Yazdır
FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
ABD’de Austin, Miami ve New York gibi şehirler kendi kripto paralarını piyasaya sürmeye hazırlanırken, bu alana yönelik ilgi ve alandaki aktivite de hızla yükseldi. Bu tür yüksek profilli örnekler elbette bu kripto varlıklarla ilgili bir miktar heyecan yaratıyor. Ancak bu kripto varlıkların gelişme hızı kafa karışıklığına da neden oluyor. Farklı şehirler ve farklı örnekler farklı şekillerde işleyecek. Ancak yatırımcıların, düzenleyicilerin ve bu kripto varlıkların kullanıcılarının dikkat etmesi gereken birkaç kilit unsur bulunuyor.
Özellikle de kurumsal ilgi ve yatırımlardaki dikkat çekici yükseliş göz önünde bulundurulduğunda, bu projeleri birbirinden ayıran unsurları gözden kaçırmak ya da genellemek kolaylaşıyor. Ancak hangi örneğe bakılırsa bakılsın kripto varlıklara yönelik ilgi ve yatırımların devam etmesi, bu sektörün politika yapıcılar ve düzenleyiciler tarafından nasıl görüldüğünü de temelden etkiliyor. Blockchain ve kripto şimdi anaakım yatırımcılar tarafından da tercih ediliyor. Forbes’un haberine göre bu inovatif çözümleri, kamu finansını geliştirmek için kullanmak ise daha yaygın bir kullanım alanına yönelik yeni bir adımı temsil ederken, düzenleme alanında da belirsizliklerin ortadan kalkabileceğinin sinyallerini veriyor.
1. Kripto paralar yalnızca Bitcoin’den ibaret değil
Yukarıda bahsedilen şehirlerin piyasaya sürdüğü ya da süreceği CityCoin’ler gibi girişimler, bu bölgelerdeki yasama kurumlarının Bitcoin ya da diğer kripto paraları kullandığı anlamına gelmiyor. Daha çok bu kripto paralar Stacks blockchain’i üzerinde yer alıyor ve bu blockchain Bitcoin’e bağlı işlese de orijinal Bitcoin blockchain’inden ayrı bulunuyor. Bu trend aynı zamanda kripto varlık piyasasındaki giderek artan çeşitliliğin de altını çiziyor. Bu token’ların nasıl farklı kripto paralara ya da dolara çevrileceği projeden projeye farklılık gösterecek olsa da, bugüne kadar belediyeler ile üçüncü partiler arasındaki işbirlikleri üzerinden ilerledi.
2. Hukuki belirsizlik devam ediyor
CityCoin’lere yönelik yatırımların ve ilginin hızla yükselmesine rağmen, hukuki belirsizliklerin devam ettiğinin altını çizmekte fayda var. Örneğin ödüller toplanırken, söz konusu şehre verilmesinden önce, şehir bu ödülleri Bitcoin ve diğer kripto paralara yatırım yapmak için kullanma kararı alabilir. finansgundem.com'un derlediği bilgilere göre Miami de bu yöntemi izlemeyi planlıyor.
Ancak her işlem, kripto paralarla ilişkili finansal, hukuki ve vergi sorularını da gündeme getiriyor. Bir hükümet kurumu tarafından piyasaya sürülen ve geliştirilen her kripto varlığın, vergi ve hukuk açısından tıpkı Bitcoin gibi değerlendirildiğini unutmamak gerekiyor. Buna ek olarak bu projelerde rezervlerden yapılan ödemeler başladığında, hem kişiler hem de kurumların karşı karşıya kalacağı bazı sorunlar olacak.
3. Sınırsız
CityCoin fikrinin yükselişi etrafında şekillenen iki ilginç unsur da bulunuyor. Bunların her ikisinin de önemli yatırımlardan önce göz önünde bulundurulması gerekiyor. Öncelikle Stack blockchain’inde madencilerin şehir sınırları içerisinde yaşaması gerekli değil. Şehrin bu tür kısıtlamaları getirmesi halinde bu durum mümkün olsa da şimdilik CityCoin’ler herkesin üye olmasına imkan tanıyan açık protokoller olarak faaliyet gösteriyor.
Diğer yandan yakın zamanda duyurulan ve piyasaya sürülen NYCCoin şehrin sakinleri tarafından satın alınamıyor. Zira New York şehrinde yaşayanların STX token’ları satın alması yasa dışı. Bu durum doğrudan BitLicense düzenlemeleriyle ilişkili. Sakinlerin yasal olarak STX token’larını satın alabilmeleri için, token’ların bu lisansa sahip olan bir borsada işlem görmeleri gerekiyor.
Bu durum ise bir kez daha kripto varlıklara ilişkin düzenlemelerin hızla değiştiğine işaret ediyor. Aynı zamanda kripto piyasasında ortak ve kolaylaştırıcı düzenlemelerin varlığına duyulan ihtiyacı da gösteriyor.
2022’de insanlara beyin çipleri yerleştirilebilecek
2022’de fintek sektörünü dönüştürecek 7 trend
