Yazdır
Sigorta sektöründe pandemi döneminin parlayan yıldızı konumunda bulunan sağlık branşında sıkıntılı bir süreç yaşanıyor. Medikal enflasyondaki ve kurdaki hızlı yükselişe hasar maliyetlerindeki artış da eklenince poliçeler de fiyatlar neredeyse ikiye katlandı. Bu denli fiyat artışına karşın, enflasyondaki yüksek seyrin sürmesi ve kurdaki oynaklık nedeniyle şirketler önünü göremediği için maliyet hesaplaması yapamıyor.Dünya'dan Selçuk Altun'un haberine göre Enflasyonist ortam ve dalgalı kur sigorta sektörünün de en büyük sorunlarından biri olmaya başladı. Özellikle de medikal enflasyonda yaşanan yüksek artışlara döviz kurundaki ataklar eklenince sarf malzemelerinde gerçekleşen fiyat artışları sektörde iş yapmayı zorlaştırdı.
Bilindiği üzere, medikal enflasyon, Türk Tabipler Birliği ile hastane uygulamaları veri tabanının bir rehber tarifesi bulunuyor. Bu rehber tarife sene güncelleniyor. Güncel rakamlar, poliçe fiyatlamasına rehberlik ediyor. Bahsi geçen rehber tarifeye 2021 Ocak ayında yüzde 17 artış yapılmıştı ve aralık ayında 2022 için yüzde 30 artış yapılacağı açıklandı. Sigorta şirketleri, ‘bu oran çok yüksek olur, yapmayın, etmeyin’ derken ocak ayında yıllık enflasyon yüzde 36 açıklanınca, çok denilen yüzde 30 oran bir anda yüzde 36 olarak revize edildi. Artış, maliyetlerin bir anda keskin bir şekilde artmasına neden oldu. Buna ilave olarak, dövizde yukarı yönlü çok keskin hareketler yaşanınca, ameliyatlarda kullanılan medikal ekipmanın büyük bir kısmı ithal ve döviz ile alındığı için ek bir baskı unsuru daha ortaya çıktı.
Diğer taraftan, ileri tedavi - tetkik yöntemleri denilen bilgisayarlı tomografi, endoskopi, kapalı cerrahi vs. bunların hepsi yurt dışından ithal edilen makinelerle yapılıyor. Bunlar da dövizle alınıyor. Dövizde bir artış olunca hizmet sağlayıcılar, yani hastaneler de "yabancı para ile yatırım yaptıkları cihazları TL ile kazandıkları para ile ödeyecekleri için" fiyatları yukarı çekti. Sağlık branşında yaşanan bu maliyet artışları doğal olarak poliçelere de yansıtıldı. Bununla birlikte, ürünü satarken riskin gerçekleşeceği zaman maliyetin ne olacağını hesaplayamamak şirketleri bu alanda zorlamaya başladı.
Poliçe fiyatlarında yüzde 100’ü aşan oranda artış
Fiyatlarda keskin yükselişler olunca, burada da can yakacak şekilde poliçe fiyat artışları görülmeye başlandı. Sektör temsilcilerinden edindiğim bilgilere göre; illere göre değişmekle beraber 2021'de ortalama bin TL seviyesinde olan tamamlayıcı sağlık sigortasının fiyatı bugün itibariyle 2 bin 100 lira seviyelerine tırmandı. Geçen yıl 3,5 - 4 bin lira olan özel sağlık sigortasında ortalama poliçe fiyatları ise 6,5 - 7 bin liralara geldi. Bu da sağlık sigortaları poliçe fiyatlarında yüzde 100’ü aşan oranda artış gerçekleştiğini gösteriyor. Her ne kadar bu denli fiyat artışları yaşanmış olsa da, rakamlar bu alanda ilginin devam ettiğini gösteriyor. Sağlığın birincil öncelik olduğu bilincinin gelişmesiyle birlikte bu alanda büyüme devam ediyor. İlk çeyrek sonuçları nisan ayında açıklanacak ve durumu net olarak ortaya koyacak. Ancak, gösterge olarak bakacak olursak; Ocak 2022'de geçen yılın aynı dönemine göre sağlık sigortalı sayısı yüzde 40 oranında artış gösterdi. Artışta yine sürükleyici taraf tamamlayıcı sağlık sigortası oldu ve geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 52 büyüme sağladı. Ocak ayında, özel sağlık sigortasında büyüme yüzde 26,7 olarak gerçekleşti. Ocak sonu itibariyle sağlık sigortalı sayısı toplam 7.1 milyona yükseldi.
Sağlık poliçesini şimdi kullanmaya başladı
Sağlık tarafında bir diğer sorun da hasar oranlarındaki artış nedeniyle yaşanıyor. Pandemi döneminde vatandaş çok fazla kullanmadığı sağlık poliçesini şimdi kullanmaya başladı. Hemen hemen poliçelerde kullanım oranı yüzde 70-80 oranında artış gösterdi. Kullanım sıklığını bu denli artması, tazminat maliyetlerine yansıdı. Sektörün ocak-şubat aylarında ödediği tazminat oranında yüzde 80-90 artış yaşandığı ifade ediliyor. Öyle ki, oluşan hasarın toplam primi geçmeye başladığı konuşuluyor. Musluğun alttan açıldığı, ancak havuzun yeteri kadar hızlı doldurulamadığı dile getiriliyor. Ancak, bir noktada bu durumun dengeye oturması bekleniyor.
"Sağlık Bakanlığı ya hep ya hiç diyebilir"
Tamamlayıcı sağlık sigortası anlaşması olan hastanelerle ilgili yeni bir düzenleme olacağına dair sektörde söylentiler de var. Sağlık Bakanlığı’nın tamamlayıcı sağlık sigortasında kısmi anlaşmaları artık iptal edip, “ya hep - ya hiç” şeklinde bir strateji izleyeceği konuşuluyor. Yani, hastaneler ya tüm branşlarda tamamlayıcı sağlık sigortalılara hizmet verecek ya da hiç veremeyecek.