Yazdır
Borsa İstanbul, 2021 yılı başından itibaren dalgalı bir seyre sahne olurken, temmuz ayından bu yana toparlanmayı sürdürüyor. Borsa İstanbul 100 endeksi, geçtiğimiz ağustos ayında yüzde 5 getiri sağlarken; bankacılık endeksi ise aynı ay özelinde yüzde 11 getiri elde etti. Borsa İstanbul, bankacılık endeksi öncülüğünde değer kazanırken; bankacılık endeksinin yükselmesinde ise, yabancı yatırımcı diye tabir ettiğimiz yurt dışında yerleşik yatırımcıların alımları etkili oldu. Yeniden Türkiye piyasasına ilgilisi artan yabancı yatırımcı, 30 Temmuz - 27 Ağustos tarihleri arasında TCMB verilerine göre net 515 milyon dolarlık hisse senedi alımı yaptı.
Borsa İstanbul’da yaşanan toplanmada; Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın sıkı duruşunu korumaya devam etmesi, ikinci çeyrek şirket bilançolarının kuvvetli gelmesi, son dönemde hisse senedi piyasasına gelen sıcak para girişi, DolarTL kurunda yaşanan sakin seyir ve küresel piyasalarda risk iştahının artması etkili oldu. Analistler, önümüzdeki dönemde de Borsa İstanbul’da yaşanan pozitif seyrin devam etmesini beklerken; endekste 1420-1425 bant aralığının yükseliş eğiliminin sürmesi için önemli olduğunu vurguladı.
FED’İN YOL HARİTASI KRİTİK OLACAK
ABD Merkez Bankası’nın (Fed), piyasaları desteklemeye devam etmesi Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan ülkeler açısından önemli olmayı sürdürecek. Fed’in varlık alımını sürdürmesi, gelişmekte olan ülke para birimleri için olumlu olurken; Fed’den gelecek mesajlar kritik olacak. Fed Başkanı Jerome Powell, Jackson Hole Ekonomi Politikası Sempozyumu'nda “Tahvil alımlarını azaltmaya bu yıl başlamak uygun olabilir” mesajıyla tapering (varlık alımının azaltılması) sinyali verirken; ağustos ayı ABD tarım dışı istihdam verisinin oldukça zayıf gelmesi beklentileri zayıflattı.
EN ÇOK KAZANDIRAN BERA HOLDİNG OLDU
Geçtiğimiz hafta Borsa İstanbul 100 endeksinde en çok kazandıran hisse, yüzde 14,66 yükseliş ile Bera Holding oldu. Bu şirketi, yüzde 10,94 ile Hedef Girişim ve yüzde 9,55 ile Zorlu Enerji takip etti. En çok değer kaybeden hisseler ise, sırasıyla Borusan Yatırım Pazarlama, Karsan Otomotiv ve Ereğli Demir Çelik olarak gerçekleşti.
Geçtiğimiz hafta verilerine göre; Borsa İstanbul’da işlem göre en değerli şirketler 63 milyar 385 milyon lirayla Ereğli Demir Çelik, 59 milyar 690 milyon lirayla Ford Otosan ve 58 milyar 576 milyon lirayla Enka İnşaat şeklinde sıralandı.
BANKA HİSSELERİNDEN DESTEK SÜREBİLİR
(Eda Karadağ – Gedik Yatırım Yatırım Danışmanı)
Borsa İstanbul'da, en son haziran ayında 1460 puan üzeri sınırlı tepkiler görülmesine karşın yükselişinde başarılı olamadı ve satışlar 1340 puana doğru sürdü. Temmuz ayında iki kez 1340 puan test edildi ve aşağı yönlü tepkisinde zayıf kalmasıyla birlikte artık buralardan gelen tepkilerle endekste toparlanma sinyalleri de gelmeye başladı. 27 Temmuz itibariyle 1340 seviyesinden başlayan yükselen trendini hala koruduğu gözlemleniyor.
Son dönemde endeksi destekleyen gelişmelere bakıldığında, kuvvetli ikinci çeyrek çeyrek bilanço sezonu, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) sıkı duruşunu korumaya devam etmesi, bir süredir yabancı ilgisizliğini konuşmamıza rağmen son haftalarda yabancı girişlerinin artmaya başlaması, DolarTL kurunda yatay ve sakin seyirler, küresel piyasalarda risk iştahının toparlanıyor olması şeklinde sıralanabilir.
TCMB kısmını biraz açmak isterim; çünkü mart ayında Başkan değişimi sonrası piyasada güven zedelenmiş, yabancı çıkışları hızlandığı gibi yerlinin de iştahı zayıflamıştı. Ancak TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, bu süreçte yerli ve yabancı yatırımcılarla olan iletişimi, piyasaya verdiği net mesajlar, kredibilitesini yeniden arttırmasıyla, piyasada toparlanmaya başladı. Hala TCMB için bir faiz indirimi beklentisi bulunuyor; ancak en son ağustos ayı toplantısında bu konuyu pas geçtiği gibi eylül ayı toplantısı içinde pas geçebilme ihtimalini güçlendirdi. Zaten en son açıklanan ağustos ayı enflasyon rakamının piyasanın beklentisini aşması ve yüksek seyrediyor olması, eylül ayı toplantısındaki faiz indirimi beklentisini iyice rafa kaldırmış oldu.
Merkez’den faiz indirimi beklemeyen piyasalarda bankalar başta olmak üzere alımlar biraz daha hız kazandı. Birkaç hafta öncesine kadar endeks 1460 seviyesini aşamadığı için yeni bir hikaye arayışında olduğunu ifade ediyordum. Aslında hala başlığımı koruyorum; çünkü yeni bir gelişme olmadı ki endeks yükselişe başladı. Yukarıda saydığım gelişmeler zaten yılbaşından bu yana konuştuğumuz olaylardı ve sadece onlarla ilgili piyasayı destekleyen unsurlar olması, endeksin yükselişini yeniden hızlandırmaya yetti.
Yine de belirsizlikler sürdüğü için kısa vadede belki 1500-1515 puan aralığını hedefliyor olsak bile, bu bölgenin üzerine yerleşebilecek güçte olmayabilir. Bu nedenle kısa vade için endeks tarafında olumluyum, ancak orta ve uzun vadede TCMB, Fed ile ilgili söylemler doğrultusunda daha net tablonun görülebileceği kanısındayım.
Borsa İstanbul, Ocak-Eylül döneminde yüzde 0,27 düşüş kaydederken, ağustos ayında sadece yüzde 5 getiri sağladığı görülüyor. Bankacılık endeksinde de aynı ay yüzde 11 getiri, Sınai endeksinde ise yüzde 0,78 düşüş görülmekte. Ancak burada Bankacılık endeksine biraz daha dikkat çekmek isterim; çünkü nisan ayında başlayan yükselen trendini koruyan endeks nisan-ağustos dönemi yatırımcısına yüzde 25 getiri sağladı. Son aylarda, bankalardan destek geldiğini unutmamak gerek. 2021 yılının ilk iki çeyreğinde özellikle özel sektör bankalarının karları, piyasaları tatmin etti. Bankalarda yabancı alımlarının da yoğunlaşmaya başlamasıyla bunu fiyat hareketlerinden de görmeye başladık. Bence bir süre daha bankalardan destek gelmeye devam edebilir. En azından, TCMB’nin sıkı duruşunu koruyana kadar.
Bizi destekleyen gelişmeler arasında hiç kuşkusuz Fed’i eklememiz gerekiyor. Haziran ayında yayınladıkları projeksiyonlarla, “şahin” bir Fed olarak yorumlanmasına karşın hala istihdam piyasasında salgın öncesi seviyeleri yakalayamadıkları için tahvil alım programına başlama konusunda bir adım atamıyorlar. Bu yıl içerisinde varlık alım konusuna başlanabilir mesajı geldiği için piyasa bunun zamanlamasını merak ederken, gözler ağustos ayı istihdam verilerindeydi. Bu veriler ne kadar güçlü gelirse, eylül ayında bu zamanlama netleşir beklentisi mevcuttu. Ancak geçtiğimiz hafta açıklanan verilerin piyasaların beklentisini karşılayamaması, eylül ayı toplantısına dair beklentilerinde zayıflamasına neden oldu.
Bu durum aslında Türkiye ve diğer gelişmekte olan ülkeler açısından olumlu, Fed piyasayı desteklemeye ne kadar devam ederse, Gelişmekte olan ülke para birimleri de pozitif seyirler korunabilir. Ancak Fed ne kadar hızlı şahinleşirse bu durum bizi de olumsuz etkileyebilir. 1500 puanların üzerinde belki zorlanan bir endeks bile görebiliriz. Bu nedenle bundan sonraki süreçte kendi iç hikayemizin yanına Fed’den gelecek mesajlarında oldukça kritik olduğunu belirtmek gerekiyor.
Borsa İstanbul için 1460-1470 üzeri seyirler korunuyor ve bu hareketi sürdüğü müddetçe 1500-1515 puan aralığının hedeflenebileceğini düşünüyorum. Mart ayında Başkan değişimi sonrası oluşan boşluk 1511 puandan geçtiği için önemli seviyeler. Dolayısıyla endeks ne kadar 1460-1470 üzeri ısrarcı olursa hareketini bir o kadar güçlendirebilir. Ancak unutmamak gerek, yazımda da ifade ettiğim gibi borsada 1500 üzeri seyirlerin güçlenmesi için artık yeni bir hikayenin gerekli olduğunu düşünüyorum.
YÜKSELİŞ TRENDİ 2022 YAZ AYLARINA KADAR SÜREBİLİR
(Eral Karayazıcı - Inveo Portföy - Fon Yönetim Müdürü)
Borsa İstanbul (BIST), geride kalan iki ay önemli bir değer artışına imza atarak 1350 bölgesinden yüzde 9 kadar yükselip 1475 seviyesine yükseldi. Bu değer artışının en önemli nedeni temmuz ayından itibaren Türk Lirasının pozitif ayrışması ve bunun enflasyonun daha da yükselmesi riskini azaltmasıydı. Bir bakıma BIST'i tetikleyen faktör Türk Lirası oldu.
Son iki hafta özelinde ise, pozitif dış iklim ve gelişen ülkelerin ilgi görmesi yine BIST adına destekleyici oluyor. Ana rota adına ben yükseliş trendinin ılımlı bir hızla asgari ocak sonuna belki 2022 yaz aylarına kadar sürebileceği görüşündeyim.
Bunun sebebi; 2021 yılının geride kalan sekiz ayında aşılamada hızlı yol alan gelişmiş ülkelerde borsalar güçlü değer artışlarına imza atarken gelişen ülkeler buna katılamadı. Önümüzdeki sekiz ay tam tersi bir seyre sahne olabilir ve gelişmiş ülkeler yatay veya ılımlı pozitif seyrederken gelişen ülkeler belirgin değer artışlarına imza atarak bu farkı kapatabilir.
BIST'in de bu rüzgar ile 2022 ikinci çeyreği içinde 1800-2000 bandına yükselmesi mümkün. Olası aşağı yönde ara akımlarda ki pekâlâ bu tür geçici geri esnemelere de şahit olabiliriz, rotayı yeniden yukarı çevirmeye aday destek bölgesinin 1420-1425 bandı olduğunu, var olan bilgi seti ile endeksin yeniden 1350 puana gerilemesinin güç olduğunu düşünüyorum.
(Hürriyet - Şenay Zeren)
Ağustos ayında en çok borsa kazandırdı
Piyasalar enflasyon riskini görmezden geliyor