Hali hazırda dünya genelinde en büyük sağlık sorunu olan korona virüs salgını devam ederken Dünya Sağlık Örgütü çok büyük ve acil bir sağlık sorunu konusunda uyarı yaptı. DSÖ, hava kirliliğinin tahmin edilenden kötü düzeyde olduğunu ve her yıl 7 milyon kişinin ölümüne neden olduğunu açıkladı.
Hava kirliliğinden en fazla zarar görenler ise ekonomileri fosil yakıta bağımlı olan düşük ve orta gelirli ülkeler. DSÖ, hava kirliliğinin insan sağlığı açısından yol açtığı zararları sigara ve sağlıksız beslenme ile eşdeğer görüyor.
BBC Türkçe'nin haberine göre; Kasım ayında Glasgow'da yapılacak olan İklim Konferansı (COP26) öncesi örgüt, 194 üye ülkeye, iklim değişikliğine karşı harekete geçmeleri ve karbon salımını azaltmaları yönünde çağrı yapıyor.
DSÖ'nün Hava Kirliliği konusunda Çarşamba günü yayımladığı yeni kılavuzda, PM2.5 adıyla bilinen partiküllerin güvenli limiti yarı yarıya düşürüldü. Akciğerler tarafından en derin noktalara kadar solunabilen bu küçük partiküler maddeler, motorlu taşıt araçlarının yakıtları, enerji üretimi ve doğal gazla ısınma sonucu ortaya çıkıyor.
'ÖLÜMLERİN YÜZDE 80'İ ÖNLENEBİLİR'
DSÖ'ye göre, "Mevcut hava kirliliği seviyesinin yeni kılavuzda önerilen seviyeye düşürülmesi halinde PM2.5 kaynaklı ölümlerin yüzde 80'i önlenebilir".
PM10 adıyla bilinen partiküler maddeler için de güvenli limit yüzde 25 oranında düşürüldü.
Kılavuzda vurgulanan diğer kirleticiler arasında ozon, azot dioksit, kükürt dioksit ve karbonmonoksit de bulunuyor.
Hava kirliliği kalp hastalıklarına ve inmeye yol açabiliyor. Çocuklarda ise akciğer gelişimini engelleyebiliyor ve astımı tetikleyebiliyor. DSÖ, hava kalitesinin artırılması ile iklim değişikliğinin etkilerine karşı mücadelenin karşılıklı olarak birbirini destekleyen etkileri olduğunu belirtiyor.
ULAŞMASI ZOR HEDEFLER
Güvenli limit olarak belirlenen hava kirliliği oranları zamanla ve kademeli olarak düşüş gösterdi.
Zehirli partiküllerin ve gazların kalp ve akciğer hastalıklarını tetiklediği biliniyordu.
Motorlu araçların egzosları ve doğal gaz ile ısınma havayı kirletiyor. Ama bazı zararlı partiküller havada diğer kimyasallarla tepkime halinde de ortaya çıkabiliyor.
Örneğin İngiltere açısından, ülkedeki zararlı kirleticiler için uygulanan yasal limitler, DSÖ tarafından önerilen yeni kılavuzdaki maksimum limitin dört katı.
Akciğerlere solunan küçük partüküllerin önlenmesi ise oldukça zor.
Boyalar, temizlik malzemeleri ve çözücü maddeler de partükül üretiyor. Bunlara arabalar hareket halindeyken lastiklerinden kopan parçalar da eklenince, elektrikli araçların bile yüzde yüz çözüm sunmadığı görülüyor.
Çiftliklerdeki hayvan atıkları bile hava kirliliğine yol açan gazlara kaynaklık edebiliyor.
Bu yüzden DSÖ'nün yeni kılavuzu, hükümetler açısından ulaşılması zor hedefler olarak görülebilir.
Hava kirliliğinin Kovid-19'a etkisi
Hava kirliliği savaşlardan daha fazla zarar veriyor