VOLKAN KARSAN – FINANSGUNDEM.COM / KAZANDIRAN SOHBETLER
Dünya ekonomisi pandemiden çok etkilendi, son aylarda ise Rusya-Ukrayna savaşı ve Rusya’ya uygulanan yaptırımlar global bir krizi tetikliyor. Bu koşullarda Borsa İstanbul rekorlar kırıyor ve art arda halka arzlar yapılıyor. Konuyu uzmanına danışmak istedik ve "Kazandıran Sohbetler"de bu kez konuğumuz İnfo Yatırım’ın yeni Genel Müdürü Tarkan Akgül…
“HEDEFİMİZ, MAYIS AYININ 15’İNE KADAR EN AZ 5 HALKA ARZA DAHA ARACILIK ETMEK”
- Sayın Akgül, ekonomideki çalkantılara, döviz ve faiz tartışmalarına rağmen Borsa İstanbul’a ilgi olumlu seyrediyor. Art arda halka arzlar yapılıyor. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
- 2020'de pandemi sürecinin başlamasıyla birlikte gerek bireylerin gerek ise kurumsal yöneticilerin aklında nice soru işaretleri belirdi. Bu belirsizliği ortadan kaldırmak, bu krizi yatırımcı nezdinde fırsata çevirmek, yatırımcıların endişelerini hafifletmek ve doğru yatırım araçlarına yönlendirebilmek, böylesi bir dönemde biz finansçıların omuzlarındaki yükü daha da ağırlaştırdı. Bugün gerek yurt dışı konjonktür gerekse yurt içindeki koşullar, yatırımcı nezdinde parayı koruma zamanı olduğuna işaret ediyor. Küresel enflasyon endişesi yükselirken, bunun iç piyasada da yatırımcı davranışlarına yansıdığını görebiliyoruz.
Öyle ki, özellikle sermaye piyasalarında, daha önce hiç yatırım yapmamış olanların bile borsada yatırımcı niteliği kazandığını gördük. Salgın ve enflasyon ortamı, bireysel yatırımcıyı, varlıklarını koruma ve değerlendirme amacı ile piyasada oyuncu haline getirdi. Bu çalkantılı dönemde, iç piyasada yabancı yatırımcının ilgisinin azalıyor olması, yerli yatırımcıyı çok daha cesur ve fırsatları yakından takip eder bir pozisyona getirdi.
2021'de yapılan halka arzların performansları da yatırımcının dikkatine değer bir seviyeye geldi. Bu anlamda özellikle Borsa İstanbul'da, geçmiş yıllardaki potansiyeli yüksek ve bir hikayesi olan şirketlere yatırımların süreceğini öngörüyoruz.
Yaklaşık 2-3 yıl önce yaşanan yoğun halka arz dalgası, küçük ölçekli şirketlerin ağırlıkta olduğu ve aynı dönemde bireysel küçük ölçekli yatırımcının varlık gösterdiği bir dönemdi. Biz bu dönemin bir volatilite dalgasını da beraberinde getirdiğini gördük. Bu şirketlerin fiyat performansında bir hayal kırıklığı yaşandı. Bu sürecin ardından, halka arzlara ara verildi. Pandemi sürecinde, belirsizliklerin tavan yaptığı günlerde, şirketlerin finansman ihtiyaçlarını gidermek amacıyla yola çıktığı halka arzlar yoğun talep gördü. Bugün artık normalleşme sürecinin hızlanıyor olması, 2022'nin ikinci yarısında ve 2023 yılında halka arzların yoğun yaşanacağına işaret ediyor. Zira 2021'de yapılan halka arzların performansları da yatırımcının dikkatine değer bir seviyeye geldi. Bu anlamda özellikle Borsa İstanbul'da, geçmiş yıllardaki potansiyeli yüksek ve bir hikayesi olan şirketlere yatırımların süreceğini öngörüyoruz.
Bu konuya kurumumuz özelinde bakacak olursak, halka arza aracılık kapsamında İnfo Yatırım, 2020 yılında Fade Gıda’nın halka arzını başarıyla gerçekleştirdi.
Yine İnfo Yatırım, 2021 yılında Borsa’da satış yöntemiyle gerçekleştirilen ve en yüksek sayıda bireysel yatırımcının katıldığı QUA Granite halka arzını da gerçekleştirdi. Kurumumuz, Escar Turizm, Hedef Holding, Mobiltel İletişim ve Rainbow Polikarbonat halka arzlarıyla sektörde en fazla halka arza aracılık eden ikinci aracı kurum oldu.
Çok sayıda şirketin halka arzına aracılık etmek üzere çalışmaların sürdürüldüğü 2022 yılına da Hun Yenilenebilir Enerji halka arzı ile de başarılı bir adım atılmış oldu.
Bu yıl Gezinomi halka arzının ardından Gürsel Turizm Taşımacılık ve Servis A.Ş ile devam eden halka arza aracılık yolculuğumuzda hedefimiz, Mayıs ayının 15’ine kadar en az 5 halka arza daha aracılık etmek.
“YURT İÇİNDE BİRİKİMLERİNİ DEĞERLENDİREN YATIRIMCILARA, BUNDAN SONRAKİ SÜREÇTE YENİ BİR KİMLİK KAZANDIRMALIYIZ”
- Kurumunuzda yeni görev değişikliği oldu, genel müdürlüğe getirildiniz, hayırlı olsun size başarılar dileriz. 2022’nin kalan üç çeyreği için hedeflerinizden bahseder misiniz?
- Kurumsal bir yapıdan geliyorum. Kariyerime Koç Menkul’de başladım, İş Yatırım’da devam ettim. 23 yıldır kurumsal bir kimlikle bu işi yapıyorum.
Bugün burada İnfo Yatırım'da yurt içi yatırımcı nezdinde potansiyelimizin çok yüksek, altyapımızın çok sağlam, sistemimizin çok kuvvetli olduğunun farkındayız. Hedefimiz yurt dışı piyasalarda da büyümek ve potansiyelimizi gerçekleştirebilmek.
Biraz önce de değindiğim gibi, pandemi dönemiyle çok sayıda yerli yatırımcıya yurt içi piyasalarda, borsa yatırımcısı olabilmeleri için aracılık ettik, borsayla tanıştırdık, borsa tecrübesi edindirdik. Bence bundan sonra bizlerin asli görevi ve hedefi, yurt içinde birikimlerini değerlendiren yatırımcılara, bundan sonraki süreçte yeni bir kimlik kazandırmak olmalı. Hem yurt içi piyasalarda yatırımları artırmak, aynı zamanda döviz cinsinden yurt dışındaki ürünleri tanımalarını sağlamalıyız. Gerçek bir profesyonel yatırımcı kitlesi yaratmalıyız.
Elbette biz de Türkiye ekonomisinde etkilerini yaşıyoruz yaşayacağız. Tüm ülke ekonomilerinde olduğu gibi, bizim de ekonomi yönetimimiz, bu süreçte en az hasarla sürecin atlatılması için çaba sarf ediyor.
"BORSAMIZ AÇISINDAN TARİHİ BİR DÖNEME TANIKLIK ETMEKTEYİZ, YATIRIMCILAR BU SÜREÇTE MUTLAKA UZMAN KADROLARDAN FİKİR ALMALI”
- Dünya ekonomisi Ukrayna-Rusya savaşının, uygulanan yaptırımların dolaylı etkilerini yaşıyor. Dünya borsalarını bekleyen senaryolar neler, bunun Borsa İstanbul’a yansımalarını nasıl görüyorsunuz?
- Global çerçevede baktığımızda enflasyonist hareketler resesyon endişelerini yükseltiyor. Bugün ABD'de AB'de tüm politikalar bu çerçevede değerlendiriliyor. Bu anlamda ülkelerin, bugün birbirine zıt hareket etme kabiliyeti ortadan kalkmış durumda. Bu nedenle, elbette biz de Türkiye ekonomisinde etkilerini yaşıyoruz yaşayacağız. Tüm ülke ekonomilerinde olduğu gibi, bizim de ekonomi yönetimimiz, bu süreçte en az hasarla sürecin atlatılması için çaba sarf ediyor.
Borsamız açısından tarihi bir döneme tanıklık etmekteyiz. Yatırımcılar bu süreçte mutlaka uzman kadrolardan fikir almalı, görüşlerini dinlemelidir. Yatırımcımızın risk profilinin analizi ve projeksiyon yapabilme kabiliyeti olan yatırımcı danışmanlarımız, doğru yatırımcıyı doğru ürün ile buluşturacak kişilerdir. Bir yatırımın hangi beklenti ile hangi vadede ve ne kadar risk içererek yapılacağı, yatırımcı ve danışman arasında ortak bir karar ile şekillendirilmelidir.
Bu işin tek çıkar yolunu profesyoneller olarak görüyorum. Yatırımcılar, bu işe kendini adamış, bu işe baş koymuş kurumlarla birlikte çalışarak, yetkin, etkili ve akıl öncelikli, ustalıkla işini yapan yatırım danışmanlarına kendilerini anlatmalı ve sonrasında da doğru yatırıma doğru zamanda, doğru yerde başlayarak karar vermelidirler.
“YATIRIMCILAR, ÇALIŞTIKLARI KURUMDAN GEREKLİ DESTEĞİ SONUNA KADAR İSTEMELİ, SONUNA KADAR ALMALIDIR”
- Tüm global ve yerel etkilerin yansımalarını göz önüne alarak, özellikle küçük yatırımcılar için borsada sektör ve kâğıt önerileriniz olabilir mi, bakış açıları ne olmalı?
- Herkesin bildiği gibi Borsa İstanbul (BİST) gelmiş olduğu seviye anlamında tarihi rekorlar kırmaya devam ediyor. Buradaki en önemli nokta yatırımcılar, çalıştıkları kurumla gerek araştırma birimlerinden gerekse yatırım danışmanlığı yapan arkadaşlarımızdan gerekli desteği sonuna kadar istemeli, sonuna kadar almalıdır. Kendi risk profillerini çalıştıkları kurumlara anlatarak kendi yatırım danışmanlarına bu yatırımları sonucunda ne kadar risk alabileceklerini kendilerine nasıl bir Benchmark koyduklarını aktarmalıdır. Ne beklentilerle bu yatırımı yaptıklarını doğru anlatmaları kurumların da yatırımcıları doğru yönlendirmeleri, doğru ürünle doğru zamanda buluşturmaları anlamında önem arz etmektedir. Bu işin tek çıkar yolunu profesyoneller olarak görüyorum. Profesyonellerden de kastım işinde uzman, yetkili bu işi akılla, ustalıkla yapan yatırım danışmanlarına kendilerini anlatmalı ve sonrasında da doğru yatırıma doğru zamanda, doğru yerde başlayarak karar vermeleri çok değerli.
“BU BANKALAR NİYE GİTMİYOR, BU BANKALAR NİYE DÜŞÜK F/K'LARLA İŞLEM GÖRÜYOR, SORULARININ CEVABINI ASLINDA BİZ BİRKAÇ HAFTADIR YAŞIYORUZ”
- Peki, bu profesyonellerin en tepesinde yer alan kişilerden biri de sizsiniz. Sektör bazında da bir öneriniz olabilir mi? Savaş sonrası için neler söyleyebilirsiniz?
- Sektörel bazda baktığımızda aslında bu durumun çok dinamik bir yapı içinde yönetilmesi gerekiyor. Bunu açmak gerekirse, pandemiden başlayalım, o dönemde neydi bizi en çok etkileyen? Uçuşların kaldırılması çok önemliydi, bu havacılık sektöründe bulunmamak anlamına geliyor.
Sonrasında aynı dönemde en çok etkileyen konu aşı hikayesiydi. Herkes bilimle ilgili, sağlıkla ilgili gelişme bekliyordu. O dönemde sağlık sektöründe, ilaç üreten şirketlerde pozisyon alınması gerekiyordu. Savaş sırasında ne yapılmalıydı? Dönüp savunma sanayindeki şirketlere bakılmalıydı. Bu tarzda üretim yapan arkasındaki parça üretimini yapan şirketleri bulunmalıydı. Ne yapılmamalı? Turizm sektöründeki şirketlere girilmemeliydi... Toparlamak gerekirse doğru zamanda doğru yerde olmak tabiri burası için de geçerli. Doğru zamanda doğru sektörde olmak… Yatırımcıların aslında kendi yatırımlarını değerlendirmedeki kriterlerden en önemlisi ve başta gelenlerinden olduğunu düşünüyorum.
Çok değerli bankalarımız var. Son dönemde hak etmediği değerleri olsa da bankacılık sektöründe bir hareket şu an için bizim konsantrasyonumuzun yoğunlaşması ve odaklanılması gereken sektör olduğunu düşünüyorum.
Şu günler için konuşursak da uzun zamandır herkesin dile getirdiği, herkesin birbirine sorduğu, ‘Bu bankalar niye gitmiyor, bu bankalar niye düşük F/K'larla işlem görüyor’ sorularının cevabını da aslında biz birkaç haftadır yaşıyoruz.
Çok ucuz kalmış ve aslında Borsa İstanbul'da ağırlığı en yüksek olan sektör. Artık hem yerli hem yabancı yatırımcının odağında olup, bundan sonra bir hareketin de bankalarla başlayacağını hala düşünenlerdenim. Çok değerli bankalarımız var. Son dönemde hak etmediği değerleri olsa da bankacılık sektöründe bir hareket şu an için bizim konsantrasyonumuzun yoğunlaşması ve odaklanılması gereken sektör olduğunu düşünüyorum.
“TL’NİN YANINA FARKLI BİR ALTERNATİF PARA BİRİMİ KOYACAKSAK BUNU DA DOĞRU, VERİMLİ, MİNİMUM RİSKLİ DEĞERLENDİRMEK HERKESİN YARARINA OLACAKTIR”
- Biraz önce sepetten bahsettiniz. Anladığım kadarıyla artık Türk yatırımcısının da sepetinde yabancı değerlerin de bulunması gerekiyor. Son olarak bu konudaki öngörünüz, önerileriniz neler?
- Gerçekten hassas bir konu… Özellikle 2022 Türkiye'sinde kendi para birimimizin yanına farklı bir alternatif para birimi koyacaksak bunu da doğru, verimli, etkin ve minimum riskli şekilde değerlendirmek herkesin yararına olacaktır. O tarafta da ciddi anlamda çeşitli ürünler bulunmakta. Bunlardan en bilinenleri yurt dışı hisse senedi ve sabit getiri tarafında Eurobond yatırımı olarak düşünülebilir. Bunların hepsi hem bizim kurumumuzda hem de piyasadaki az sayıda da olsa aracı kurumdan gerçekleştirilebilmektedir. Bu yüzden yurt içi için herkesin mutlaka yatırım danışmanlığı tavsiyesi altında bu işi götürüyor olması lazım dediğimiz gibi, profesyonel destek, bu ürünlerde ise olmazsa olmaz demeliyiz. Yatırım danışmanlığı önerilerini, bu işi bilen profesyonel kişilerin kontrolünde, tecrübeli kurumların nezdinde yapmak her yatırımcının artık bundan sonraki hayatında var olması gereken bir portföy çeşitleme uygulaması olmalı diye düşünüyorum.
Dr. Yaşaroğlu: Zekât ekonomik büyüme ve kalkınmaya destek olur
Prof. Dr. Yaşar Bilgin: Almanya’da hekimlik hayal değil ama prosedür çok zor
Ufuk Tarhan: Blockchain yerkürenin dijital hali, ikizi, izdüşümü
Levent Kenar: Nükleer ve kimyasal silahlardan korunmanın yollarını öğrenmeliyiz
Orhun Kartal: Kartal Yenilenebilir Enerji garantili geliri olan bir iş yapıyor
KBB uzmanlarından kritik uyarı! İşte iş dünyasını tehdit eden hastalık
Bu savaş nasıl biter? Ahmet Yavuz Paşa’dan 3 kritik Rusya senaryosu
Cevheri: Günden güne tarımda daha fazla ithalatçı ülke oluyoruz
Cemal Güzelci: Temiz enerjide alacağımız çok yol var
Emre Alkin: FED faiz artırımı ABD için iyi bizim için kötü haber