel kredilerde daha kontrollü ve daha az bir büyüme söz konusu.

"Kredi geri ödemeleri makul durumda"

Negatif faiz dolayısıyla bankadan kredi çekilmesi kârlı görünüyor. Enflasyonun düşüşüyle bu dengelenecek. Geçen yıl aynı dönemde kullandırılan kredi tutarı 72 milyar TL'ydi. Bu yıl şimdiye kadar 505 milyar TL kredi kullandırıldı. Bireysellerde kullandırılan kredi artış oranı yüzde 7, kurumsallarda kullandırılan artış oranı yüzde 24 bu iyi bir şey. Kredide imalat sektörünün payı yüzde 28, ticaretin payı yüzde 17, inşaatın payı yüzde, enerjinin payı yüzde 8, turizm ve tarım yüzde 5'er bölüşüyor. İmalatta 2 puan artış var.

Kredi kartı artık daha çok ön planda. 245 milyar lira civarında kredi kartında bir bakiye var. 138 milyar TL'si her ay dönen bakiye. 2021 yıl sonunda tahsili gecikmiş kredinin oranı yüzde 3.3'tü. Nisan sonu itibariyle bu oran yüzde 2.9'a düştü. Kurumsal kredilerde bu oran yüzde 3, bireyle verilen kredilerde verilen kredilerde yüzde 2.6 düzeyinde. Bu oranlar çok makul düzeyde.

Bankacılık sektörü itibariyle ihtiyatlı bir yaklaşımla tahsili gecikmiş alacaklar için yüzde 80 oranında karşılık vermiş durumdayız. Bugün sektör olarak nakit sıkıntısına düşen müşterilerin kredilerinde düzenleme çerçevesinde yapılandırıyoruz. Kredi ödemesi çok makul ve iyi bir durumda. Tarım kredileri takip oranı yüzde 1'in altında. Türk bankacılık sektörü geçen sene 93 milyar TL para kazandı. Bu sene ilk 3 aylık dilimde 63 milyar TL bankacılık sektörünün kârı var.Geçen sene Türk bankacılık sektöründe öz kaynak kârlılığı yüzde 14'tü. Bugün itibariyle öz kaynak kârlılığı yüzde 20'ler seviyesinde.

Karadeniz gazı ve Akkuyu'nun enerji faturası üzerinde pozitif etkisi olacak. Cari açık azalacak. Cari açık yabancı para talebini azaltır bu da kuru aşağı yönlü itecektir.

Bütün dünyada yabancı sermeye korunaklı alanlara kaydı pandemi dolayısıyla. Türkiye büyük potansiyel o yatırım gelecektir.

Yeni ekonomi paketi kendi iç kaynaklarımızla üretimi arzı arttırarak cari açık oluşturmadan büyüme modeli öngörüyor.

Bankacılıkta kredi kullandırıyorsanız ilk soru ne için kullanılacağı. Bu kredileri takip etme yükümlülüğümüz var. Kredi kullandırıyorsak altına, dövize kullandırmamak için azami şekilde takip ediyoruz.

Ziraat Bankası'nın kuruluş misyonu tarımsal kesimi finanse etmek. Bankanın kredi kompozisyonuna bakıldığında tarım yüzde 21 ile en yüksek paya sahip. İkinci kalem imalat sektörü. Banka bugün ülkenin ana lokomotiflerinden bir tanesi. Diğer sektörlere kredi vermemiz ana misyonumuzdan vazgeçtiğimiz ve oraya yeteri kredirmediğimiz anlamı çıkmamalı. Sektörde tarımsal kesime kullandırılan kredi 167 milyar TL. Ziraat Bankası olarak 127 milyar TL'sini biz vermiş durumdayız

Ziaat Bankası'nın tahsili gecikmiş tarımsal kredi alacağı yüzde 1'in altında. Tahsil ediyoruz."

 

Kur korumalı mevduat hesabı avantajları nelerdir?

 

Kur korumalı mevduat sisteminde yeni düzenleme!

 

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/tbb-baskani-cakar-kur-korumali-mevduat-hesaplari-782-milyar-tlye-ulasti/1660680