Bilim insanları, yem kullanarak balık yakalamaya benzeyen bir mekanizma ile Kovid-19 hastalığına neden olan SARS-CoV-2 virüsünü avlamak için, yem görevi görecek bir ilaç üretmeyi düşündüler ve bu stratejinin, insanlaştırılmış hayvan modelleri üzerinde şiddetli Kovid-19 enfeksiyona bağlı ölüm ve akciğer hasarının önlenmesinde oldukça etkili olduğunu kanıtladılar.
SARS-CoV-2’nin spike proteini, insan hücrelerinde bulunan doğal protein reseptörlerine (ACE2) bağlanarak insan hücrelerine bulaşıyor. ABD’nin Illinois Üniversitesi’ndeki bir ekip tarafından geliştirilen yeni ilaç, spike proteinine görülmemiş bir yüksek bağlanma kapasitesine sahip olacak şekilde tasarlanmış, insan hücrelerindekine benzer bir proteinden oluşuyor ve insan hücrelerine bağlanmadan önce virüslere bağlanıyor.
Şiddetli semptomların görüldüğü Kovid-19 hastalığı ile ilgili olarak hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalarda araştırmacılar, insan ACE2 proteinini taşımaları için tasarlanan fare modellerini kullandılar. İlaç, enfekte olan farelere damar yolundan verildi.
Araştırmacıların, New England Journal of Medicine dergisinde dün yayınlanan çalışmalarına göre, ilacın verildiği farelerin ölüm oranında önemli bir azalma görüldü. Ayrıca hastalığın ayırt edici özelliği olan ve ölüm nedenlerinin başında yer alan şiddetli akut solunum sendromunun oluştuğuna yönelik önemli bir kanıt bulunamazken, iyileşme belirtisi olarak farelerin iştahları düzeldi ve kilo aldı.
Fareler, saldırgan Gama varyantına maruz bırakılsa bile ilacın faydalı olduğu görüldü, bu da ilacın yeni ortaya çıkan Kovid-19 varyantlarına karşı uygulanabilirliğini gösteriyor.
Çalışmanın yayınlanması ile eş zamanlı olarak Illinois Üniversitesi internet sitesinde yayınlanan bir raporda, Farmakoloji ve Rejeneratif Tıp Bölümü Profesörü ve çalışmanın baş araştırmacısı Asrar Malik, “Tedavi grubunda akciğerlerde daha düşük sıvı birikmesi ve ölüm oranları görülmesi, ACE2 yeminin şiddetli semptomlar yaşayan Kovid-19 hastalarına yardım etme imkanlarını gösteriyor” dedi.
Akciğerlerde ciddi oranda sıvı birikmesi, hastaların nefes almasını zorlaştıran ve solunum cihazına ihtiyaç duymalarına neden olan Kovid-19 komplikasyonlarından birini teşkil ediyor.
Araştırmacılar yaptıkları ek çalışmalarda, söz konusu yemin virüsün birden fazla varyantına ne kadar iyi bağlanıp, etkisiz hale getirdiğini test etti. Bu çalışmalar esnasında mevcut olan Alfa, Beta, Gama, Gelta ve Epsilon varyantlarını içeren testlerde ilacın tüm varyantların spike proteinlerine bağlanabildiğini tespit ettiler. Ayrıca ilacın virüsün orijinal türü ile varyantlarına, eşit şekilde bağlanabildiğini gözlemlediler.
Farmakoloji ve Rejeneratif Tıp Bölümü’nden bir profesör ve çalışmanın ortak yazarı olan Jalees Rehman, “Omikron’un ortaya çıkışı göze alındığında, ACE2 ile atılan yemin birçok varyanta bağlanıp etkisiz hale getirmesi çok iyi. Bu, virüsün yeni veya gelecekte çıkabilecek varyantlarına karşı da, ilacın bir tedavi olarak potansiyelini arttırır” dedi.
Rehman “İlaçla ilgili etkileyici şeylerden biri, ilacın diğer ilaçlarla, özellikle de hücrelere girmiş virüsün çoğalmasını engelleyen veya Kovid-19 komplikasyonlarının kötüleşmesine yol açan aşırı bağışıklık tepkisini önleyen ilaçlarla birlikte kullanılabilmesidir” açıklamasında bulundu.
Araştırmacılar aynı zamanda, soluma yoluyla yem olarak verilen proteinin doğrudan farelerin akciğerlerine gidebildiğini tespit ettiler, bu da ilacın enjeksiyon veya inhalasyon yoluyla kullanılabileceği anlamına geliyor. Yeni ilaçlar üretmeye yönelik bu tür girişimlerin değeri, virüsün yeni varyantların ortaya çıkmasıyla birlikte salgından, endemik bir virüse doğru dönüşüm aşamasına ilerlemesi ile artıyor.
Aşılar, enfeksiyonu, uzun süreli semptomları ve Kovid-19’a bağlı can kaybını önlemek için en iyi seçenek olmaya devam etse de, risk altındaki hastalar için etkili ilaçlar geliştirmeye yönelik acil bir ihtiyaç bulunuyor.
Rehman “Virüse yakalanma riski olan hassas kişiler, aşılanmamış veya bağışıklığın baskılanması sıkıntısı yaşayan kişilerdir. Bağışıklığı baskılanan kişilerin, bağışıklık sistemleri aşılar ve ek dozlar aldıktan sonra bile koruma sağlamaz. Bunun yanı sıra, Omikron gibi yeni varyantlar bağışıklık sisteminden kısmen kaçıyorlar ve hastalık riski altında olanlar için süper enfeksiyona neden olabiliyorlar. Tedavi sağlayan tarafların, hastaların bireysel olarak hastalık evresine ve semptomlarının şiddetine bağlı olarak, en uygun ilacı veya ilaç kombinasyonunu seçebilmelerini sağlamak amacıyla bir dizi tedavi geliştirmemiz gerekiyor” dedi.
DSÖ, Kovid-19 tedavisi için ilaç önerdi
Gürcistan pazarı Türkiye'den getirilecek ilaçlara açıldı