FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Bu hafta Citi yeni karbonsuzlaşma hedeflerini açıkladı. Açıklama 2021 yılı sonunda dünyanın en büyük bankalarının iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik hedeflerini açıklamasının ardından gerçekleşti. Goldman Sachs’tan HSBC’ye bankalar 2021 yılını uzun vadeli emisyon düşürmeye yönelik önemli ilk adımlar atarak kapattı. Bankalardan gelen açıklamalar finans sektöründe net-sıfır karbon hedeflerinin güç kazandığının altını çizdi.
Bu hedeflere ulaşılabilmesi ve yol kat edilebilmesi için 2022 yılında bankaların iklim değişikliği konusunda çok daha güçlü bir duruş sergilemesi ve çevresel konularda daha aktif rol oynaması gerekiyor. Şimdiye kadar toplamda 67 trilyon dolar varlığı bulunan 101 banka, Birleşmiş Milletler’in (UN) 2021’in nisan ayında oluşturduğu Net-Sıfır Bankacılık Birliği’ne katıldı. Ancak Forbes’un haberine göre bu bankaların oldukça küçük bir bölümü sektöre ilişkin emisyon finansmanı hedeflerini açıkladı.
Sektördeki iklim koalisyonlarına pasif katılım, liderlik anlamına gelmiyor. Bunun yerine bankaların enerji geçişini etkin bir şekilde yönetmesi gerekiyor. Bunun için de 2030 yılına yönelik karbonsuzlaşma hedeflerinin şeffaf olması ve üç eyleme özellikle dikkat edilmesi önem taşıyor.
1. Karbon yoğunluklu finansman için minimum standartların belirlenmesi
2030 yılına yönelik karbonsuzlaşma planları bulunan bankalar dahi, yüksek etkili sektörler için emisyon düşürme hamlelerini gerçekleştirmedi. Kurumsal müşteriler, iklim konusundaki verileri ne olursa olsun sermayeye halen erişim sağlayabiliyor. Enerji geçişi stratejilerini güçlendirmek için bankaların, yüksek karbon salınımlı iş faaliyetlerine verilen finansmanlarda minimum standartlar getirmesi gerekiyor.
Bu şekilde müşterilerine kredilerin, standartları karşılamayan projelere sağlanmayacağını açıkça göstermeleri önem taşıyor. Önde gelen her ABD bankası şimdiden Antarktika’daki petrol ve doğalgaz aramalarına ve üretimine yönelik finansmanları sınırlandırdı. Bu engel ve diğerleri bankaların çevresel ve toplumsal politika çerçevelerinde yer alıyor. Sektörlere özel yeni iklim koşullarının eklenmesi, bankaların enerji geçişiyle ilişkili risklerle mücadele edebilmesi için destekleyici olacak.
2. İklim değişikliğiyle mücadelede danışmanlık hizmetleri
Bankalar aynı zamanda ilk adımlarını danışmanlık hizmetlerine iklim prensiplerini ekleyerek de atabilir. Birçok banka kredilerde emisyon finansmanlarını düşürmeye odaklanma sözü verdi. Ancak yalnızca kredilere odaklanılsa da, bankaların danışmanlık hizmeti verdiği devasa bir müşteri tabanı da var. 2020’nin dördüncü çeyreği ile 2021’in dördüncü çeyreği arasında tüm dünyadaki bankalar enerji ve yakıt sektörlerinden şirketlere şirket birleşmesi ve satın alım konusunda verdikleri danışmanlık hizmetlerinden yaklaşık 3,7 milyar dolar gelir sağladı.
2021 yılında Refinitiv verilerine göre ABD’nin en büyük altı bankasından beşi, petrol ve doğalgaz arama ile üretimi şirketlerinin birleşme ve satın alımlarındaki danışmanlıklarından 500 milyon doların üzerinde gelir elde etti. Çevresel bir perspektiften bakıldığında bu işlemlerin büyük bir bölümü kayba işaret ediyor. Çünkü güçlü iklim hedefleri olan şirketler, enerji geçişine odaklanmayan şirketlere ‘kirli’ varlıklar satmış oluyor. Bunun sonucunda şirket birleşmeleri ve satın alımları sıklıkla emisyonları sektör liderlerinden sektörün geri kalmış isimlerine aktarıyor.
finansgundem.com'un derlediği bilgilere göre Citi, yeni yayınlanan raporunda iklimle paralellik taşıyan varlık satışlarının öneminin farkında olduğunu gösterdi. Bu sorunu çözmek için bankalar iklim değişikliği hedeflerini danışmanlık hizmetlerine entegre edebilir.
3. Hükümetin iklim politikaları için itici güç
Son olarak bankaların uzun vadeli iklim mücadelesi hedeflerine ulaşabilmesi, destekleyici hükümet politikalarına bağlı.
Glasgow Net Sıfır Finansal Birliği (GFANZ) tarafından hazırlanan bir yazıda, “finansal kurumların eylemleri önemli olsa da, hükümetlerin hamlelerinin yerini tutmayacak. Aynı zamanda bazı sorumluluklar finans sektörüne yüklenemez” dendi. Bankalar iklim mücadelesine yönelik kamu politikalarının savunucusu olarak da net sıfır hedeflerine ulaşabilmenin önünü açabilir. En büyük ABD bankaları GFANZ’a katılmış ve iklim politikalarının önemine dair açıklamalar yapmış olsa da, bu bankaların çok azı açık bir lobi çalışması yürütüyor.
Örneğin teklif edilen EPA metan düzenlemeleri, emisyonların düşürülmesi için kilit bir fırsat. Ancak bankacılık sektörünün büyük bir bölümü tarafından göz ardı ediliyor.
İklim değişikliğine ilişkin finansal riskleri düşürmek için bankaların hukuk ve düzenleme departmanlarına, iklim uzmanlarını da dahil etmesi ya da hükümetle ilişkileri yürüten ekiplerde sürdürülebilirlik ekiplerine de yer vermesi gerekiyor. Geçtiğimiz yıl Citi, Morgan Stanley ve Bank of America bağlı oldukları ticaret örgütlerinin iklim politikalarını geliştirmek için güçlü adımlar attı. Bu çabaların 2022’de devam etmesi ve özellikle 2050 yılında net sıfır hedeflerine ulaşabilmek için gerekli düzenleme önlemlerinin alınmasını sağlamaları gerekiyor.
Çin Merkez Bankası'ndan kredileri artırma çağrısı
Kırsal kalkınma desteklerinde düzenleme
Yellen: Enflasyon kontrol altına alınacak