Yazdır
FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
ABD’de işsizlik ödeneklerinin süresinin dolmasından ve yüz yüze eğitimin yeniden başlamasından sonra, pek çok çalışanın işlerine geri dönmesi ve ABD’nin ülkenin istihdam sıkıntısının Eylül ayına kadar önemli ölçüde hafiflemesi bekleniyordu. Ancak son veriler, istihdam kıtlığın giderek daha da ağırlaştığını gösteriyor. 2022'ye kadar devam eden ciddi bir kıtlık riski en olası senaryo olmasa da, bu senaryonun gerçekleşme ihtimali artıyor. Bu da gelecek yıl ekonomik büyümenin önemli ölçüde daha düşük olabileceği anlamına geliyor.
ABD Ulusal Bağımsız İşletmeler Federasyonu tarafından Eylül ayında yapılan bir ankete göre, küçük işletmelerin çoğunluğu (%51) istihdam boşluklarını dolduramadıklarını söylüyor.
Conference Board (Kâr amacı gütmeyen işletme üyeliği ve araştırma kuruluşu) CEO'su güven anketi, kalifiye çalışan bulmakta güçlük çektiğini belirten firmaların oranının 2021'in ikinci çeyreğindeki %57 seviyesinden üçüncü çeyrekte %74'e yükseldiğini ortaya koydu. ABD İş İstatistikleri Bürosu'na göre, açık pozisyonları doldurmak için ortalama süre konusunda bir gösterge olan açık pozisyonlarla işe alım oranının yükseldiğini gösteriyor. Oranlardaki yükselişte çalışanların kendi istekleriyle işlerinden ayrılması da etkili oluyor.
CNN International yazarı Gad Levanon’a göre istihdam arzının sınırlanmasında hala etkili olan birkaç faktör var.Levanon’a göre bazı insanlar hala virüse yakalanmaktan ve ölümcül hastalanmaktan korktukları için işgücü piyasasına dönüşlerini erteliyorlar. Büyük özel şirketlerin ABD Federal yönetiminin getirdiği aşılanma veya haftalık olarak test yaptırma kuralı da aşı olmak istemeyen bazı çalışanların işyerlerine dönmesini engelleyen yeni bir değişken olabilir. Yaşlı Amerikalıların istihdam edilen ya da iş arayan nüfusun oranını ölçen işgücüne katılım oranı pandemi döneminde önemli ölçüde azaldı. Yaşlı Amerikan nüfusunun risk grubunda olduğu için mi yoksa emeklilikleri için yeterince birikim yaptıkları için mi işlerinden ayrıldıkları konusunda bir işaret bulunmuyor.
Bunlara ek olarak, birçok çalışma çağındaki Amerikalı, dikkate almak istedikleri meslekler açısından daha seçici hale geldi veya çalışmayı tamamen bırakmaya karar verdi. Elbette insanların meslekleri konusunda seçici olabilmesi maaş ödemeleri olmadan ne kadar hayatta kalabileceklerine bağlıdır.
Buna karşın son 20 ayda, harcamaların azalması, devlet desteğinin artması, gayrimenkul ve hisse senedi fiyatlarındaki büyük artış nedeniyle hanelerin önemli bir kısmı tasarruflarını artırabildi. Ancak bu tasarruflar sonsuza kadar sürmeyecek. En olası senaryo, birçok Amerikalının önümüzdeki aylarda işgücü piyasasına geri dönmesi ve işgücü kıtlığının bir miktar hafifletilmesine yol açacak olması yönünde.
Bununla birlikte, istihdam kıtlığının 2022'ye kadar devam edecek olması oldukça büyük bir ihtimal. İşletmeler işçi almakta ve istihdam etmekte zorlandığı durumları ücret artışları takip eder. Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, Eylül ayı istihdam raporuna göre, ortalama saatlik kazançlar son altı ay içinde yıllık %6 oranında arttı. Bu oran, salgından önceki on yıllık ortalamanın iki katından fazla. Bu tür bir ücret artışı kurumsal bilançolara zarar verebilir ve şirketleri ürün fiyatlarını yükseltmeye yönlendirebilir.
Dahası, işçilik maliyetleri 2021'de önemli ölçüde hız kazanmakla kalmadı, aynı zamanda işçi bulamama bazı şirketlerin operasyonlarını etkiledi ve şirket kârlarının düşmesine katkıda bulundu. ABD ekonomisi 2022'de yeniden açılmaya devam ederken 3 milyon ila 4 milyon arası olan istihdam talebinin karşılanması büyük bir zorluk olacak.
Levanon’a göre, ABD'nin daha büyük ve ekonomi güdümlü göç politikaları ve daha yüksek işgücü katılımı yoluyla işçi sayısını artırmanın yollarını bulması gerekiyor. Federal hükümetin işgücü piyasası ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak göçmenlik politikasında belirli becerileri daha önemli bir unsur haline getirebilir. Şirketlerinse, genellikle işgücüne daha az katılan demografik gruplardan daha fazla çalışanı işe alması gerekiyor.
CNN International yazarı ABD’nin söz konusu sorunları ele almaması durumunda devam eden işgücü kıtlığının 2022’de ABD enflasyonuna ve ekonomik büyümesine büyük bir risk oluşturacağını belirtiyor. Zira ilk olarak yeni işe alınanların ücretleri hızla artmaya devam edecek. Bu, artan yaşam maliyetinin yanı sıra, işlerini koruyan çalışanların da ücretlerinde artışa sebep olacaktır. Şirketlerin yönetim kurulları, çalışanlarını ellerinde tutmak için daha yüksek yıllık zamlar ve özel ayarlamalar yapmaları sonuç olarak da genel işçilik maliyetlerini daha da yükseltmeleri muhtemeldir.
On yıllardır ilk kez, daha yüksek maaşlarla artan ücretlerin birbirini besliyor. Her ikisinde de daha hızlı büyümeye yol açan bir ücret-fiyat sarmalı senaryosuyla aslında ekonomik büyümeyi engelleyebilir. Böyle bir ortamda, ABD Merkez Bankası 2022'de faiz oranlarını birden fazla kez yükseltmek ve GsyİH büyümesini şu anda tahmin edilen seviyelerden daha da fazla yavaşlatmak zorunda kalacaktır. Levanon’a göre, siyasiler, iş dünyası liderleri ve düşünce kuruluşları istihdam krizinin ciddiyetini henüz net olarak göremeseler de ABD önümüzdeki birkaç yıl boyunca salgının ekonomik etkilerinden tam olarak kurtulamama riskiyle karşı karşıya.
Enflasyon doları euro karşısında güçlendirdi
Powell: Maksimum istihdamı bir hedef olarak tanımlıyoruz
İngiltere’nin Merkez’i ekonomistleri ikiye böldü!