FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
İngiltere’nin perakende bankacılığında büyük oranda inovasyon ve aktivite görülüyor. Ancak bunlar gerçek bir yükseliş yaratmıyor. Bankacılıkta 2008 krizinin ardından rekabet yükseldi ve yeni nesil bankalar popülerlik kazandı. Ülke dışından gelen oyuncular da İngiltere pazarında yer almaya başladı. İngiltere’nin finansal düzenleyicileri 2013 yılından bu yana yaklaşık 30 yeni bankaya onay verdi. Bunlar arasında dijital bankalar Monzo ve Starling yer aldı. 2021’in şampiyonlarının ise GB Bank ve Bank North olması bekleniyor.
Tüm bu dinamizm ise pazar düzeyinde etki yaratma konusunda başarılı olamıyor. Bu alanda aynı zamanda yakın zamana yönelik verilerde de eksiklik var. Düzenleyicilerin ise bu konuda çaba göstermesi gerekiyor. Financial Times’ın haberine göre yakın zamanda Social Market Foundation tarafından hazırlanan bir raporda, pazarda bireysel hesaplar ve mortgage kredilerinin 2015 yılından bu yana değişim göstermediği ortaya kondu. Bireysel hesap pazarı, ise finansal kriz öncesine göre daha konsantre bir görünüm kazandı.
Diğer veriler ise müşterilerin durağanlığına işaret ediyor. Yıllık banka değiştirme oranları %2’de kaldı. TSB, Metro Bank ve Virgin Money gibi yeni nesil bankalar, anlamlı bir rekabet tehdidi oluşturabilecekleri bir pazar payı kazanamadı. En büyük altı geleneksel bankanın mortgage kredilerindeki pazar payı ise, 2013 yılından bu yana değişim göstermedi. Elbette bu veriler hikayenin tamamını anlatmıyor. Barclays ve HSBC gibi dev kredi kurumlarının İngiltere operasyonlarına yeniden odaklanması ve fonların İngiltere bankalarında sıkışıp kalması mortgage gibi alanlarda düşük fiyatları beraberinde getirdi.
Geleneksel bankalar dijital inovasyonu ve yeni nesil bankaların sunduğu özellikleri benimsedi ve bunları hizmetlerine entegre etti. Bu da tüketiciler için büyük bir kazanım oldu. 2016 yılında İngiltere’nin rekabet düzenleyicisi tarafından yapılan açıklamada kalite ile fiyat alanındaki farklılıkların müşterilerin bir tarafı daha fazla tercih edeceği anamına gelmediğini söyledi.
Pandeminin etkileri ise henüz kesin bir şekilde görülemiyor.
finansgundem.com'un derlediği bilgilere göre karantina uygulamaları dijital bankacılık sistemlerinin benimsenmesini hızlandırdı ve yeni nesil bankalar ile finteklerin kredi pazarındaki payını artırdı. Ancak hükümet desteğinin büyük bankalar aracılığıyla vatandaşlara aktarılması, yeni nesil bankaların küçük işletmelere yönelik kredi ürünlerindeki kazançlarını yükseltti. Neredeyse herkes yeni nesil banka pazarında bir konsolidasyonun gerçekleşmesi gerektiğini söylüyor.
Buna rağmen Co-operative Bank’ın TSB’yi satın alma hamlesi sonuç vermedi. Aynı zamanda özel sermaye grubu Carlyle perşembe günü yaptığı açıklamada Metro Bank’ı satın almaktan vazgeçtiğini söyledi. Metro Bank, Carlyle’ın ilgisini çekmeden hemen önce değerinin %20 üzerinde işlem görüyordu. Değer yatırımcıları ise yükselen faiz oranlarının karlılığı artırabileceği bir dönemde satış yapmak istemiyor. Birleşme ve satın alım anlaşmalarının başarısızlıkla sonuçlanması yeni nesil bankalar için büyük bir sorun.
Bu bankaların bir çoğu karlılık konusunda belirsiz bir geleceğe sahip. Bu durum aynı zamanda düzenleyiciler için de sorun yaratıyor.
'ECB enflasyona karşı daha hızlı hareket etmeli!'
Deutsche Bank geri dönüş için doğru yolda
Z kuşağının hayali kripto milyarderi olmak