Biri emtia süper gücü, diğeri ise uluslararası enerji üretimi ve geçiş rotalarının önemli bir oyuncusu olan Rusya ile Ukrayna arasındaki kriz uluslararası piyasalar tarafından endişeyle izleniyor.Dünya'dan Evrim Küçük'ün haberine göre, Rusya’nın Ukrayna sınırına binlerce asker konuşlandırmasıyla iki ülke arasında tırmanan gerginlik emtia fiyatları için yukarı yönlü tehdit oluşturuyor. Rusya buğdaydan petrol ve doğalgaza, paladyumdan alüminyuma kadar birçok emtiada ‘süper güç’ konumunda. Aynı şekilde Ukrayna hem tahıl ve enerji hem de çelik gibi temel ürünlerde başlıca üretim üslerinden biri. Bu da buğday, endüstriyel metal, doğalgaz fiyatlarının yükseleceği ve zaten yükselişte olan küresel enflasyonu körükleyeceği anlamına geliyor. ANZ Research analistleri bu ülkelerin arasında iplerin daha da gerilmesinin birçok piyasada hissedileceğini söylüyor. SP Global uzmanlar, olası bir çatışmanın ve Rusya’ya yönelik yaptırımların emtia tedarikini aksatabileceği ve fiyatları yükselteceği uyarısı yapıyor. UBS, “Karadeniz bölgesinde son aylarda buğday fiyatlarını etkileyebilecek jeopolitik riskler artıyor” diyor. Emtia arzının bu krizden ne şekilde etkilenebileceği ve olası sonuçları için şunlar söylenebilir:
DÜNYANIN BUĞDAY VE MISIR DEPOSU
Rusya, yıllık 85 milyon ton üretimiyle dünyanın buğday deposu olarak niteleniyor. 2020/21 sezonunda Rusya 38.5 milyon tonla buğday ihracatında dünya lideri oldu. Rusya aynı zamanda önemli bir arpa, çavdar, mısır ve pirinç üreticisi.
Ukrayna'nın 2021/22 döneminde toplam tahıl üretiminin 80.5 milyon tonu bulacağı tahmin ediliyor. Ülkenin 2021/22 sezonunda dünyanın en büyük üçüncü mısır ihracatçısı ve dördüncü en büyük buğday ihracatçısı olması bekleniyor. S&P Global tahıl ve yağlı tohum bölüm başkanı Peter Meyer’e göre, Ukrayna’nın cari pazarlama yılında 24 milyon tonla küresel buğday ihracatının yüzde 12’sini gerçekleştirmesi bekleniyor. Ülkenin mısır ihracatının da 32.5 milyon tonla küresel ihracatın yüzde 16’sını oluşturacağı hesaplanıyor.
Mısır ve buğday fiyatları, Rusya 2014’te Kırım’ı ilhak ettiği dönemde büyük bir sıçrama yapmıştı. UBS stratejisti Dominic Schnider, “Karadeniz bölgesinde son aylarda buğday fiyatlarını etkileyebilecek jeopolitik riskler artıyor” uyarısı yapıyor. Bölgenin tahıl akışında herhangi bir kesintinin gıda enfl asyonunu daha fazla artıracağı belirtiliyor.
Chicago'da buğday vadelileri şu sıralar arz endişesiyle kile başına 7.9 dolarla son 9 yılın zirvesine yakın seyrediyor. Son 1 ayda yüzde 2,5 yükselen mısırın kile fiyatı da 6 doların üzerine yerleşmiş durumda.
PETROL VE DOĞALGAZDA YÜKSELİŞ KÜRESEL GSYH'Yİ YÜZDE 0.9'A ÇEKEBİLİR
AVRUPA, doğalgazının yaklaşık yüzde 35’i için Rusya’ya güveniyor. Çoğunlukla Belarus ve Polonya’dan Almanya’ya giden boru hatları, doğrudan Almanya’ya giden Kuzey Akımı 1 ve Ukrayna üzerinden gelen hatlar Avrupa’yı besliyor. Gerginliklerin çatışmaya dönüşmesi halinde enerji piyasaları darbe alabilir.
SEB emtia analisti Bjarne Schieldrop, yaptırımların devreye girmesi halinde Rusya’dan Batı Avrupa’ya doğal gaz ihracatının gerileyeceğin ve gaz fiyatlarının, 2021’in son çeyreğindeki yüksek seviyelere geri döneceğini söylüyor.
Petrol piyasaları da risk altında. Rusya günlük 10 milyon varilin üzerindeki petrol üretimiyle en büyük tedarikçilerden. JPMorgan, gerilimlerin petrol fiyatlarında “ciddi bir artış” riski taşıdığını ifade ediyor. Kuruluş, fiyatların varil başına 150 dolara yükselmenin, küresel GSYH büyümesini yılın ilk yarısında yıllık bazda yüzde 0,9 seviyesine kadar çekeceğini, enfl asyonu ise ikiye katlayarak yüzde 7,2’ye çıkaracağını kaydetti.
ANZ analisti Daniel Hynes ve Soni Kumari, enerji konusundaki yaptırımların, AB’ye bu yıl gidecek 30 milyar metrüküp gazı etkileyeceğini söylüyor. UBS de “Enerji fiyatlarının yüksek kalmasını bekliyoruz. Bu yıl genel olarak enerji talebinin güçlü olmasının da etkisiyle Brent petrolünün fiyatının ortalama 80-90 dolar arasında işlem göreceğini, piyasanın yukarı yönlü risklere açık olduğunu düşünüyoruz” diyor.
ENDÜSTRİYEL METAL ARZINI TEHDİT EDİYOR
Alüminyum, nikel ve bakırda Rusya dünyanın en büyük üreticilerinden. Fed’in faiz artıracağı beklentisine karşın jeopolitik gerilimler ve arz endişesi nedeniyle endüstriyel metallerin fiyatı yılbaşından bu yana yükseliyor. LME Metal endeksi yılbaşından bu yana yaklaşık yüzde 6 artış gösterdi. SP Angel analisti John Meyer, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesi halinde metallerin kesinlikle tepki vereceği ve fiyatların daha da yükseleceğini belirtiyor.
Nikelin tonu Londra’da son 1 ayda yüzde 21 artarak 24.350 dolara çıktı. Ülke 7 milyon tonun üzerinde bir rakamla dünyanın 4’üncü büyük nikel rezervine sahip. Endonezya ve Filipinler’in ardından üçüncü büyük üretici. Nornickel, yeşil enerjiye geçişte kritik olan nikel ve platin grubu metallerde başlıca üreticiler arasında. ING Economics verilerine göre Rusya şu anda küresel paladyum arzının yüzde 43’ünü sağlıyor.
Alüminyumun tonu yılbaşından bu yana yüzde 8 artarak 3 bin tonu aştı. Rus şirketleri küresel alüminyum arzının yüzde 6’sını gerçekleştiriyor. Çin’in ardından ikinci büyük alüminyum üreticisi olan ülkenin tedarikinin 2018 yaptırımlarında olduğu gibi düşmesi, zaten açık veren piyasada fiyatları cidde oranda yukarı itebilir.
Üç ay vadeli bakırın fiyatı da yüzde 3’ten fazla primle 10 bin dolara yaklaştı. Rusya dünya bakır rezervlerinin yüzde 10’una sahip.
Ukrayna'da metal piyasalarında önemli bir oyuncu. Ülke demir cevheri ve çelik üretiminde üst sıralarda. Ukrayna’nın yıllık çelik üretimi 20 milyon tonun üzerinde.
Emtia hedge fonları 2021 yılında da güçlü performans gösterdiler
Emtia fiyatları ve malzeme kıtlığı gelecekteki en büyük risk olacak